Ölüm hayatın sona erdiği bir bitiş noktası aynı zamanda başka bir hayatın oluşmasındaki başlangıç noktasıdır ...
Sizce? ...
başlangıçtır
inanca göre değişir
düşünmek bile istemiyorum
sondur
Ölüm hayatın sona erdiği bir bitiş noktası aynı zamanda başka bir hayatın oluşmasındaki başlangıç noktasıdır ... Sizce? ...
Bu konu 3510 kez görüntülendi 14 yorum aldı ...
Ölüm hayatın sona erdiği bir bitiş noktası aynı zamanda başka bir hayatın oluşmasındaki başlangıç noktasıdır ...
Sizce? ...
Ölüm dünyadaki tüm inançların ortak bir yanıdır. Dünyada tüm dinlerde; İslamiyet, Hristiyanlık, Musevilik, Budizm, Taoizm, Konfüçyüslük ve Brahmanizm'de ayrıca Mısır dini, Helen dini ve tüm eski dinlerde birbirinden farklı şekillerdede olsa ölümden sonra kesin bir ahiret inancı vardır. Budizm'de istisna olarak ölümden sonra başka bir bedende tekrar doğum inancı vardır. Ama sonuçta Budizm de dahil her dinde ölümden sonra yeni bir başlangıç olacağı kesin bir şekilde belirtilmiştir.
Sadece ateizm ölümün bir son olduğu görüşündedir. Ancak ateizm bir din sayılamayacağından ölüm bir sondur görüşüde dini bir görüş olamaz.
Kısaca özetlersek Ölüm sadece bir başlangıçtır. Allah'ın ve onun resulünün çizdiği yolda gidenler için iyi bir başlangıç diğer insanlar içinse kötü bir başlangıçtır..
Ölüm güzel şey,budur perde ardından haber...
Hiç güzel olmasaydı ölürmüydü peygamber?...
Öleceğiz müjdeler olsun,müjdeler olsun !
Ölümüde öldüren Rabbe secdeler olsun!
Kapı kapı, yolun son kapısı ölümse;
Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse!
O demdeki,perdeler kalkar,perdeler iner,
Azraile hoşgeldin,diyebilmekte hüner...
O dem çocuklar gibi sevinçten zıplar mısın?
Toprağın altındaki saklambaçta varmısın?
Ölüm ölene bayram,bayrama sevinmek var;
Oh ne güzel,bayramda tahta ata binmek var.!...
Ufka bakarlar;ölüm uzaktamı uzakta...
Ve tabut bekler,suya inmek için kızakta.....
Sultan olmak dilersen,tacı,sorgucu,unut !
Zafer araban senin,gıcırtılı bir tabut!
Necip Fazıl Kısakürek
müjdeler olsun !
Ölümüde öldüren Rabbe secdeler olsun!
AKLIMA Bİ ÜSTADIN ŞİİRİ GELDİ ÖLÜM DERKEN
Ey Rabbim !
Yaratmak sadece sana mahsus,
Her şey kudret elin de senin.
Ol deyince oluverir dilediğin,
Yarattığın her şey kusursuz senin.
Sen! Hükmedenler hükmedenisin,
Şanın her alem de yüce senin.
Arş senin,Kürs senin,
Övülmeye layık olan yalnız sensin.
Bütün hazineler,ilimler senin,
İsteyeni ilimle yüceltirsin.
Dilediğini zenginlikle imtihan edersin
İlmin ezelden her şeyi kuşatmış senin
Sen! Her yerdesin,her şeydesin,
Tüm Kainat tespihte seni her an.
Ne uyku tutar seni,ne yorgunluk duyarsın,
Zaman ve mekanların üstünde olan sensin.
İnanan da inanmayan da kulun senin,
Hiç kimsenin ibadetine ihtiyacın yok senin.
Her canı bedenine emanet verirsin,
Eninde sonunda dönülecek olan sensin.
Din gününün sahibi sensin,
Her hesabı kolayca görürsün.
Mazlumun ahını yer de bırakmazsın,
Zalimi zulmün de bir çığlıkta boğarsın.
Dört kitabın sahibi sensin,
Levhi Mahfuz'dan verdin hepsini.
Sevgilinin kalbine indirdin Kuran'ı Kerim'i
Müslümana emrindir yaşamak şeriat rejimini.
Senin gazabından sana sığınıyoruz,
Bizi koru, bizi gözet,bizi yalnız bırakma.
Son nefeste iman üzere canımızı kabzet,
Bizleri Mahşer de sevdiklerinle beraber haşret
Şeref Özen
Kapı kapı bu yolun son kapısı ölümse;
Her kapıda ağlayıp son kapıda gülümse!
Yorumlar çok güzel tşkler arkadaşlar Necip Fazıl deyince işte budur derim onun şiirlerinde kendimi bir hoş hissedirim ...
Bir anda uykudan kalktim
çok ilginç bir ışık gördüm ama odanın ışığı kapalıydı
bir baktım saat 3:30 gece facir vakti
birden şaşırıp kaldım baktım ki elimin yarısı duvarın içinde
hemen elimi çıkardım korku içinde oturup elime bakıyordum
tekrar elimi duvara dogru uzattım yine elim duvarın içine giriyordu!!!!!!!!
bir gülümseme sesi duydum
Yüzümü kardeşime dogru çevirdim, yatıyordu
korku içinde yatağımdan kalkıp kardeşimi uyandırmaya gittim
ama cevap vermedi
annemin odasına doğru gittim
babamı uyandırmaya çalıştım
birilerinin bana cevap vermesini istiyorum ama kimse cevap vermiyordu
annemi uyandırmak üzereyken, baktım ki annem uykudan uyandı
uykudan uyandı ama benimle konşmuyordu
bismillahirrahmanirrahim diyordu ve tekrarlıyordu
babamı uyandırdı, kalk kalk bir bakalım çocoklara dedi annem
şimdi zamanımı bırak uyuyayim yarın ola hayr ola dedi babam
ama annemin israrı üzerine babam kalkıverdi şaşkınlık içerisinde beraber odamıza doğru geldiler
başladım bağırmağa, anne, baba ama hiç birisi cevap vermiyordu!!!
annemin elbisesini çekiyor beni dinlemesini istiyordum ama annem beni hissetmiyordu!!!
başladım annemin arkasından yürümeye ta bizim odaya kadar
odamıza girdi ve ışıkları açıverdi
ama benim için fark etmiyordu çünkü benim için her taraf ışıktı
tam o sırada çok ilginç bir şeyle karşılaştım
kendi vücüdumu gördim!!!
evet kendi vücüdumu
oturup kendi kendimi seyredıyordum, iki taneydim
kendi kendime soruyordum kimdir bu acaba? Nasılda bana benziyor!!!
başladım kendi kendimi uyandırmaya, bu kabustan kurtulayım diye
ama uyanamadım
babam dedi ki bak yatıyorlar işte hadi yerimize gidelim
ama annem sakin olamadı ve benim uyuduğum yatağa doğru gelerek
beni uyandırmaya başladı kalk muhammed kalk bana cevap ver
ama cevap veremiyordu!!!
bir kaç defa uğraştı ama yok. Birden baktım ki babamın gözlerinden yaşlar dökülüyor
o babam ki şimdiye kadar onun göz yaşlarını görememiştim
bağırışmalar başladı oracık yerden .. kardeşim uyandı ve sordu ne oldu?
annem ona bağırarak, abin muhammed olmüş çok acıklı bir şekilde ağlıyordu
bağırmalar fazlalaştı
anneme giderek, anne ağlama ben burdayım bak bana!!
ama kimse bana cevap vermiyordu, neden?
oturup bağırmaya başladım, burdayım bakın işte
ama kimse cevap vermiyordu
başladım bağırmaya ya rabbi, ya rabbi ne olur beni bu rüyadan ve olduğum durumdan kurtar
uzaktan bir ses duydum ve geldikçede yükseliyordu
bu ses allah’u taalenin bir ayeti idi
((andolsun sen bundan gaflette idin, derhal biz senin perdeni kaldırdık. Bugün artık gözün keskindir))
birden iki kişi beni tuttular, ama insan değillerdi
çok korktum !!
başladim bağırmaya, bırakın beni, siz kimsiniz? Ne istiyorsunuz?
kabire kadar senin gardiyanlarınız dediler
ben ölmedim, daha yaşıyorum dedim
neden beni kabire götürüyorsunuz? bırakın beni!! Ben hissediyorum, konuşuyorum ve görüyorum, ben ölmedim
bana gülümseyerek cevap verdiler
dediler ki, ey insanlar sizzler çok ilginç yaratıksınız, sanıyorsunuz ki ölüm hayatın sonudur ama bilmiyorsunuz ki asıl olan sizin yaşadığınız hayat bir rüyadan ibaret olup öldüğünüz zaman uyanıyorsunuz.
beni kabire doğru çekiyorlardı hala
yoldayken baktım ki benim gibi insanlar ve yanlarında da aynı o iki yaratıktan var, kimi ağlayor kimi gülüyor ve kimi ise bağırıyordu
onlara sordum neden böyle yapıyorlar?
dediler ki, bu insanlar şaşkınlık içerisindeler, nereye gittiklerini biliyorlar, kimisi dalalettedir.. korku içinde sözlerini keserek sordum:
ateşe gidiyorlar mi yani?
evet dediler '
konuşmalarına devam ederek, o gülenler ise cennete gidiyorlar
hemen sordum onlara, peki ben nereye gidecem??
dediler ki, sen bazen iyi gidiyordun, bazende kötü
bazen tövbe edip ertesi gün günah işliyordun ve izlediğin yol tam olarak belli değildi
ve hep öyle yitik kalacaksın
sözlerini korku içerisinde keserek sordum:
yani ben ateşemi gidiyorum yoksa?
Onlarda, Allahın rahmeti geniştir ve yolculukta uzundur dediler
yüzümü çevirdim korku içerisinde baktım ailem, babam, amcam, kardeşlerim ve akrabalarım hepsi
Bir sandık içinde beni taşıyorlardı
Onlara koiarak gittim ve onlara dedim ki benim için dua edin lütfen
Ama kimse bana cevap vermiyordu
kimi ağlıyordu kimi ise hüzünlüydü
Kardeşime giderek, dikkatli ol dünyanın fitnesi seni kandırmasın
Beni duymasını çok isterdim
O iki melek beni kabirdeki cesedimin üzerine bağladılar
baktım ki babam toprak atıyor üzerime
Kardeşlerim topak atıyor
Ordaki insanlar hepsi üzerime toprak atıyordu
dedim ki, ahh keşke onların yerinde olsaydım Allaha tevbe etseydim
dün sabah namazımı kılsaydım
Keşke her gün rabbime dua etseydim
Keşke her gün tevbemi yenileseydim
Keşke kötülüklerden uzak dursaydım
Başladım bağırmaya, ey insanlar dikkatli olun dünya hayatı sizleri kandırmasın
en azından birisinin beni duymasını çok isterdim
Peki sen beni duyuyormusun ???
(yükte hafif,pahada ağır bir söz-hadis-)
sübhanallahi ve bihamdihi.. sübhanallahul azim
Çok etkileyici bir metin teşekkürler. Herşeyden önce çalışmak gelir tabiki dünya hayatı ahiret hayatına göre çok daha kısa olabilir ama amaçsız veya bir rüya asla değildir.
Ebu Hureyr'e (ra) rivayete göre Resulullah (sav) şöyle buyurdu: insan öldüğü zaman, bütün amellerinin sevabı ondan kesilir, (amel defteri kapanır) sadece üç şey müstesna, (Onun sevabı öldükten sonra da devam eder).
1- Sadaka-i cariye yani hayır devam eden iyilikler.
2- istifade edilen ilim.
3- Kendisine dua eden salih, hayırlı evlat.
Peygamberimizinde dediği gibi, her insan ölecek diye sadece ahiret için değil dünya hayatı içinde çalışmalıdır. Allah(c.c)'ın yarattığı hiç bir şey amaçsız değildir.
ölüm kimi insana göre bir son kimi insana göre bir başlangıçtır yani inanca göre deyişir göreceli olduğu için kesin bir yanıt vermek mümkün deyildir.
Yanlız ölülmü hergün hatırlamakta da fayda vardır çünkü insan güne ölümü hatırlayarak başlarsa o gün hayırlı işler yapar çünkü ölümün onada geleceğini bildiği için kötü birşey yapmaktan uzak durur ve hayırlı işler yapmaya uğraşır. Biraz uızattım kusuruma bakmayın
selametle...
öLüM aSLıNDa qéRÇéK YaŞaMDıR ŞuaNDa YaŞaDıĞıMıZı ßiLiYoz aMa ŞuaNDa SaDéCé RüYaDaYıZ ßiqüN HéPiMiZ uYaNaCaZ ßu RüYaDaN Vé iŞTé qéRÇéK YaŞaM ßaŞLıYaCaK...
↨┌──▂▃▅▇═══► MuTSuZ® ◄═══▇▅▃▂ ──┐↨
█▄▄▬▬▬▬DaMaR▬▬▬▬▬DaMaR▬▬▬▬▄▄█