Hocalı Soykırımı Dünyaya Nasıl Anlatılır? Sevil İrevanlı (Abbaslı) Azerbaycanlı Bibliyograf - Araştırmacı 1992 yılının 26 Şubatında Sovyetler Birliğinin silahlı kuvvetleri ile Ermenilerin Hocalıda Azerbaycan Türklerine yaptığı vahşi soykırımlar artık dünya kamuoyunun dikkatine sunulmaktadır. Bu konuda Türkiye kamuoyunun da Azerbaycanın yanında yer alması gerekiyor ve buna ihtiyacımız vardır. Hocalı soykırımı yakın tarihte Azerbaycan Türklerine yapılan en büyük facialardan

Bu konu 1017 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
Hocalı Soykırımı Dünyaya Nasıl Anlatılır? 1017 Reviews

    Konuyu değerlendir: Hocalı Soykırımı Dünyaya Nasıl Anlatılır?

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1017 kez incelendi.

  1. #1
    AyMaRaLCaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    24.08.2008
    Mesajlar
    11.371
    Konular
    5172
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @AyMaRaLCaN

    Standart Hocalı Soykırımı Dünyaya Nasıl Anlatılır?

    Hocalı Soykırımı Dünyaya Nasıl Anlatılır?



    Sevil İrevanlı (Abbaslı)
    Azerbaycanlı Bibliyograf - Araştırmacı



    1992 yılının 26 Şubatında Sovyetler Birliğinin silahlı kuvvetleri ile Ermenilerin Hocalıda Azerbaycan Türklerine yaptığı vahşi soykırımlar artık dünya kamuoyunun dikkatine sunulmaktadır. Bu konuda Türkiye kamuoyunun da Azerbaycanın yanında yer alması gerekiyor ve buna ihtiyacımız vardır. Hocalı soykırımı yakın tarihte Azerbaycan Türklerine yapılan en büyük facialardan biridir. Sözde Ermeni soykırımını Avrupa parlamentolarına taşıyarak kendilerine destek bulan Ermenilere Hocalı soykırımı gerçeklerini göstererek Ermeni yalanlarını ifşa etmenin zamanı çoktan gelmiştir. Azerbaycan ve Türkiye diasporası Ermenilerin bu yalanlarını ifşa etmek için belgelerle gerçekleri ortaya koymayı başarmalıdır. Ve bunu yapmak zorundadır, çünkü bu günkü tarih bunu talep ediyor. 20. asrın sonuna doğru Ermenilerin Batı Azerbaycanda yaptığı vahşi soykırımları ve Hocalı soykırımı ile ilgili video kasetleri, resimleri göstere bilirsek, Avrupalılar o zaman Ermenilerin asıl yüzünü ve gerçekleri görmüş olacaklar. Nitekim dünya ülkeleri de sahtekar Ermenilerin işgalci bir millet olduğunu anlamalı ve bu vahşice yapılmış 26 Şubat Hocalı katliamı Azerbaycan Türklerinin soykırımı gibi bütün dünyaya tanıtılmalıdır. Hocalı faciasında asıl suçlu olanlardan biri de Moskovanın gösterişlerini kayıtsız şartsız yerine getiren Ayaz Mutallibov

    vb. da bu cinayette suçlu bulunuyorlar. Çünkü o zaman yönetimde olan Azerbaycan iktidarı SSCBnin yeniden başka bir biçimde canlandırılması anlamını taşıyan BDT çerçevesinde işbirliğini geliştirme çabası içerisindeydi. AHC Başkanı Ebülfeyz Elçibey bağımsızlığı savunan yeni program kabul ederek BDTnin dağılacak bir kurum olduğunu nitelendirirken, iktidar Dağlık Karabağ sorununun çözümünü öne sürerek BDTye girilmesinin gerekliliğini savunuyordu. Ülkede siyasi gerginliği artıran başka bir gelişme de Dağlık Karabağda Ermeni saldırılarının artması ve bazı Azerbaycan köylerinin yakılıp yıkılmasıydı. Saldırılar önlenemiyordu. Çünkü iktidarın ve Milli meclisin 1991 9 Ekimde verdiği milli ordu kurma kararını gerçekleştirmek için, hiçbir çaba gösterilmemesi sebebiyle bağımsız Azerbaycanın Milli Ordusu kurulamamıştı. Yaranan bu tehlikeli durum Azerbaycan iktidarının AHCnin baskısı ile BDT ekonomik işbirliği anlaşmasını ve SSCBnin dış borçlarını ödemeyi

    reddetmesinin ardından Rusyanın Dağlık Karabağda Ermeniler lehine faaliyetlerini artırması daha açık seçik fark edildi. Bağımsızlığın ilan edildiği ve 18 Ekim 1991 tarihinden 1992 Şubat ayına kadar bölgede Azerbaycan Türklerinin yaşadığı yaklaşık on köy saldırılar sonucu işgal edildi. Şubatta Dağlık Karabağdaki durumla ilgili AHC Başkanı Elçibey ve Milli meclis üyelerinin ortak toplantısında AHC sorunla ilgili çözüm önerileri paketi sunarak 14 Şubata kadar bu önerilerin gerçekleştirilmemesi durumunda, Milli Meclisin ülke yönetimini üstlenmesini talep etti. Katılımcıların talebi üzerine 6 Şubatta toplantıya katılan Cumhurbaşkanı Ayaz Mutallibovun çözüm paketinin tartışılmasını beklemeden toplantıdan ayrılması, AHC ile iktidar arasındaki işbirliği yolunu kapattı. Bu gelişmenin ardından AHC Meclisi 15-16 Şubat tarihli toplantısında Mutallibov yönetiminin istifasını ve iktidarın Milli Meclise devrini talep eden bir karar kabul etti. Baküde siyasi tansiyon artarken Dağlık Karabağda stratejik öneme sahip Hocalı kentinin durumu giderek kötüleşiyordu. Dağlık Karabağdaki tek havaalanının bulunduğu yedi bin nüfuslu Hocalı, 1991 yaz ve sonbaharındaki Ermeni saldırıları sonucu kuşatma altına alınmıştı ve ulaşım sadece helikopterlerle sağlanıyordu. Hocalının ele geçirilmesi Askeran ve Hankendi arasındaki yolun açılarak, Şuşa dışındaki bütün Dağlık Karabağın Ermenilerin kontrolü altına geçmesi acısından çok önemliydi. Bu kadar stratejik önemi olmasına ve Hocalı yöneticilerinin işgal tehlikesinin yüksek olduğu yolundaki uyarılarına rağmen, Mutallibov iktidarı Hocalının savunulması yönünde gerekli çabayı göstermedi. Bu arada Milli Güvenlik Bakanlığı, Savunma Bakanlığına 14 ve 16 Şubat tarihli bilgi notlarında Hocalı kentinin durumunun gerçekten zor olduğu: muhtemel bir saldırı sırasında Hankendinde konuşlandırılmış Sovyet IV. Ordusu, 366. Alayına ait askeri teçhizatın da bu saldırıda kullanılabileceği belirtilmişti.




    Hocalıda kentin savunulması için ayrılmış yetersiz askeri güç, 80 kişilik yerel tabur ve hava alanının savunulması için ayrılmış 60 yerel polis 250 otomatik silah, bir adet askeri zırhlı araç, bir adet 102 kaliberli top, biri AGS ve dördü PD-25 tipli toplam beş makineli silahla sınırlıydı. Hocalı yöneticilerinin en azından sivil halkı çıkarma istekleri de Azerbaycan merkezi yönetimi tarafından dikkate alınmadı. Sonuçta Ermeniler 1992 26 Şubat gecesi 366. Alayın Rus asker ve subaylarının da aktif desteği ile Hocalıya saldırdıklarında kentteki küçük askeri gücün savunma gayretleri yeterli olamadı. Hoçalı da 26 Şubat gecesi tam bir katliam gerçekleştirildi. Bir gecede 450 kişi katledildi, 400 kişi yaralandı, 70-80 kişi kayboldu, 20 kişi esir alındı ve 800 kişi çeşitli biçimlerde zarar gördü. Saldırı sonucu Hocalı işgal edildi. Bütün bunlar yaşanırken, Azerbaycan halkı olayın şoku içindeyken, 27 Şubatta Mütallibov Moskovada aralarında BDT Ortak Ordusuna katılma anlaşmasının bulunduğu çeşitli anlaşmalara imza attı. Hocalı soykırımını takip eden bu imza olayı ülkede AHC lideri Ebülfeyz Elçibey ve muhalefet liderlerinin daha radikal adımlar atmasına sebep oldu. AHC liderlerinin talebiyle 5 Martta

    olağanüstü toplanan Milli Mecliste Başkan Elmira Kafarova istifa etti. Ve yerine Ayaz Mutallibovdan farkı olmayan Yakup Memmedov seçildi. Onun ardından 6 Martta muhalefet milletvekillerinin ve parlamento önüne toplanmış halkın baskısı ile Mutallibovun istifa etmesi üzerine devlet başkanlığı yetkileri Meclis Başkanı Yakup Memmedova geçti. Bildiğiniz gibi Yakup Memmedovun da yanlış siyaseti neticesinde Azerbaycan topraklarının yüzde 20 si işgal edildi. Hala dün yaşanan Hocalı soykırımını biz Azerbaycan Türkleri dünya kamuoyunun dikkatine sunmakta çok yetersiz kalmışız. Ermeniler 90 yıla aşkın bir süre geçmesine rağmen, savaş sırasında Tehcir edilen İngiliz ve Fransız ordularının emrinde Türkiyeye karşı savaşan Ermenilerin soykırıma tabi tutulduklarını utanmadan dünya kamuoyuna yansıtmaya devam ediyorlar.


    kaynak..
    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Hocalı Soykırımı Dünyaya Nasıl Anlatılır?

          Kategori: Ermeni Sorunu

          Konuyu Baslatan: AyMaRaLCaN

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1017

    Sinemde yanar dağlar bahçeler bağlar yetim
    Sensizken canım ağlar bensizken memleketim
    Özüme bir kez dokun gör nasıl birisiyim
    Aşka aşıkken bile memleket delisiyim

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş