GURUR Karanlığın bastırdığı bir gecede tek başına dolaşıyordu delikanlı. Hep aklında o vardı; o gülyüzüne hasret kaldığı genç ve güzel kız. Bilinçsizce yürüyor arşınlıyordu yolları. Nereye gittiğini ve ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Niçin sokaktaydı gecenin bu kör saatinde hiç kimsenin olmadığı bu ıssız sokakta? Ne zaman çıkmıştı yollara? Gözlerinden yaşların akmasına sebep olan şey neydi? Beynini zorluyordu hatırlamak için. Zorluyor ama olmuyordu. Sonunda biraz da olsa hatırlayabildi.

Bu konu 1221 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
Gurur ! 1221 Reviews

    Konuyu değerlendir: Gurur !

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1221 kez incelendi.

Konu: Gurur !

  1. #1
    Emine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    14.08.2008
    Mesajlar
    20.276
    Konular
    10681
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    13
    Tecrübe Puanı
    100
    @Emine

    Standart Gurur !

    GURUR

    Karanlığın bastırdığı bir gecede tek başına dolaşıyordu delikanlı. Hep aklında o vardı; o gülyüzüne hasret kaldığı genç ve güzel kız. Bilinçsizce yürüyor arşınlıyordu yolları. Nereye gittiğini ve ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Niçin sokaktaydı gecenin bu kör saatinde hiç kimsenin olmadığı bu ıssız sokakta? Ne zaman çıkmıştı yollara? Gözlerinden yaşların akmasına sebep olan şey neydi? Beynini zorluyordu hatırlamak için. Zorluyor ama olmuyordu. Sonunda biraz da olsa hatırlayabildi. Bu gece kendini bilinçsizce dışarıya atmadan önce en yakın arkadaşının onu arayıp verdiği haberi hatırladı. Yıllardır sevdiği unutamadığı aşkını hatırladı ve bir inat uğruna kaybettiği yıllarını.

    Sadece kendisinin değil o kızın da hayatını bitirmişti ama onun bundan haberi yoktu. Sevdiği kızın yaptığı şeyi hazmedememiş ona çok kırılmıştı ve peşinden de ayrılık gelmişti. Günlerce ağlamış kendini toparlayamamıştı. Bir inat uğruna bitirmişti herşeyi ve dönememişti bir daha geriye. Kendi üzülüyordu ama genç kızda hiçbir değişiklik olmamıştı nedense. Yine gülüyor eğleniyor ve espriler yapıyordu. Ne kadar da kızmıştı ona böyle yaptığı için. Yalnız kaldığında hep bunu düşünmüştü. "Niye hiç üzülmedi?" Hep bu soru vardı kafasında. Birgün "Beni sevmemişti zaten." diye karar vermiş ve ertesi gün yepyeni bir insan olacağına acısını kalbine saklayacağına yemin etmişti. Nitekim öyle de yaptı. Acısını kalbinin en derin yerine gömüp kaldığı yerden devam etti hayatına. Genç kızla aynı ortamlarda bulunmuyor bulunsa bile yüzyüze gelmiyor başka şeylerle ilgileniyordu. Başka insanlarla çıkmıştı onları sevdiğine kendini inandırmaya çalışmıştı ama nafile. Kimseyi sevemiyordu ve sevemeyecekti de. Bunu anlamış ancak kendine itiraf etmekten korkmuştu. Geçen yıllarda hep o genç kızı suçlamış kendini haklı görmüştü. Halbuki hiç birşey göründüğü gibi olmamıştı. Ama anlamak istememişti belki de böyle olduğunu kızın üzüldüğünü. Kız da acı çekmişti ve çekmeye de devam ediyordu.

    Sevdiği insanın kendini bir inat uğruna terketmesi yıkmıştı genç kızı. Oysa o yaptığı şeyin böyle sonuçlanaceğını aklının ucundan bile geçirmemişti. Sevdiğinin kendine dargın olduğu zaman anlamıştı hatasını ama delikanlı bunu anlamak istememişti. Çok korktuğu şey olmuş ayrılmışlardı. Onun ardından ne kadar ağlamış ve üzülmüştü. Evin içinde ruhsuz bir ceset gibi dolanmıştı günlerce. Artık yaşamasının bir anlamı kalmamıştı onun için. Bitmiş tükenmişti. Artık yaş gelmez olmuştu gözünden. Hıçkırıklara boğuluyor ama yaş akmıyordu. Arkadaşlarının yanında gülüyor eğleniyor espriler yapıyordu ama gözleri... Gözleri gülemiyordu bir türlü. Her gülüşü sahteydi. Gözlerine yansımıyordu o ışık. Delikanlı onun gözlerine hiç bakmıyordu. Baksa anlayacaktı kızın da onun kadar üzüldüğünü. Ama inat işte herşeyi mahvetmişti. Üzerinden yıllar geçmiş ağzından ona ait kötü bir laf çıkmamış hatta kötü düşünmemişti bile. Kimseye anlatmıyordu derdini. Tek sırdaşı tek dostu günlüktü. Bütün gece yazıyordu. Çok mutsuzdu ve çok çaresiz. Odasına kapanıyor kimseyle konuşmuyordu. Kimseyle çıkmamıştı kalbinde yalnızca onun aşkını taşımıştı. Duyuyordu onun sevgilisi olduğunu ve mutlu olsun diye dua ediyordu. Onunla evlenmek isteyenler olmuştu. Hep olmaz demiş hep reddetmişti. Onadan başkasının olmak istemiyordu. Elinin sıcaklığını başka bir elin sıcaklığının almasını istemiyordu. Gözlerinin içine başkası baksın "seni seviyorum" desin istemiyordu. Çok direndi çok savaştı ama yaralı çıkmış yüreği daha fazla dayanamadı ve tekliflerden birini kabul etti. Kalbi yanıp tutuşuyordu ama birşey yapamıyordu. Direnemiyor "Hayır ben onu seviyorum" diyemiyordu. Sırat köprüsünde gibiydi ama düşer miyim korkusu yok gözü kapalı yürüyordu. Nişanlandığı gece her yerde onu görür gibi olmuştu. Gece bitip de yorganın altına girdiğinde yine hıçkıka hıçkıra ağlamaya başlamıştı. Öylece uykuya dalmış ve rüyasında sevdiği unutamadığı aşkını görmüştü. "Seni alacağım birtanem" diyordu delikanlı. O günden sonra hep aynı rüyayı görür olmuştu. Evlenmesine bir hafta kala rüyasında onu görmemeye başlamıştı artık. İşte o zaman bir telefon almıştı delikanlı ve sevdiği kızın evleneceği haberini duymuştu. Yıllardır unutmaya çalıştığı şeyin onu böyle vurması hiç görmediği hatta unutmaya başladığı o melek yüzü her yerde görmesi biraz şaşırtmıştı onu. Kendine geldiğinde sevdiği kızın evinin önünde olduğunu farketti. "Demek ki onca yolu yürümüşüm" diye deçirdi içinden. Baktı odasının ışığı yanıyordu. Delikanlı çok sevinmişti uyumadığına. Yıllardır aramaya cesaret edemediği numarayı çevirdi. Çalıyordu ama cevap veren yoktu. Tekrar tekrar hiç bıkmadan aramaya devam etti. Bir süre sonra bir kapının şiddetle çarptığını duydu ve ardından da acı bir çığlık. Sevdiği kızın odasından gelmişti o ses. Bir anda ne yapması gerektiğini bilemeyen delikanlı bir hışımla eve girdi. Kızın odasına çıktığında beyninden vurulmuşa döndü. Sevdiği kızın cansız bedeniyle karşı karşıyaydı. Zaman durmuştu sanki. Kimsenin sesini duymaz olmuştu. Onun sesi vardı kulaklarında "seni seviyorum" diyen sesi. Sevdiğine bakarken beyaz bir kağıt dikkatini çekti. Gitti ve eğilip onu aldı. Genç kızın el yazısıydı. Son satırları olmalıydı bunlar.

    "Aşkım Birtanem Sonum ve Başlangıcım

    Biliyorum ne desem affetmeyeceksin beni. Ne yapsam o kırık kalbini onaramayacağım. Son kez görüp özür dileseydim senden "Beni affet" diyebilseydim. Ama olmayacak herhalde seni göremeyeceğim.

    Benden ayrıldığında ne kadar ağladım biliyor musun? Günlerce haftalarca hatta aylarca... Ruh gibiydim etrafta. Ama senin yanında gülüyordum değil mi? Hiç üzgün durmuyordum değil mi? Ah be sevdiğim gözlerim... Gözlerime hiç baktın mı aşkım? Baksaydı görürdün ne kadar kederli olduklarını baksaydın anlardın. Ama bakmadın. Bir kere bile. Hatalıyım biliyorum ama inan çok istedim senden özür dilemeyi affetmeni istemeyi. Yapamadım o cesareti bulamadım kendimde. Sen seni sevmediğimi düşünerek yeni bir hayata başladın belki de bense yanıp tutuştum aşkından. Ben hayatta bile değildim. Başkalarıyla çıktığını öğrendim dua ettim hep mutlu ol diye. Ben olamadım bari sen mutlu ol diye. Çok direndim savaş verdim ama daha fazla direnemedi yüreğim beni isteyen birine evet dedim. İhanet ettim sana ve aşkına. O sonsuz aşkına. Yine ağlamaya başladım. İhanetime sana ve kendime ağladım hep. Sonra sen girdin rüyama. "Seni alacağım birtanem" diyordun bana. Umut ettim bekledim ama gelmedin. Tam karların arasından sıyrılıp güneşe kavuşacağım sırada biri kökümden koparıp attı beni bir kenara. Son zamanlarda göremiyorum seni rüyalarımda. Yine eski hayatıma döndüm.

    Umutsuz sana ulaşamayacak bir mektup yazıyorum. Pişmanım ve bu büyük pişmanlığıma sadece o güzel Allah'ım şahit.

    Telefonum çalıyor ama almaya mecalim yok. Tuhaf bir sevinçle doluyor kalbim. Mutlulukla gülümsüyorum. Ben seni seviyorum ve son defa beni affetmeni istiyorum.
    BENİ AFFET DEĞERLİ VARLIĞIM...."

    Mektubu bitirdiğinde perişan bir durumdaydı delikanlı. Kızın ailesi ise daha yeni anlıyorlardı neler olup bittiğini. Delikanlı boş bakıyordu etrafa. Bir süre sonra yavaşça eğildi kızın üzerine alnına bir öpücük kondurdu. Tekrar doğruldu mektuba baktı yine hüzünlü bir şekilde ve aniden olduğu yere yığılıverdi.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Gurur !

          Kategori: Hikayeler

          Konuyu Baslatan: Emine

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1221


Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş