selamünaleyküm;
Cumhuriyetimizin kurucusu olan Büyük Önder Atatürk, "dinsiz milletlerin devamına imkan yoktur" diyerek bu gerçeğe dikkat çekmiştir. Bu nedenlerden ötürü materyalizm, Türk Milleti'nin siyasi ve sosyal düzeninin temel değerlerine yöneltilmiş en ciddi tehditlerden birisidir.
Materyalizmin diğer bir büyük zararı ise, devletin ve milletin bekasını hedef alan anarşist ve bölücü ideolojileri beslemesidir. Bu ideolojilerin başında gelen komünizm, materyalist felsefenin doğal siyasi sonucudur. Din, devlet, aile gibi kutsal kavramları kökünden yok etmeyi hedefleyen komünizm, devletimizin üniter yapısına karşı yöneltilen her türlü bölücü eylemin ve düşüncenin de temel ideolojisidir. Nitekim Atatürk bize bu konuda da yol göstermiş ve "komünizm görüldüğü yerde ezilmelidir" şeklindeki sözüyle bizi bu tehlikeye karşı uyarmıştır.
Evrim teorisi işte bu noktada büyük önem kazanır, çünkü bu teori, komünist ideolojinin dayandığı materyalizmin sözde bilimsel tabanını oluşturur. Öyle ki komünizmin kurucusu olan Karl Marx, Charles Darwin'in yazdığı ve evrim teorisinin temelini oluşturan Türlerin Kökeni adlı kitap için, "bizim görüşlerimizin doğal tarihsel temelini içeren kitap budur işte" demiştir
İşte size bir gerçek daha inanmayanlar bunuda okusun:
Biz ne bolşeviğiz ne de komünist;ne biri ne diğeri olamayız.
Çünkü, biz milliyetperver ve dinimize hürmetkarız."
-Mustafa Kemal Atatürk
Buyrun eğer hala inanmayanlar varsa buna bakın:
Komünizmin Türk Devrimi için sakıncalı ve tehlikeli olduğunu, Büyük Atatürk çeşitli vesilelerle değişik zamanlarda ifade etmiştir. Sivas Kongresi'nden hemen sonra, Amerikalı General Harbord'a verilen 27 Eylül 1919 tarihli muhtırada Mustafa Kemal Paşa, Milli Harekat'ın amacını anlatmış ve komünizmle ilgili görüşlerini şöyle dile getirmiştir:
"Bolşeviklere gelince, bizim memleketimizde bu doktrinin hiçbir şekilde bir yeri olamaz. Dinimiz, adetlerimiz ve aynı zamanda sosyal bünyemiz tamamiyle böyle bir fikrin yerleşmesine müsait değildir. Türkiye'de ne büyük kapitalistler, ne de milyonlarca zanaatkar ve işçi vardır. Diğer taraftan zirai bir problemimiz yoktur. Son olarak, sosyal bakımdan dini prensiplerimiz bolşevizmi benimsemekten bizi uzak tutmaktadır." (Atatürk'ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri, IV., 1917-1938, Ankara, 1964, s.78)
Ayrıca Atatürk, çeşitli zamanlarda komünizmi tehlikeli gördüğünü ve hiçbir zaman bu karanlık sisteme geçit vermeyeceğini ifade etmiştir. Atatürk'ün bu konudaki bir sözü şöyledir:
6 Şubat 1921'de,
"Komünizm içtimai bir meseledir. Memleketimizin hali, memleketimizin içtimai şeraiti, dini ve milli ananelerinin kuvvetli, Rusya'daki komünizmin bizce tatbikine müsait olmadığı kanaatini teyit eder bir mahiyettedir." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, C. III, 2. Baskı, s .20)
Kasım 1922'de,
"Şurası unutulmamalı ki, bu tarz-ı idare, bir bolşevik sistemi değildir. Çünkü, biz ne bolşevizim ne de komünist; ne biri ne diğeri olamayız. Çünkü, biz milliyetperver ve dinimize hürmetkarız. Hülasa, bizim şekl-i hükümetimiz tam bir demokrat hükümetidir ve lisanımızda bu hükümet halk hükümeti diye yad edilir." (Ag.e, c .3, 2. Baskı, s. 20)
tabi bunun birde görünmeyen yanı var özelliklede şu bir ermeninin ölmesi üzerine çıkıp meydanlara hepimiz ermeniyiz,hepimiz hrant'ız diye naralar atanlar(nedense 30 bin vatan evladını şehid verdigimizde çıkıpta hepimiz mehmediz demediler) onlarda koministlerden oluşmuyormuydu?burdanda saklı amaçları ortaya çıkıyor zaten en küçük bir karmaşada hemen ortamı germek ve ülke birligi ve bütünlügünü bozarak kendi ideolojilerini yerleştirmek.ama ununttukları bir şey var TÜRKİYE asla sovyetler birligi olmaz çünkü TÜRK insanı yeri geldigi zaman milliyetçiligini konuşturur.yeterki o içindeki milliyetçi ruh bir defalığına kıpırdansın.son olarak bir ermeni ölünce hepimiz ermeniyiz diyenlere ve bir papaz ölünce hepimiz hristiyanız diyenlere;dua edinde bülent ersoy ölmesin!!!!!!!!!!!!!!!!!