Türk resim sanatı üç dönemde incelenir: a. İslamiyetten Önce b. İslamiyet Çağı c. Batı Etkisinde Türk Resmi İslamiyetten Önce: İslamiyetten önce Türklerde resim biliniyor ve yapılıyordu. Çadır medeniyetine sahip gezici Türk boylarından günümüze pek fazla eser kalmamıştır. Fakat belli yörelere yerleşen kavimlerde resim sanatı ile ilgili eserlere rastlanır. Halı kilim kumaş ve derilerdeki işlemelerle kullanılan günlük eşya ve silahların yüzeylerindeki motifler Türklerin resim sanatına

Bu konu 1242 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
Türkler’de Resim Sanatı.. 1242 Reviews

    Konuyu değerlendir: Türkler’de Resim Sanatı..

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1242 kez incelendi.

  1. #1
    ŞiMaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.12.2009
    Mesajlar
    21.656
    Konular
    10831
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @ŞiMaL

    Standart Türkler’de Resim Sanatı..

    Türk resim sanatı üç dönemde incelenir:

    a. İslamiyetten Önce
    b. İslamiyet Çağı
    c. Batı Etkisinde Türk Resmi

    İslamiyetten Önce:

    İslamiyetten önce Türklerde resim biliniyor ve yapılıyordu. Çadır medeniyetine sahip gezici Türk boylarından günümüze pek fazla eser kalmamıştır. Fakat belli yörelere yerleşen kavimlerde resim sanatı ile ilgili eserlere rastlanır. Halı kilim kumaş ve derilerdeki işlemelerle kullanılan günlük eşya ve silahların yüzeylerindeki motifler Türklerin resim sanatına olan yakınlığını ve bu alandaki yeteneklerini gösterir. Uygur Türkleri zamanında yazılan kitaplarda minyatür tekniğine uygun resimler bulunmaktadır. Bu arada minyatür resmin ne olduğunu da kısaca tanımak yerinde olacaktır.

    Minyatür resimler genellikle konularını o devri n devlet adamlarının savaş tören av ve diğer yaşantılarından alır. Bu çalışmalarda perspektif kurallarına uyulmaz; ışık ve gölgeye yer verilmez. Şekiller kendi rengine uygun olarak düz boyanır. Figürler kişilerin önemine göre büyük ya da küçük yapılır; süs motifleri de en ince ayrıntılarına kadar gösterilir. Minyatür resimler sulu boya ve guvaş tekniğinde yapılır.


    İslamiyet Çağı:

    Türklerin islam dinini kabul etmesinden sonra resim sanatı daha çok dinsel etkilerin altına girmiştir. Putperestliğe karşı olan islam dini bazı yanlış yorumlar sonucu heykel ve resim sanatının karşısına yasaklar çıkartmıştır. Aslında yeniliklere ve sanat gelişimine açık olan islamiyet yanlış yorumlarla bu amaca hizmet edememiştir. Bu etkiler altında kalan Türkler de ruhlarındaki resim yapma isteklerini süsleme ve güzel yazı yazmaya yönelerek tatmin etmişlerdir. Selçuklular devrinde süsleme sanatı mimarı yapıtlara da girmiş taş üzerine kabartma olarak yapılan bu çalışmalarda insan hayvan ve bitki motifleri süs unsuru olarak kullanılmıştır. Önceki devirlere göre büyük bir gelişme gösteren minyatür resimlerde de genellikle din dışı konular ele alınmıştır.

    Osmanlılar zamanında ise minyatür alanında gerçek bir gelişme görülür. Bu devirde minyatür ve duvarlara süsleme yapanlara nakkaş denilirdi.



    18. yy.’da yaşamış olan Levni minyatür sanatının en güzel örneklerini vermiştir.
    Bu yüzyılda imparatorluğun batıya doğru yönelmesi Levni’nin minyatürlerinde de görülmüştür.
    Önceleri çok figürlü konular ele alındığı halde Levni az figürlüleri hatta tek figürleri işlemiştir.
    Çalışmalarında kişilerin karakterlerini belirlemeye çalışmış; o yıllarda memlekete gelen batılı ressamların etkisi ile az da olsa perspektif kurallarına uymaya çalışmıştır.



    II. Mahmud’un kendi portresini yağlı boya yaptırarak çoğaltması resim tarihimizde minyatür devrin hemen hemen sonu sayılır.
    Batılı ressamların memleketimize gelmesi askerıiokullara resim derslerinin konulmuş olması ve bu okullarda yetişen yetenekli öğrencilerin Avrupa’ya gidip sanatlarını geliştirmesi ile Türk resminde batı etkisi görülmeğe başlar.



    Batı Etkisinde Türk Resmi

    Batı resmi ile ilgimiz Fatih’in saltanatı (1451 -1481) zamanında başlamıştır. Bu devirde istanbul’a davet edilen Gentile Bellini adındaki italyan ressamı Fatih’in bir portresi ile bir madalyonunu yapmış; saraydaki bazı odaların duvarlarını da resimlemiştir. Fatih’in yaptığı bu hamle ancak saray duvarları arasında kalmıştır. Halbuki bu zamanlarda Avrupa resim sanatı yağlı boya tekniğine dayalı en büyük sanat ustalarını yetiştirme çabası içinde idi (Rönesans Devri). Batı resim sanatına karşı ikinci ilgi III. Ahmet zamanında (1703 – 1730) olmuştur. Avrupa’dan istanbul’a gelen ressamlar çalışmalar yapmışlar ve resimlerini Dolmabahçe Sarayı’nda sergilemişlerdir. Bu olaylar batı resim zevkinin toplumumuza yayılmasını sağladığı gibi o zamanki Türk ressamlarında da yağlı boya resme karşı bir ilgi uyandırmıştır.

    Türk resim sanatında Batılı anlamda ilk çalışmalar III. Selim (1793) ve II. Mahmud (1835) zamanında mühendis ve harp okulları na konulan resim dersleri ile başlamıştır. Bu okullardan yetişen yetenekli gençler Avrupa’ya resim sanatı öğreni mine gönderilmiş döndüklerinde de kendilerinden büyük yarar sağlanmıştır. Bu devirde yetişen ressamlarımız kendilerine özgü realist çalışmalarla dikkati çekmişlerdir. Bunlardan Şeker Ahmet Paşa (1841 – 1906) Türkiye’de ilk resim sergisini açmıştır. Osman Hamdi Bey de (1842 – 1913) Eski Eserler Müzesini kurarak ilk defa memleketimize müzecilik fikrini getirmiştir. Genel küıtür bakımından da kendini yetiştirmiş olan Osman Hamdi Bey bugünkü Güzel Sanatlar Akademisinin de kurucusudur.

    Güzel Sanatlar Akademisinden ve diğer okullardan yetişen değerli ressamlarımız çağımıza kadar süregelen resim sanatı akımlarını toplumumuza aktarma çabası içindedir.

    Bunlardan,
    Nazmi Ziya Güran
    (1881 – 1937) empresyonizm ilkelerini en yakın şekilde ülkemize getirmiş.
    Sami Yetik
    (1876 – 1945) milli harp sahneleriyle ün salmış
    İbrahim Çallı da
    (1882 – 1960) Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin sanat kurucularından olup uzun süre Güzel Sanatlar Akademisinde görevler almıştır.
    Namık ismail
    (1890 – 1935)
    Ruhi
    (1883 – 1931)
    Hüseyin Avni L.
    (1889 – 1927)
    Ali Sami Bayar
    (1880 – 1967)
    Şevket Dağ
    (1876 – 1944)
    Feyhaman Duran
    (1886 – 1970)
    Hikmet Onat
    (1885 – 1977)
    Ülkemizin resim sanatı ustalarındandır.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Türkler’de Resim Sanatı..

          Kategori: Türk Tarihi

          Konuyu Baslatan: ŞiMaL

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1242


Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş