Kerbela çölünü, kapladı duman
Bu zulmü yapanda olur mu? İman
İçimi bir hüzün kaplıyor aman
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela çölünde esiyor rüzğar
Fırat Nehri’ ninde soğuk suyu var
Her zaman içimi sıkıntı kaplar
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela denince durmaz göz yaşım
Bir ağrı geliyor, çatlıyor başım
Üzüntüden ölüyorum kardeşim
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela da görüyorum atları
Zeynep elin kesmiş, zincir katları
Yediğimden almıyorum tatları
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela görünür bana her, Kan’da
Hüseyin adını duyduğum anda
Orada olmayı istiyor, can’da
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela’ nın matemini tutmaya
Onlar gibi o kumlara yatmaya
Kalbim başlar heyecanla atmaya
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela da kefen olan hasırı
Hep kendimde arıyorum kusuru
Duyduğum sözlerin, olur tesiri
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela’ nın çok mu olur? Ayazı
Önceden mi yazılmıştır? Bu yazı
Kendime de haram ettim, beyazı
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela da gece olur karanlık
Dalgınlığa gelse bile, bir anlık
Yapmıyorum kimse ile yarenlik
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela’ da yanan çadırlar gördüm
Anlamak içinde, Zeynep’e sordum
Ne olur sormayın artıyor derdim
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela da yollar geçit vermiyor
Zulüm yapan muradına ermiyor
Acaba gözyaşım niye durmuyor?
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
-------
Kerbela’ nın destanını yazanlar
Hüseyin’in mezarını kazanlar
Derdimizi ancak, Ağamız anlar
Muharrem Ayı’na girdiğim zaman
Mehmet DEMİRER