BIKTIM ARTIK YALNIZLIKTAN İstanbul'un işlek bir caddesinde marketleri vardı. Babası marketi işletiyordu ama Eren liseyi bitirmiş, üniversite imtihanlarına hazırlanıyordu. Onun ideali hukuk fakültesine girmek ve avukat olmaktı. Bir gün babasının yanına gitti. Babası: " Oğlum, boş zamanlarında yanıma gelsene. O kadar iş güç var, ben hepsine yetişemiyorum. Gel işin bir ucundan tut. Apartmanlardan telefonla sipariş geliyor, gidemiyorum. Sen gelmezsen bir yardımcı alacağım, haberin olsun. "

Bu konu 1118 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
Bıktım Artık Yalnızlıktan 1118 Reviews

    Konuyu değerlendir: Bıktım Artık Yalnızlıktan

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1118 kez incelendi.

  1. #1
    Serdar Yıldırım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    25.04.2009
    Mesajlar
    128
    Konular
    110
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    9
    Tecrübe Puanı
    571
    @Serdar Yıldırım

    Smile Bıktım Artık Yalnızlıktan

    BIKTIM ARTIK YALNIZLIKTAN
    İstanbul'un işlek bir caddesinde marketleri vardı. Babası marketi işletiyordu ama Eren liseyi bitirmiş, üniversite imtihanlarına hazırlanıyordu. Onun ideali hukuk fakültesine girmek ve avukat olmaktı.
    Bir gün babasının yanına gitti. Babası: " Oğlum, boş zamanlarında yanıma gelsene. O kadar iş güç var, ben hepsine yetişemiyorum. Gel işin bir ucundan tut. Apartmanlardan telefonla sipariş geliyor, gidemiyorum. Sen gelmezsen bir yardımcı alacağım, haberin olsun. "
    Bunun üzerine Eren: " Bırak ya baba, ihtiyacı olan gelir markete ne alacaksa alır. Müşterinin ayağına gitmem. Boğazımı sıksalar kimseye köle olmam. "
    Baba oğul konuşmalarını sürdürürken sarı saçlı, mavi gözlü, sümbül, bülbül o kadar güzel bir genç kız markete girdi ki, Eren beyninden vurulmuşa döndü. Neredeyse oturduğu sandalyeden yere düşecekti. Kız iki sakız aldı, elindeki sipariş kağıdını verdi ve kaçamak bir bakış atıp çıkıp gitti. Babası kağıtta yazılanları tezgahın üstüne sıralıyordu. Babasının yanına sokuldu: " Baba, istersen bunları ben götüreyim. Kız karşıdaki apartmana girdi. Daire numarası kaç? "
    " Eren bunları sen mi söylüyorsun? İstenenleri ben götürürüm. Sen buraya bakıver. "
    " Şey, sana yardım olsun diye öyle dedim."
    " Hani demin köle olmam dediydin de. "

    Babasının poşete doldurduğu yiyecek ve içecekleri kızın dairesine bıraktı. Kızı daha yakından görünce tam çarpıldı. Ona aşık oldu. Sonraki günlerde marketten çıkmaz oldu. Kız telefon edip bir kutu kibrit istese bile ayağına götürdü. Aylar sonra babası yokken kıza markette arkadaşlık teklif etti ama kız bu teklifi reddetti: " Ay, şuna bak, bakkal çırağı. Sen benim pabuçlarımın arkadaşı olursun. Kendini ne sanıyorsun? Dünyada bir tek erkek sen kalsan sana bakmam, bin tane gönlüm olsa birini sana vermem. "

    Buna çok üzüldü ve gık diyemedi. Yer yarılsa da içine girsem diye düşündü.
    Daha sonraki günlerde kendini derslerine verdi. Çok çalıştı. Ankara Hukuk Fakültesi'ni kazandı ve dört yıl sonra avukat oldu. Fakültede okurken birkaç kıza arkadaşlık teklif eden Eren avucunu yaladı. Daha sonra İstanbul'a geri dönen Eren bir avukatın yanında bir yıl staj yaptıktan sonra kendi hukuk bürosunu açtı. Kazancı yerindeydi. Bir gün babasının marketine gitti. Yıllar önce kendisine bakkal çırağı diyen kızla karşılaştı. Kız marketten çıktıktan sonra peşine takıldı. Apartmanın girişinde kıza kendini tanıttı ve o zamanlar bakkal çırağı dediğini ama şimdi bir avukat olduğunu hatırlattı ve arkadaşlık teklifini tekrarladı.
    Sarışın kız: " Avukat değil, astronot olsan sana bakmam, senin arkadaşlık teklifini kabul etmem. Zannetmiyorum ki seninle arkadaş olmak isteyecek bir kız bulunsun. Biz bin kız olsak ve bir adada mahsur kalsak, aramızdaki tek erkek sen olsan inan bir kız çıkıp da sana sarılmaz. Şu sözlerimden utan ve bir daha karşıma çıkma. "

    Hızlı adımlarla kızın yanından uzaklaştı. Parka gitti. Dondurma aldı ama dondurmayı yere düşürdü. Az sonra ayağı taşa çarptı, tökezledi, neredeyse yere düşüyordu. Bir banka oturdu. Önünden gelip geçen kızlara imrenerek baktı. Neden benim böyle bir kız arkadaşım yok diye iç geçirdi. İçinden bir ses:
    " Olur, Eren olur, sen hele sabret. " dedi.
    " Sabret, sabret. Sabredeyim de ne zamana kadar? Yıllar geçiyor, bıktım artık yalnızlıktan. "
    " Biraz daha sabret. Yakında senin de bir kız arkadaşın olacak. "
    " Yakında mı? Ne kadar yakında? "
    " Çok yakında. Pek yakında. "
    Gözlerini sıktı. Sağa sola bakındı. Biraz umutlandı. Bakarsın olur diye düşündü. Bakarsın bir gün benim de bir kız arkadaşım olur. Ayağa kalktı. Ellerini pantolonunun ceplerine soktu. Hafiften bir türkü söylemeye başladı ve parkın çıkışına doğru yürüdü.

    SON

    Yazan: Serdar Yıldırım


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Bıktım Artık Yalnızlıktan

          Kategori: Aşk Hikayeler

          Konuyu Baslatan: Serdar Yıldırım

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1118


Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş