Epilepsi ve psikozlar
Epileptiklerde karşılaşılabilen psikozlar değişik görünümlerde ortaya çıkabilirler. Geçici sınırlı epizodlar halinde görülebildiği gibi bazen yıllarca süren kronik hastalıklar şeklinde karşımıza çıkabilirler. Bunların bazıları nöbetlerden hemen sonra, nöbetlerle ilişkili olarak veya beyindeki elektiriksel aktivitelerdeki değişmelerle ilişkili olarak yada nöbetlerden bağımsız olarak ortaya çıkabilirler. Klinik olarak bazıları affektif veya şizofireniform semptomlar gösterirken bazılarında mental durumdaki organik özellikler belirgindir.
Epileptik psikozlara yaklaşım büyük oranda teoriktir. Serebral disfonksiyonlarla mental bozukluklar arasındaki ilişkileri araştırmaya yönelik çalışmalar ve yayınlar yetersizdir. Organik psikozlar epilepsilerde görülen serebral disritmilerle düzenli ve kesin bir ilişki gösterirler. Gerçekten benzer epizodlar serebral fonksiyon bozukluğunun göstergesi olabilirler. Bu epizodlar geçici fenomenler olabileceği gibi birkaç dakikadan birkaç güne kadar uzayabilir. Bunların çoğu iktal otomatizmler, petit-mal statusları veya postiktal konfüzyon halleridir. Organik psikozlar basit olarak konfüzyon ve bilinç bozukluklarının olup olmamasına göre ve affektif veya şizofreniform semptomların varlığına göre sınıflandırılabilirler. Organik psikozlarda sıklıkla belirgin konfüzyon ile görme ve işitme hallüsinasyonları, paranoid delüsyonlar, depresyon bazen de sutupor görülebilir. Bu semptomlar daha ziyade TLE hastalarda görülür. Pond (1957) grandmal nöbetlerden sonra ortaya çıkan ilk ba kışta şizofreniye benzeyen tablolar tanımladı. Bunlarda paranoid ve hallüsanutuar semptomlar mevcuttu.