Uyuşturucu Nedir & Uyuşturucu Çeşitleri Yunanca uyku anlamında ki "narke"den gelen ve İngilizce'ye "narkotik" olarak geçen uyuşturucu sözcüğü, uyuşturma özelliği olan, uyuşturan, duymaz hale getiren demektir. Uyuşturucu madde kavramı genellikle, uyuşturma özelliğine sahip maddeleri ifade eder.Ancak, keyif veren, kışkırtan, yatıştıran, uyanıklık sağlayan kimi maddeler içinde kullanılmaktadır.Uyuşturucu maddeler; merkezi sinir sistemini etkileyerek kullanan kişinin ruhsal ve fiziksel dengesini

Bu konu 4361 kez görüntülendi 4 yorum aldı ...
Uyuşturucu Nedir & Uyuşturucu Çeşitleri 4361 Reviews

    Konuyu değerlendir: Uyuşturucu Nedir & Uyuşturucu Çeşitleri

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 4361 kez incelendi.

  1. #1
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1051
    @Dygsuz

    Standart Uyuşturucu Nedir & Uyuşturucu Çeşitleri

    Uyuşturucu Nedir & Uyuşturucu Çeşitleri
    Yunanca uyku anlamında ki "narke"den gelen ve İngilizce'ye "narkotik" olarak geçen uyuşturucu sözcüğü, uyuşturma özelliği olan, uyuşturan, duymaz hale getiren demektir.
    Uyuşturucu madde kavramı genellikle, uyuşturma özelliğine sahip maddeleri ifade eder.Ancak, keyif veren, kışkırtan, yatıştıran, uyanıklık sağlayan kimi maddeler içinde kullanılmaktadır.Uyuşturucu maddeler; merkezi sinir sistemini etkileyerek kullanan kişinin ruhsal ve fiziksel dengesini bozan; bu kişide fiziksel ve ruhsal bağımlılığa yol açan; kişisel ve toplumsal yönden ekonomik ve sosyal çöküntü oluşturan maddelerdir.

    UYUŞTURUCU MADDELERİN SINIFLANDIRILMASI:

    Uyuşturucu maddeleri türlerine göre aşağıdaki sınıflandırmaya tabi tutabiliriz;

    A- AFYON VE TÜREVLERİ

    1-Afyon
    2-Morfin
    3-Kodein
    4-Met@don
    5-Eroin

    B- KENEVİR VE TÜREVLERİ

    1-Reçine esrar
    2-Toz esrar
    3-Pres esrar
    4-Gonca esrar
    5-Likit(sıvı) esrar

    C- UYARICILAR

    1-Amfetamin
    2-Kokain
    3-Kafein

    D- SENTETİKLER

    1-Ecstasy (MDMA)
    2-Captagon
    3-Methamfetamin
    4-Lysergic Asid Diethylamid (LSD)
    5-Gamma Hydroxybutyrate (GHB)
    6-Ketamine Hydrochloride (Ketamin)
    7-Phencylidine (PCP)

    E- SAKİNLEŞTİRİCİLER

    1-Barbituratlar
    2-Trankizanlar
    3-Sedatifler


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Uyuşturucu Nedir & Uyuşturucu Çeşitleri

          Kategori: Sağlık Kütüphanesi

          Konuyu Baslatan: Dygsuz

          Cevaplar: 4

          Görüntüleme: 4361


  2. #2
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1051
    @Dygsuz

    Standart

    Uyuşturucu Sözlüğü
    Afyon: Haşhaş bitkisinin kapsüllerinden elde edilen bir sakızdır.

    Amphetamin: Saf halde iken renksiz, uçucu bir sıvıdır. Ağır kokusu ve yakıcı tadı vardır.

    Burundanga: Amerika yerlilerinin borazan biçimli beyaz ve pembemsi çiçekli, yeşil ve geniş yapraklı bitkiye verdikleri isim.

    Depresyon : Fizik veya moral çöküntü. Ruhi ve bedeni düşüklük. Bitkinlik. İç sıkıntılar.

    Doğal : Tabii, natürel

    Dolophine: Methadonun piyasadaki adı.

    Emosyon : Heyecan

    Enpotans : İktidarsızlık

    Eroinman : Eroin bağımlısı, eroin müptelası

    Esrarkeş : Esrar çeken, esrar bağımlısı ,esrar müptelası

    Halüsinojen : (Hayal gösteren – evham veren) hayal ve vehimler oluşturan kimyasal maddeler. Hakikatte olmayan hayallere sebep olan maddeler.

    Haşiş:Esrar yapımında, ince elekten çıkan ilk kaliteye verilen ad.

    Hepatit : Karaciğer arızaları, zafiyeti...

    Hezeyan : Sayıklama, saçmalama... Delüzyon. Gerçek dışı, akıl ve mantık yolu ile düzeltilemeyen yargı hataları. Kaynağı şuuraltı dürtülerdir. Şüpheci kişilerde gelişir. Çeşitleri vardır.

    Ice: Renksiz, kokusuz, parlak, yarı beyaz, yarı saydam kristallerden oluşan uyuşturucu madde.

    İnhalasyon : Buğu, gaz veya ufak damlacıklar halindeki sıvıların solunması .

    İnhalants : Solukla içeriye çekilen ilaçlar, uçucular, çözücüler...

    Kodein: Afyon kozası veya afyondan mevcut olup, çoğunlukla morfinden kimyasal yolla elde edilir.

    Kokain: Beyaz toz (Kristalize pudra) görünümlü uyuşturucu bir madde.

    Marihuanna: Esrarda ikinci kalite mal.

    Methadon: Norkotikler gurubundan uyuşturucu bir madde.

    Morfin: Afyondan kimyasal işlemlerlerle üretilir. Afyon içindeki en tanınmış alkoloid (zehir) dir.

    Morfinman : Morfin tiryakisi, morfine bağımlı (müptela)...

    Morfinmani : Morfin kullanma hastalığı.

    Narkotik : Afyon ve türevleri soyundan olan uyuşturucu maddeler...

    Paranoid : Psikoz denilen ruh hastalığının heyecanlı tepkileri. Herkesten şüphelenir. Bakış, gülüş ve özel konuşmalardan huylanır. Ortadan olayları kendi aleyhinde olarak değerlendirir. Kendisine komplo, suikast, hıyanet, hakaret şeklinde algılar herkese düşmanı imiş gibi bakar. Kibir, istihza, ima yüklüdür. Öyle konuşur.

    Psikoterapi : Telkinle tedavi, ruhsal yönlendirme ile bağımlıyı tehlikeden kendi iradesiyle uzaklaştırma işlemi.

    Reçineişi kenevirin tepe çiçeklerinden ve yapraklarından elde edilen koyu sıvıdır.

    Sedatif : Sakinleştirici. Müsekkin. Ağrı dindirici.

    Sentetik : Kimyasal işlemlerle elde edilen.

    Stimulant : Uyarıcı, uyandırıcı, kamçılayıcı, tenbih edici, münebbih.

    Şizofreni : Dış alemle irtibatın (ilginin) kesilip içe kapanma olarak açıklanan akıl hastalığı...

    Toksin : Mikrop v.s. nin ifraz ettiği zehir.

    Toksik : Zehirleme niteliği olan, zehirleyici madde...

    Toksikoman : Toksit maddelerini kullanma bağımlısı ... (Bunlar çeşitli suçlar ve cinayet de işleyebilirler ) Kesin tedavi yok, geçici ve hafifletici tedaviler olabiliyor. Türlü çeşitleri ve tezahürleri var.

  3. #3
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1051
    @Dygsuz

    Standart

    Uyuşturucunun Zararları
    Beyin ve Merkezi Sinir sisteminde :


    Sigaradan itibaren bütün uyuşturucuların en büyük zararı ve tahribatı beyin ve merkezi sinir sistemi üzerindedir.

    Bu sebeple beynin mazrufu olan aklı ve iradeyi işlemez hale getirir. Kişiyi dengeden, normal yaşam ve davranışlardan uzaklaştırırlar.
    Beyin ve akıl sağlığının en büyük düşmanı uyuşturuculardır. Bağımlılarda beliren ilk olgu; akıl ve sinir hastalıkları ve arızalarıdır. Delilik, erken bunama, şuur kaybı, uykusuzluk, felçler hezeyan (sayıklama, saçmalama, akıl dışı davranışlar ) halüsinasyon (vehim, hayal görme, işitme vs. ) lar, zeka ve hafıza kayıpları.En kısa ifade ile: Akıl hastalıkları, zihni ve ruhi karmaşa ve kaoslar .

    Sindirim Sisteminde:

    Bulantı, kusma, karın ağrıları, kabızlık, ishal, mide ve bağırsak spazmları, kanama ve yaraları, gastrit, ülser vs.

    Karaciğer ve Böbreklerde:

    Bu zehirlerin organizmadan atılmasında en ağır görev bu organlara düşmekte olup, karaciğer ve böbreklerde büyük arıza ve tıkanmalara, karaciğerde yetersizlik, yağlanma ,sertleşme (siroz)...
    Böbreklerde büyük tahribat, albümin, kan ve idrar çoğalması, tıkanmalar ,ağır böbrek hastalıkları

    Gözlerde:

    Işık ve mesafede uyumsuzluk, şaşılık gece körlüğü, göz bebeği büyümesi, küçülmesi, göz adele felci bilinen sonuçlar ve tezahürlerdir.

    Solunum Sisteminde:

    Nefes darlığı, öksürük, boğulma hissi, bu yolla kalp sıkışmaları, solunum felçleri ve ölümler bilinen olaylardır.

    Kan organlarında:

    Kan ,insan hayatının en önemli organı olup, uyuşturuculardan büyük zararlar görür. Kansızlık ,kan zehirlenmeleri, kan hücrelerinde şekil ve miktar değişiklikleri, kanın korkulu arızası olan pıhtılaşma ve kangrenler başlıca arızalardır.

    Zehirlenme:

    Uyuşturucuların başta gelen olumsuzluğu zehirlenmeler ve bu yolla gelen ölümlerdir. İlk defa olursa HAD, tekerrür ederse "Müzmin Zehirlenme" adını alır.

    -Sosyal ve Maddi Etkileri

    Sosyal bir varlık olan insanın çevresi ile uyum içinde olması, akıl ve zihin sağlığı ile mümkündür.

    Bu sebeple akli ve zihni hayatın en büyük düşmanı olan uyuşturucular, insanın uyum gücünü zaafa ve iflasa qötürmekle onu aileden, toplumdan ve çevresinden kopararak, yalnızlığa, bunalıma ve hemen ardından da sorumsuz, hipisel (hayvani) bir hayata mahkum eder. Bağımlıyı yaşayan bir ölü haline getirir. (Hip Kültür)

    Bu sebeple, uyuşturucuların, bağımlıya, aile hayatına, doğacak çocuklara, iş hayatına, aile ve ülke ekonomisine, ferdi ne toplumsal ahlaka (namus ,iffet, şeref, haysiyet v.s.) verdiği zararlar ifadelere sığdırılamaz.

    İntiharların, cinayetlerin, her türlü fuhşiyat, gasp ve anarşinin temelinde uyuşturucu vardır.

    İç ve dış düşmanların en tahripkar silahı uyuşturucu ve uyuşturucu salgınlarının itici gücü olan uyuşturucu kültürü (hip kültür) dür. Cemiyetleri inkıraza qötüren her türlü maddi ve manevi tahribatın temeldeki sebebidir. Bunlar.

    Ayrıca AİDS, frengi, verem, kanser, kangren ve benzeri bir çok ölümcül hastalığın yayılmasında da en büyük fail uyuşturucular ve bağımlılarıdır.

  4. #4
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1051
    @Dygsuz

    Standart

    Gençlik, Uyuşturucu ve Şiddet
    Dünya nüfusunun yaklaşık üçte birini 15 - 25 yaşlarında gençler meydana getiriyor. Toplam iki milyar gencin dörtte üçü ise az gelişmiş ülkelerde yaşıyor. Toplumların en dinç insan gücü ve en verimli kaynağı olan gençlerin çok boyutlu ve karmaşık sorunları vardır. Ancak başta gelen problemleri eğitimsizlik ve işsizliktir. Gelişmiş ülkelerde eğitim meselesi büyük bir oranda çözülmüş, ancak işsizlik problem olmaya devam eder. Gençlerin cemiyet hayatının dışında tutulması gelecek toplumların problemlerini kat kat arttıracaktır. Cemiyet hayatına katılımı sağlanmayan gençlik boşa akan bir kaynak gibi kuruyacak, gelişme duracak, barış gerçekleşemeyecektir.

    Gençler, ana babalar için sevinç ve mutluluk kaynağı olabildikleri gibi, üzüntü ve sıkıntı sebebi de olabilirler. Kimi gençler büyüdükçe problemleri de artar. Çocukluğun önemsenmeyen uyumsuzlukları gençlik çağında birden alevlenip ağır bunalımlara dönebilir. “Gençlik Problemleri” çoğunlukla bu çağın bocalamalarından ileri gelir ve genellikle geçicidir. Kimi zaman da ağır ve kalıcı ruhsal hastalıkların habercisidirler. Gençlerle anlaşmak ve geçinmek kolay değildir. Gençler, kendileri bocaladıkları gibi ana babaları da bocalatırlar, ilişkileri gerginleşip kopma noktasına gelebilir. Bu sebeple gençlik çağı ana babalar için de sınav dönemidir.

    Ülkemizde 12 yaşından küçüklerin ceza sorumluluğu yoktur. Ceza yasaları küçüklerin doğru ile yanlışı, suçla suç olmayanı ayırt edemediğini kabul eder. On altı yaşına gelmiş bir genç ise işlediği suçlardan dolayı her türlü cezayı çeker, ölüm cezası bile verilebilir. Aslında yasaların erişkinlik sınırı olarak belirlediği 18 yaşından sonra da bir genç tam bağımsız bir erişkin konumuna yükselemez. Çalışacağı iş, yaşayacağı ülke ve seçeceği eş konusunda ana babasının onayını almak zorundadır.

    Gençlik deyince kiminin aklına kötü alışkanlıklar gelir ki, yanlış değildir. Sigara, içki ve uyuşturucularla ilk tanışma gençlikte başlar ve sürer gider. Kimine göre de gençlik denince akla haylazlık, serserilik, kavgacılık, şiddet ve terör gelir. Bu da belli ölçüde doğru bir gözlemdir. Gençlik çağı sağlıklı ve ölüm oranı düşük bir çağdır; başlıca ölüm sebeplerinden biri araba kazaları, diğeri de intiharlardır. Gençlik çağının bunalımlı bir çağ olduğunu söyleyen ruh hekimlerine hak vermek gerekir.

    Özellikle gelişmiş ülkelerde gençler arasında serbest cinsel ilişkiler hızla yayılmakta ve daha küçük yaşlara inmektedir. Bunun sonucu ortaya istenmeyen gebelikler, evlilik dışı doğumlar, cinsel hastalıklar, artan düşükler, ya da zoraki evlilikler çıkıyor. Sigara ve alkol tüketimi gençler arasında hızla artıyor. İşsiz gençler arasında toplu suçlar, çeteleşme ya da topluma sırt çevirmiş hippi, punk, ağır ****lciler gibi sorumsuz topluluklar ortaya çıkıyor.
    Ülkemiz gençliği bu bakımdan problemsiz bir gençlik olarak nitelenebilir. Çünkü varlıklı toplumların gençlerine özgü hastalıklara daha tutulmadı. ülkemizde gençler arasındaki uyuşturucu kullanımı büyük boyutlara varmamıştır. Gençlik suçluluğu da nüfusumuza ve genel suçluluk oranına göre düşük sayılır. Bildiğimiz kadarı ile intihar oranı yüksek değildir ve araba kazalarından ölüm de şimdilik büyük boyutlara ulaşmamıştır, ancak ürkütücü bir artış söz konusudur. Gençler arasında yayılma eğilimi gösteren cinsel özgürlük akımı sorumsuz cinsel ilişkileri arttırsa bile evlilik dışı doğumlardaki artış dikkat çekici değildir.
    Eğitimsizlik ve işsizlik varoldukça gençliğin topluma katılımı imkansızlaşır. Eğitilmiş, sağlıklı bir gençlik olmadan gelişme başarılamaz. Dışlanan ya da toplumun değer vermediği gençlik olmadan gelişme başarılamaz. Dışlanan, ya da toplumun değer vermediği gençlik ise geleceğin güvencesi olamaz. Gelişme, gençlik kesiminin katılımı olmadan gerçekleşemez. Gençlik; yeniliğe ve ileriye doğru atılımların yapıldığı, kendini kanıtlama ve kendi kimliğini arayıp bulma çabalarının yoğunlaştığı dönemdir. Gençler tutkuludurlar, huysuz ve öfkelidirler. kendilerini iç reaksiyonlarına kaptırır, tutkuların kölesi olurlar. İsteklerinin önüne dikilen en küçük engele bile katlanamazlar. Onura ve başarıya paradan çok değer verirler, çünkü paraya ihtiyaçları olmamıştır. Eli açık ve iyilikseverdirler, çünkü kötülükleri tanımamışlardır. Çabuk güvenir, çabuk bağlanırlar, çünkü aldatılmamışlardır. Yüksek amaçları ve hayalleri vardır; çünkü daha yaşamın sillesini yememişler, şartların sınırlayıcı etkisini öğrenmemişlerdir.

    Gençler yanılgılarında bile inatçıdırlar. Sevgide de, nefrette de aşırıya kaçarlar. Her şeyi bildiklerini sanır, onun için yanlışlarında sonuna dek direnirler.
    Alkol ve madde kullanımıyla saldırgan davranışlar ve şiddet eylemleri arasında birbirini tırmandıran bir ilişki vardır. Bir başka deyişle alkol ve madde kullanımı saldırgan davranışlara ve şiddet eylemlerine yol açar; saldırgan davranışlar ve şiddet eylemleri alkol ve madde kullanımını arttırır. Alkol ve madde kullananlarda ve bağımlısı olanlarda şiddet eylemlerinin asıl sebebi, bağımlıların ruhsal durum ve içinde bulundukları toplumsal ortamdır. Bu bağımlıların ruhsal durumu ve içinde bulundukları toplumsal ortam alkol ve madde alt kültürünü oluşturur. bu alt kültürün kendine özgü amaçları, beklentileri, değer yargıları, ilkeleri, kuralları, duyguları, düşünceleri ve dünya görüşü vardır. Madde bağımlılığı; kullanılan madde, bu maddeyi kullananın kişilik yapısı ve içinde bulunduğu alt kültürlerden meydana gelen bir davranış biçimidir.

    Prof. Dr. İbrahim Balcıoğlu
    İ. Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
    Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
    İç Hastalıkları Uzmanı (Psikiyatri)

  5. #5
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1051
    @Dygsuz

    Standart

    Uyuşturucu Kullanana Nasil Yardim Edebiliriz ?
    Hiç kimse, sadece uyuşturucu kullanımı hakkında ikazda bulunmakla ve uyuşturucuların tehlikelerini anlatmakla uyuşturucu afetine karşı yeterli tedbir alınabileceği zannına kapılmasın . hatta sadece bu şekilde hareketle yetinmek, kısmen aksi tesir de yapabilir. Etkili tedbir olarak, çocukların ve gençlerin ; "Uyuşturucuya Hayır!" diyebilecek duruma getirilmesi lazımdır. Bunun için kendilerine olan güvenlerinin arttırılması, güçlükleri yenebilmeleri ve kendilerini hayata hazırlamaları hususunda onlara her fırsatta yardımcı olunması gerekmektedir. Uyuşturucu kullanımının işaretleri olabilecek davranış şekillerini teşhis ederek, gecikmeden gerekli tedbirlerin alınması önemlidir. Bu görevlerin başarı ile yerine getirilmesi de okul doktoru ve öğretmenler ile okul aile birliğinin devamlı işbirliği büyük fayda sağlayacaktır. Uyuşturucu bağımlıları, tıbbi tedaviye ve rehabilitasyona muhtaç olan hastalardır. Uyuşturucu kullanımı ne kadar erken fark edilirse, bağımlının kurtulma şansı o kadar yüksektir. Bunun için bağımlının anne ve babası ve kendisi derhal ilgili doktora başvurmalıdır. Tedaviyi yürüten doktor narkotik şube ile birlikte çalışır ve bağımlıya hiçbir şekilde ceza verilmez, tedavisi için gereken her türlü yardım yapılır.

    Alkol-Madde kullanımı olan gençlerde ailenin yaklaşımı:

    1.
    Sorun ortaya çıkmadan önce bilgi, duyarlılık ve önlem alma.

    Alkol ve madde kullanımına zemin hazırlayan ve bu riski arttıran nedenleri ve koşulları önceden tanıma, düzeltme ve tedavi için Çocuk/Ergen ve Erişkin Psikiyatri birimleriyle işbirliği içinde profesyonel yardım.

    2. Soruna karşı duyarlı olma ve erken fark etme.

    A- Çocuğu/genci iyi tanıma, anlama, gözlemleme, izleme.

    --Çocuğun/gencin duygu, düşünce, davranış özelliklerini tanıma,

    -- Arkadaş ilişkileri, okula/işe uyumu, okul/iş başarısını izleme,

    -- Duygusal-davranışsal durumları, kimlik gelişimi, gelecek beklentisi, toplumla iletişimi vb. konularda sorunu olup olmadığım anlama,

    -- Davranışları, uyumu ve başarısında değişiklikler ve bozulma olup olmadığım izleme, gözlemleme,

    B. Çocuğun/gencin ruhsal ve toplumsal açıdan belirgin bir uyumsuzluk olarak nitelenebilecek özelliklerini fark etme, önemseme, profesyonel yardım arama.

    3. Sorun ortaya çıktıktan sonra çözüm çabaları.

    A- Soruna yol açan ve sürdüren nedenleri ve durumları belirleme.

    Sorunun ortaya çıkmasına ve sürmesine yol açan olası ailesel, ruhsal, toplumsal nedenleri ve durumları, sorunu yaşayan gencin kendisi ve profesyonel yardımla birlikte dikkatle gözden geçirme, tanımaya çalışma.

    B- Soruna yol açan ve sürdüren neden ve durumları olabildiğince değiştirebilmek için genç ile birlikte bir aile olarak tedavi olanaklarım deneme.


    Yardım Alabilmek için Danışabileceğiniz Sağlık Kuruluşları

    AMATEM-ist. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi
    A.Ü. Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı
    Gazi Ü. Araştırma Hastanesi
    Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi
    Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi
    Yakınınızdaki Kuruluşlardaki Psikiyatri Uzmanları
    Yeşilay Cemiyeti Genel Merkezi

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş