31 Ağustos 1996, Erbil Türkmen katliamı Türkmen milleti Osmanlı Padişahlığından sonra 1924, 1946, 1959 ve 1996 tarihlerinde üst üste yapılan katliamlara maruz kalmışlardır. Bazı Türkmen yazarlarımıza göre 31 Ağustos 1996 olayı katliam değil bir taarruz olarak gösterilmektedir ama bence bu olay gerçek bir katliam ve Türkmenleri Erbil şehrinden yok etmek için hazırlanmış ve iyice pilanlanmış bir katliam senaryosudur. Barzani ve Talabani güçleri arasında süren kanlı çatışmalar yıllar boyunca

Bu konu 1527 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
31 Ağustos 1996, Erbil Türkmen katliamı 1527 Reviews

    Konuyu değerlendir: 31 Ağustos 1996, Erbil Türkmen katliamı

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1527 kez incelendi.

  1. #1
    Turkmen00 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    23.08.2010
    Mesajlar
    8
    Konular
    6
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    0
    @Turkmen00

    Standart 31 Ağustos 1996, Erbil Türkmen katliamı

    31 Ağustos 1996, Erbil Türkmen katliamı

    Türkmen milleti Osmanlı Padişahlığından sonra 1924, 1946, 1959 ve 1996 tarihlerinde üst üste yapılan katliamlara maruz kalmışlardır. Bazı Türkmen yazarlarımıza göre 31 Ağustos 1996 olayı katliam değil bir taarruz olarak gösterilmektedir ama bence bu olay gerçek bir katliam ve Türkmenleri Erbil şehrinden yok etmek için hazırlanmış ve iyice pilanlanmış bir katliam senaryosudur.

    Barzani ve Talabani güçleri arasında süren kanlı çatışmalar yıllar boyunca devam etmekteydi ve iki taraftan binlerce Kürt hayatını kaybetmiştir. Bu olayın boyutlarına gelince KYP Talabani güçleri 1994 senesinden beri Erbil Türkmen şehrini kendi güçleri kontrolu altına almak için IKDP Barzani güçleriyle silahlı çatışmaların sonunda 1995 senesinde tamamen kontroluna geçirmiştir, ve tabii ki bu durumdan rahatsız olan IKDP Barzani güçleri Erbil Türkmen şehrini ele geçirip ve daha sonra günümüzde ortaya çıkan Kerkük şehrini bir Kürt devletinin başkenti olarak göstermek peşinde olması isteklerinin gerçekleşmesi için ön pilanlarını hazırlamaktaydı. Barzani Erbil şehrini ele geçirmek için yeterince gücü olmadığı takdirde Saddam Hüseyinle temasa geçtikten sonra ve iki tarafın arasında olan gizli anlaşma 31 Ağustos 1996 da gerçek yüzünü meydana koymuştur ve asıl hedef iki kuşu bir taşla vurup Erbil şehrini KYP den alıp ve aynı zamanda Türkmen topluluğunu ve Türkmen kuruluşlarınıda yok etmeye karar vermiştir.
    Olay 31 Ağustos 1996 sabah saat dört civarında Kuştepe ve Dibege Mahmur civarında yoğun ve sürekli silah patlamaları duyulmasıyla başlamıştı. Saddam’ın tank ve özel timleri artık Erbil Türkmen şehrinde dolaşıyorlardı ve Talabani güçleri kısa bir çatışma sonrası yüzlerce ölü bırakıp şehri terketmek mecburiyetinde kalmışlardır. Erbil halkı bu olayı dehşetle seyrediyorken, Kürt kiyafetini giyen Saddam askerleri artık kendi askeri kıyafetleriyle dolaşmaya başlamışlardır ve bunlarla da beraber Barzani güçleri görülünce Erbil halkı durumu iyice anlamaya başlamıştı. Kerkük katliamının metodları kullanılarak Barzanilerin ellerinde olan ileri gelenTürkmen aydınlarının listesi Saddam’ın askerleriyle birlikte Türkmen evleri aranmaya ve adres tesbitlenmeye başlanmıştır. Evlerinden alınan masum Türkmenler nerelere götürüldüklerini içinde olduğumuz tarihe kadar kimse bile bilemedi ve tutuklanan Türkmenlerin masiri bile mechul kalmıştır. Türkmen evleri yağmalanmaya başlanırken bunun yanında Talabani güçlerine ait olan ölü ve yakalananlarında evleri yağmalanmaya başlanmıştır. Irak Ordusu Erbil şehrine girerken mülteci kampındaki mültecilere saldırıp büyük sayıda masum insanları öldürmüşlerdir. Barzani ve İrak İstihbarat Özel Timleri beraberce IMTP sine ait olan Radyo ve Televizyon binasını işgal edip sekiz Türkmen radyo ve Televizyon elemanlarını tutuklamışlardır. Daha sonra aynı güçler IMTP binasına saldırıp içindeki Türkmen akıncılarını tutuklayıp binaya büyük bir şekilde hasar vermişlerdir. Türkmen Öğrenci ve Türkmen Kadılar Birlikleri bu yağma ve saldırılardan nasiplerini almışlardır. Irak Türkmen Cephesi ve diğer Türkmen Kuruluşlarının saldırı sonucunda aşağıda isimleri geçen Türkmenler 2 Eylül 1996 olayında şehit veya kayıplar listesinde yer almaktadırlar.





    1. Aydın Şakir Iraki Kerkük-1936, 1998-idam
    2. Ferhat Kasım Kerküklü Kerkük-1946
    3. Ayad Vahit Sadullah Erbil-1960
    4. Ali Hasan H.Acemoğlu Kerkük-1965,24.07.1997-idam

    5. Abdulrahman Ö.Bakkaloğlu Kerkük-1972

    6. Ali Yayçılı Kerkük-1971, 24.07.1997-idam
    7. Ahmet Nureddin Kayaçı Kerkük-1976 ,24.07.1997-idam
    8. Memet Reşit Tuzlu Tuzhurmatu-1953
    9. Mikail Şahbaz samet Erbil-1973
    10. Tarık Faık Nureddin Erbil-1970
    11. Sirvan Ahmet Abdulkadir Kerkük-1960
    12. Munin Muhammed Emin Erbil-1947
    13. Halit İbrahim Ahmet Erbil-1945
    14. İbrahim Abdulrahman Erbil-1964
    15. Mazin Faruk Erbil-1968
    16. Necmeddin Nureddin Erbil-1937
    17. Şakir Zeynel Abidin
    18. Neşet Feysal Abdullah Erbil-1960
    19. Şirzat Yusuf Aziz Erbil-1954
    20. Şahin Yunus Mahmut
    21. Hacer Andulgani Şahap Erbil-1972
    22. Halit Abdullah Erbil-1974
    23. Nasret Halil Abdullah Erbil-1977
    24. Yılmaz Halil Muhyeddin Kerkük-1969
    25. Ayad Ahmet Kerkük-1963
    26. Abdulrahman Kaleli Kerkük-1974
    27. Heyar Erbilli Erbil
    28. Abdulmünim Samat Emin Erbil-1947
    29. Şaban Şahbaz Samet Erbil
    30. Şivan Şahbaz Samet Erbil
    31. Ramazan Cemal Kerim Erbil,Ekim1997-idam
    32. Fuat kazım Nazım Ekim1997-idam
    33. Adil Bekir Selim Erbilli Erbil
    34. Şer Bekir Şakir Erbil
    35. Ali A. Abdullah Kerkük-1965
    36. Feyz hadi
    37. Emir Kerim Ali Ekim1997-idam


    Bu listeden hariç isimleri elimize geçmeyen yüzlerce masum Türkmen kardeşlerimiz Saddam ve Barzani’nin zindan veya işkence odalarında hayatlarını kaybetmişlerdir.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: 31 Ağustos 1996, Erbil Türkmen katliamı

          Kategori: Türk Soykırımı

          Konuyu Baslatan: Turkmen00

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1527




    "Bize yalnız dans etmesini, iyi giyinmesini,
    kur yapmasını ve aşık olmasını bilen gencin
    lüzumu yoktur. Bize bugün mesleğinde
    usanmadan çalışacak, yarın hudutta göz
    kırpmadan ölebilecek genç lazımdır."

    H. Nihal ATSIZ


    Türk'e evreni vermişler, ille de Turan'ım demiş!

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş