İÇ İSYANLAR Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Devleti'nin durumu Kanûnî Sultan Süleymanhttp://www.tatliaskim.com/images/smilies/virgul.gif padişahlığının ilk yıllarında bazı iç isyanlarla uğraştı. Mısır'ın fethinden sonra Yavuz Sultan Selim'in Şam Valisi olarak atadığı Canbirdi Gazeli'nin çıkardığı isyan bunlardan ilkidir. Amacı Memlük devletini yeniden kurmak olan Canbirdi Gazelihttp://www.tatliaskim.com/images/smilies/virgul.gif 1521 yılının Ocak ayında Dulkadiroğulları'ndan

Bu konu 4688 kez görüntülendi 8 yorum aldı ...
Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Devleti'nin durumu 4688 Reviews

    Konuyu değerlendir: Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Devleti'nin durumu

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 4688 kez incelendi.

  1. #1
    ŞiMaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.12.2009
    Mesajlar
    21.656
    Konular
    10831
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @ŞiMaL

    Yeni Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Devleti'nin durumu


    İÇ İSYANLAR

    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    Kanûnî Sultan Süleyman padişahlığının ilk yıllarında bazı iç isyanlarla uğraştı. Mısır'ın fethinden sonra Yavuz Sultan Selim'in Şam Valisi olarak atadığı Canbirdi Gazeli'nin çıkardığı isyan bunlardan ilkidir.

    Amacı Memlük devletini yeniden kurmak olan Canbirdi Gazeli 1521 yılının Ocak ayında Dulkadiroğulları'ndan Şehsuvaroğlu Ali Bey komutasındaki Osmanlı kuvvetleri tarafından bozguna uğratılarak yakalandı ve idam edildi.

    Kanûnî Sultan Süleyman sonraki yıllarda yine Mısır'da sadrazamlık hakkının kendisinde olması gerektiğini savunan Ahmet Paşa Anadolu'da Safevilerin desteğiyle ortaya çıkan Kalender Çelebi ve vergi sistemini bahane ederek ayaklanan Baba Zünnun (1527) isyanlarıyla uğraştı. Çıkan tüm bu isyanlar Osmanlı kuvvetleri tarafından başarıyla bastırıldı.
    MACARİSTAN SEFERİ
    Kanûnî Sultan Süleyman bunun üzerine Almanya seferine çıktı. Budin'i geri alıp Estergon'a kadar ilerleyen Osmanlı kuvvetleri Avusturya ve Almanya içlerine akınlar düzenledi. Yedi ay süren Almanya seferi sırasında Avusturya'da bir çok kasaba şehir ve kale fethedildi.

    Avusturya yapılan bu savaşlar sonunda harap ve bitkin bir hale geldi. Bunun üzerine Ferdinand barış istedi. İmzalanan İstanbul Antlaşması ile Ferdinand ve Şarlken'in hem Macaristan hem de tüm Avrupa'yı ele geçirme çabaları sonuçsuz kaldı (22 Temmuz 1533).

    Ferdinand'ın Macaristan üzerinde ki emellerinden vazgeçmeye niyeti yoktu. Jan Zapolya ölmüş yerine oğlu Sigismund geçmişti. Bundan istifade eden Ferdinand Budin'i kuşattı. Bunun üzerine 1540 yılında Kanûnî tekrardan Macaristan seferine çıktı ve çok güçlü bir orduyla birlikte Budin'e girdi. Sigismund'u Erdel Beyliği'ne atadı ve Macaristan'ı Osmanlı Devleti'ne bağlı Budin eyaleti haline getirdi. Süleyman Paşa bu bölgenin beylerbeyliğine atandı.

    Avusturya'nın elinde sadece kuzey Macaristan kaldı. Kanûnî döneminin önemli siyasi olaylarından olan Osmanlı-Macaristan Almanya Avusturya ilişkileri Kanûnî'nin ölümüne kadar devam etti.


    MALTA SEFERİ
    Rodos'un fethinden sonra Malta'ya yerleştirilen Sen Jan şövalyeleri Osmanlı için bir tehlike oluşturuyordu.

    Trablus ve Cezayirin güvenliği için Malta'nın alınması gerekiyordu. Yapılan kuşatma sırasında Turgut Reis şehit oldu. Malta alınamadı (1565).












    HİNT SEFERİ
    Coğrafi keşiflerden sonra sömürge arayışları başlamış Portekiz ve İspanya pek çok sömürge elde etmişlerdi. Portekizliler Kızıldeniz ve Hint ticaret yollarına hakim olmaya çalışıyorlardı.

    Ümit Burnu'nun bulunması Osmanlıların baharat ticaretine de büyük darbe vurmuştu. Kanûnî Sultan Süleyman döneminde bu sebeplerden ötürü dört kez Hint deniz seferi düzenlendi ancak Osmanlı donanmasının okyanus şartlarına uygun olmaması yüzünden bu seferlerden hiçbirisinde tam başarı sağlanamadı.

    1551 yılında düzenlenen İkinci Hint Seferinde Osmanlı donanmasının başında Piri Reis vardı. Türk denizcilik tarihinde önemli bir yere sahip olan Piri Reis bu sefer sırasında Maskat'ı almış ve Portekiz donanmasını büyük bir bozguna uğratmıştı. Ancak Portekizlilerin Basra Körfezi'ni kapatacaklarını düşünerek donanmayı Basra'da bırakıp ganimetlerle geri döndüğü için Piri Reis Mısır'da idam edilmiştir.

    Ancak yine de Yemen Eritre Sudan sahilleri ve Habeşistan'ın bazı kısımları Osmanlı topraklarına katıldı. Arap yarımadası tamamen Osmanlı denetimine girdi. Kızıldeniz yabancı güçlere kapatılarak Osmanlı egemenliği sağlandı.

    BELGRAD'IN FETHİ
    Kanûnî Sultan Süleyman tahta çıktığında Avrupa'nın en güçlü devleti Roma-Germen İmparatorluğu (Almanya) idi. Almanya İmparatoru Şarlken Macaristan'a hakim olmak için Macar kralı ile yakın akrabalık ilişkileri kurmuştu. Macar Kralı İkinci Lui Şarlken'e güvenerek vergilerini ödemiyor kendisine gönderilen Osmanlı elçilerini öldürtüyordu.

    Fatih Sultan Mehmed Avrupa'da düzenlediği seferlerde Sırbistan'ı almıştı. Ancak stratejik bir öneme sahip Macaristan alınamamıştı. Kanûnî Sultan Süleyman Macaristan'ı almak üzere harekete geçti. Belgrad karadan ve Tuna ırmağındaki Osmanlı donanması tarafından kuşatıldı. Şehir gayet iyi savunulmasına rağmen teslim olmak zorunda kaldı (29 Ağustos 1521). Belgrad Muhafızlığına Balı Paşa getirildi. Bu sefer sonunda İstanbul'a gönderilen bazı Belgradlılar kurulan Belgrad köyüne yerleştirildi.

    Belgrad'ın fethi Kanûnî Sultan Süleyman'ın ilk fethidir.

    Belgrad bundan sonraki yıllarda Osmanlı Devleti'nin Avrupa'ya açılan en büyük kapısı oldu. Bu sebeple Belgrad'a "Darü'l-cihad" denildi.

    RODOS'UN FETHİ
    Avrupalılar Akdeniz'deki Rodos Kıbrıs Girit Malta gibi adalara hakim olmuşlar açık denizlerde keşifler yapmışlar ve denizlerde güçlerini arttırmışlardı. Kanûnî döneminde denizciliğe önem verildi ve büyük başarılar elde edildi.

    Kanûnî döneminde Rodos adası Sen Jan şövalyelerinin elindeydi. Şövalyeler korsanlık yapıyor Türk donanmasına zarar veriyorlardı. 1522 yılında düzenlenen seferle Rodos fethedildi.

    CEZAYİR'İN KATILIŞI
    Cezayir 1516'da Baba Oruç ve kardeşi Hızır Reis (Barbaros) tarafından İspanyollar'dan alınmıştı. 1518'de Barbaros Cezayir'in hükümdarı olmuştu. Daha önce Yavuz bu iki denizcinin kendisinden yardım istemesi üzerine onlara iki kadırga ve levent vermişti.

    Kanûnî Barbaros Hayreddin Paşa'yı İstanbul'a çağırdı ve Kaptan-ı Deryalığa getirdi(1533). Böylece Cezayir Osmanlı topraklarına katıldı. Barbaros Ege denizinde Venediklilerin elinde bulunan adaları aldı.

    TRABLUSGARP'IN ALINIŞI
    Şarlken Trablusgarb'ı aldıktan sonra buraya Sen Jan Şövalyeler'ini yerleştirmişti. Barbaros'un Preveze Deniz Zaferini kazanması ve Venediklilerin Osmanlılarla barış imzalamaları Şarlken ve Papa'yı kızdırmıştı. Hazırlanan Haçlı donanması Cezayir'e saldırdı ancak Osmanlı donanması karşısında bozguna uğradı (1541).

    Barbaros'un yetiştirdiği Turgut Reis Trablusgarb'ı karadan ve denizden kuşatarak aldı. Ayrıca bu seferle Bingazi de Osmanlı ülkesine katıldı (1551).



    CERBE SAVAŞI
    Turgut Reis'in İspanyollar'ın elinde bulunan Cerbe adasını kuşatması üzerine Andrea Doria komutasındaki bir Haçlı donanması İspanyollara yardıma geldi. Yapılan Cerbe Deniz Savaşında büyük bir zafer kazanıldı. Cerbe Osmanlılara geçti (1559).










    ZİGETVAR KALESİ
    Anadolu'daki iç isyanlarla ve Doğu'da İran Devleti ile uğraşan Kanûnî Sultan Süleyman 1566'da son seferine yine Macaristan üzerine çıktı.

    Zigetvar kalesi kuşatıldı ancak kuşatma devam ederken Kanûnî Sultan Süleyman vefat etti. Osmanlı Devleti'ni zaferden zafere taşıyan Kanûnî Sultan Süleyman'ın ölüm haberine rağmen kale fethedildi (7 Eylül 1566).

    PREVEZE DENİZ ZAFERİ
    Osmanlıların Akdeniz'de kuvvetlenmeleri ve tüm Ege denizine hakim olmaları Avrupa'yı telaşlandırmıştı. Ayrıca devam eden Avusturya ve Macaristan seferleri büyük bir Haçlı donanması hazırlanmasına neden oldu. Andrea Doria komutasındaki Haçlı donanmasında Venedik ve Cenevizliler'den b
    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
    a Malta Portekiz ve İspanya'ya ait gemiler de bulunuyordu.

    Haçlı donanması 602 Osmanlı donanması ise sadece 122 parçaydı. Preveze körfezinde 27 Eylül 1538'de yapılan savaşta Barbaros Hayreddin komutasındaki Osmanlı donanması büyük bir zafer elde etti.

    Tarihe Preveze Deniz Zaferi olarak geçen bu savaş sonunda Akdeniz bir Türk Gölü haline geldi.

    KAPİTÜLASYONLAR
    İlk defa 1352 yılında Cenevizlilere verilen Kapitülasyonlar darülharb kabul edilen yabancı ülke tüccarına Osmanlı topraklarında ticaret yapma hakkı veriyordu. Ancak Osmanlı Devleti ticaret imtiyazlarını siyasi ve diplomatik menfaatleri çerçevesinde kullanarak ittifak yapacağı devletlere vermişti.

    1535 yılında Fransa ile dostluk havası içerisinde iken Fransızların hazırladığı Kapitülasyon taslağı Osmanlı padişahınca tasdik edilmemişti. Bu taslağa göre eşit şartlar ve mütekabiliyet esası getiriliyordu. Halbuki Osmanlı Devleti padişahın tek taraflı yemini "Ahdi" ile verildiğinden Ahidname diye adlandırılmıştı ve her padişah değiştiğinde yenilenmesi gerekiyordu.

    İlk Fransız Kapitülasyonu Kıbrıs seferi öncesinde 1569 yılında verildi. Katolik dünyasına ve Papa ambargosuna karşı ittifak sağlamak için Protestan olan İngiltere'ye 1580'de Hollanda'ya 1612'de Kapitülasyonlar verildi.

    Kapitülasyonlarda ticaret yapma hakkının yanı sıra tüccarın hakları gümrük vergileri mahkeme usülleri yol izinleri emniyetlerine dair hususlar detaylı olarak belirtildi.

    Osmanlı devleti zayıfladıkça Kapitülasyon verilen devletlerde giderek çoğaldı ve bunu bir baskı aracı haline getirdiler.

    Birinci Dünya Savaşı'nın ilanı ile birlikte 1914 yılında tüm protestolara rağmen Kapitülasyonlar tek taraflı olarak kaldırılmıştır.

    MİMARİ ESERLER
    Kanûnî Sultan Süleyman 46 yıl saltanatta kaldı. Babası Yavuz Sultan Selim'den 6.557.000 km kare olarak devraldığı Osmanlı topraklarını 14.893.000 km kareye çıkardı. Kanûnî Sultan Süleyman döneminde imar faaliyetleri devam etti ve ilk iş olarak babası Yavuz Sultan Selim tarafından temelleri atılan İstanbul Sultan Selim Camii'ni tamamladı.

    Bunun dışında yaptırdığı eserlerden bazıları şunlardır;
    Gebze'de Çoban Mustafa Paşa Camii ve Külliyesi
    Afyon Sincanlı Sinan Paşa Camii
    Bozöyük Kasım Paşa Camii.











    VİYANA KUŞATMASI
    Macaristan'ın Türkler tarafından fethi Avusturya ile Türkleri karşı karşıya getirdi. Mohaç Savaşı'ndan sonra Macaristan bir tampon bölge haline gelmişti. Avusturya Arşidükü Ferdinand Macaristan'ın Osmanlı hakimiyetine girmesini istemiyordu. Ferdinand Şarlken'in de desteğiyle Jan Zapolya'yı tanımadı ve Budin'e girdi. Karşı sefere çıkan Kanûnî Sultan Süleyman Budin'i geri aldı. Savaşmayı göze alamayan Ferdinand ve Şarlken Avusturya'nın b
    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
    enti Viyana'ya kaçtılar ve Viyana kuşatıldı (26 Eylül 1529).

    Kış mevsimi yaklaştığı için 16 Ekim günü kuşatma kaldırıldı. Osmanlı Devleti Viyana kuşatmasından bir sonuç elde edememesine rağmen Macaristan'daki durumunu güçlendirmiş ve Avrupa'nın karşı saldırı yapmasını engellemiştir.

    Macaristan üzerindeki emellerinden vazgeçmeyen Ferdinand Kanûnî'ye bir elçi göndererek Macaristan'ın kendisine verilmesini istedi. Buna karşılık vergi vermeyi kabul ediyordu. Bu talebi karşısında olumsuz cevap alan Ferdinand Budin'i kuşattı.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Devleti'nin durumu

          Kategori: Türk Tarihi

          Konuyu Baslatan: ŞiMaL

          Cevaplar: 8

          Görüntüleme: 4688


  2. #2
    Vuslata Hasret - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    12.10.2009
    Mesajlar
    8.961
    Konular
    4260
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    755
    @Vuslata Hasret

    Standart


    Kanunî nin Hürrem Sultan' a aşkını anlatan Hürrem Sultana yazılmış çok güzel şiirler, dizeler...

    HÜRREM SULTAN

    Bu gördüğüm, sanki düştü
    Sayılı gün, çabuk geçti
    Yüreğime, hasret düştü
    Kızım yurda, uçtu gitti.

    Kısa rüzgar, gibi esen
    Gitmiyorum, kaldım desen
    Demeyince, umut kesen
    Dinlemedi, kaçtı gitti

    Analar mı , sever fazla?
    Büyütürsün, binbir nazla
    Seversin hep, bitmez hazla
    Bir kuş gibi, göçtü gitti.

    Ellerimde, kaldı ısın
    Şiir gibi, akıcısın
    Güneş kadar, yakıcısın
    Işığını, saçtı gitti.

    Ocağıma, savrulmuş eş
    Yıllar mıdır böyle kalleş?
    Ciğerimde, yanar ateş
    Yine yara, açtı gitti.

    Hürrem Sultan, gönül açar
    Sıkılınca, forumdas.nethemen kaçar
    Annesi de, kalır naçar
    Yolunu da, seçti gitti.



    DOST YÜREKTEN

    Hasret sardı yüreğimi
    Özlüyorum ver elini
    Şimdi ellerin gelini
    Sen biricik kız evladım

    Önceleri anlamadım
    Şimdi yanlız kalakaldım
    Sensin benim saltanatım
    Sen biricik kız evladım

    Her gün yüreğimde varsın
    Sen dertlerime dermansın
    Sen annene bir sultansın
    Sen biricik kız evladım

    Dileğim mutlu olursun
    O mutluluğu bulursun
    Sen mutlu ol annen duysun
    Sen biricik kız evladım
    İsmail hakkı bağdat.
    Banada ilham oldu bu dizeler döküldü...


    Yeterki canı sağ olsun,
    Seven anası varolsun,
    Bırak dilediği olsun,
    Sılasına kaçıp gitsin.
    AHMET ACAR



    ÇİRKİN/İ SEVMEZ/Mİ SANDIN..?

    İçimi yakar dışıma vuran yıldızların şavkı
    Ahraz düşünceler sarar dokularımı
    Ben yabancı dünya yabancı
    Mısralarımın arasında kelimeler şaşkın
    Siyah düşer hep bahtıma

    Hani sen çirkindin
    Hani küskün idin güz/e
    Eyy Cemal/ine yandığım
    Nasıl tutuşturdun sineyi
    Ben bilemedim
    Bilemedim çehrenin dört mevsime denk düştüğünü

    Vakit yorgun hazan solgun
    Güz son demleri yudumlamakta
    Bilsen ne forumdas.netfırtınalar kopuyor
    Ruh deprem yaşatıyor
    Aynalar utangaç aynalar siyaha büründü
    Aynalar küskün sessizlikte

    Ellerin ahh ellerin
    Kokun tenime denk
    Ilık nefesinin salıncağından savruluşum
    Sıcaklığın dem dem yayılırken bedenime

    Menekşeler mor/a çalmış
    Kelimelerdeki oyunlara gelme
    Parça parça sine
    Volkan ocağında esir
    Sıla meçhul çöllerde

    Delisin sen gönül
    Güzel ararken /çirkine kandın
    Ben har/dım sende yandım
    Yoksa sen
    Çirkini sevmez/mi sandın
    HÜRREM SULTAN (SULTAN HÜRREM)



    HAR/DA SEN BUZ/DA

    Sırlarla dolu sessiz bir kuyu..
    Dibi olmayan yalnızlıklarımla
    Hikayesi olmayan boş ahraz gölge
    Kayboluyorum güneşsiz kışın koynunda.
    Sana gelmek isteyen adımlarıma çelme takıyorum...
    Susturuyorum kendimi

    Kanat takıyorum göğe
    Senin olmak için can veresim
    Bir an olsun kaldır bakışlarını
    Bir an forumdas.net çarpsın sevmeler benliğimde
    Fakir bir kuşum eşiğinde
    İster yar de ister köle
    İstersen esir olsun bu cariye
    Yeminim var
    Senden başka adam girmeyecek düşüme

    Köpürdü sular
    Canhıraş ne varsa silip süpürmekte
    Savrulan gömleğinin düğmeleri açıldı
    Beyaz bir sine
    Çöktü içime
    Sarhoş naraları atan
    Biri var ben/den öte
    Sana yakın yakınlığınca yakmakta


    Eyy hayatıma anlam katan yar
    Ruhumun sarmaşıklarına verdiğin anlam da kokular
    Tek renk hepsi
    Ha kızıl ha al
    Kuytu karanlıklarda
    Sıkıştırıyor tek kalmış nefesi
    Yusuf musun göz göre göre yakılmışlığım

    Tut ellerimi Yusuf"um
    Sev saçlarımı hazan sarısı yapraklarda
    Perçemler aralansın gizli salıncakta
    Ben sendeyim her rüzgar salladığında

    Ah yar
    Seviyorum seni sevmeyi
    Zararda bu can
    Tutulmuşum sol çevriğine
    Görmüyor gözlerim
    Dilim lâl
    Boğazımda kement sıktıkça sıkmakta
    Teneşir soğukluğu üfledi boynuma
    Har/da sen buz/da

    Gel ıslak bir şarkı çalsın keman
    Tambur damarlarımı tuş etsin
    Tabirin rüyaları bize gülsün
    Bilinsin seni forumdas.net seven artık yaşamıyor
    Ölü bir gölgeden ibaret
    Yürüyor da izi belli olmayan

    Kaldıramıyorum yokluğunu
    Sensizliğe giden benin ardından yürüyorum
    Düştükçe kanayan dizlerime tutunuyorum
    Körebe misali
    Saçıma düşen kırlar gizliyor beni
    Öldürüyor
    Avuçlarım sıkmış kendini
    Sensizliğe dokunmamak için
    Kesiyor biçare et/i...

    Uyuştu beden muamma



    SOL YANIM HİCAZ KALDI

    İki kadehti doldurduğum
    Biri sen, biri bendeki sen
    Sana çıktı yollar, zamanlar
    Uyuşmuş beynin edepsizliğinde kan
    Sıvamış kolları
    Durmadan sıkıyor
    Elleriyle çıkmış canı


    Sevdanın eteğini çektim
    İnadına yükleniyorum duygusuzluğuna
    Bir elbise giydirdim
    Belinde forumdas.net bakirelik üç kez dolanık saflığıyla
    Sen ışığımı nefesinle söndürürken
    Ben sönmüş mum titrekliğinde kokuna tutsağım


    Çocuktun sen baharda açmaya korkmuş gonca
    Köpüğü ala bora olmuş dalgaların miğferi
    Soluklarımın süzgeçlerine yüklediğim artılarımı çıkarıyorum

    II

    Ey rüzgar !
    Sende kalan yanımı ayrıcalıklarınla sar
    Deniz taşmış
    Işık yılı arşınlamış
    Delilik zan altında
    Toprak koynumda üşümüş
    Bedeli yüklende yüklen
    Bu sana en hafifinden irtica
    Papatya falı açtım
    Seviyor sevmiyor
    Hep se/si sevilir, mi derken nota derinleşir
    Tırnak batırmışçasına la demler ,fa ağlar
    Sol tüm akortsuzluğuyla hicazı söyler


    Geldiği zaman aralar kapısını
    Beş vakte iki vuslat sığdırır
    Belki ışır
    Mücerret vurur aya nisbet ağırlığınca
    Sana muktedir sözlerim


    Sen hiç bilmediğim iki heceli sevgilim
    Hayatın şoklarına sövüyorum
    Ömrümün en kızılını tükürüyorum beyaz zarfa
    Damgaladığım kirletilmiş adını
    Arkamı dönüp forumdas.net duygusuzca düşürdüğüm kuyulara itiyorum
    İndir yüreğinin arsız perdelerini
    Hayasızlığın önümde kopçalarını açsın
    Şeytanı çıkar aradan
    O ıslak bakışların bir kez daha düşümde yansın
    Teranesine forumdas.net tutulduğum gecenin efkarı boynumu yakmakta
    Savunmasızlığım aldanışa geçti
    Sana özlemlerim dört elif miktarı nüksetti
    Haydi !
    Savrulmuşluğumu farket
    Tutsaklığıma vur mührün
    Ahh imrenilesi sevdalara gebe kadın
    Tohumun toprak duvarlara yapışmış balçık

    III

    Cebelleşiyorum
    Ne hayatla
    Ne de taşa yapışmış yosunla
    Sadece aklımla emekliyorum tekrarlara
    Sadece senin dizine
    Soluğuna imkansız bakışına
    Müptelası olduğum duvarlarına çözülüyorum


    Gidiyorsun
    Aklımı tren raylarına bıraktım
    Darmadağın beynim bin parça
    Soluk almaktan nefes kesildi
    Yaptığım tüm paslı kurşunlarımı döktüm kendime
    Yasaktın bana!
    Sen yasak halinle elma
    Ben sana forumdas.net müptelası loş ışıklı boş oda
    Haydi çıkar aklımın hücrelerini
    Masumiyetin bakireliğine o gün ayna tutsun şafak


    Kızıla boyanmış mor bir buse
    İflahın eşiğine uzansın
    İncecik beden
    Zehirli çiçek
    Kül grisi tozunda hafif meşrep
    Dumanı tüten bir ocakta yansın
    İlk sahnesi sen
    İkincisi beden
    Üçüncüsü ölüm olsun

    Hiç bilmeyeceksin ,senin içinden akarkenki halimi
    Ve hiç bilmeyeceksin
    Her satırı senin için karaladığımı
    Sen her zaman beynimin kasığından inen yetim olarak kalacaksın



    HABERİN VAR MI?

    Güneş gibi doğdun hayallerime
    Bir şarkı oldun bak şu gönlüme
    Sevdan ile ney/i meylettim yine
    Adamım !
    Ben sana tutuldum haberin var mı?

    İğde çiçekleri başımda açtı
    Sevdamın baharı gönlümde yaz/dı
    Kalp gözü seni bildi de yandı
    Adamım !
    Ben sana vuruldum haberin var mı?

    Damla damla akar sızım durulmaz
    Rüzgar olsam dumanın savrulmaz
    Bir kere olsun yakınıma sokulmaz
    Adamım !
    Ben sana yandım haberin var mı?

    Yaseminler kokar ayak teninde
    Saçların buklesi eser gönülde
    Ne isim ne cisim gerek sevgiye
    Adamım!
    Ben sana tutuştum haberin var mı?

    Bir uzansan kucağıma, saçın severim
    Saçın değil gülüm seni severim
    Sende sevmelere aklım veririm
    Adamım!
    Ben sana hapsoldum haberin var mı?

    Bir ağaç gölgesi kirpiklerinde
    Bir sevda neşesi gözlerinde
    Yaşamımın gayesi yüreğinde
    Adamım !
    Ben sana mahkumum haberin var mı?

    Gözlerim siyah telaşlara savruldu
    Yanağın pembe idi allara vurdu
    Hayalin dolandı önümde durdu
    Adamım !
    Ben sana köleyim haberin var mı?

    Kollarımı bıraksam omuzlarına
    Yaslasam başımı avuçlarına
    Bir acı çıkmazı yokluğunda
    Adamım !
    Ben sana aşık oldum haberin var mı?



    BİLİR-MİSİN...!

    Ben seni içimde sakladım
    Mahpus ettim zincirlerle
    Feryat etmeyesin
    Başkası duymasın sesini diye
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni Anka Kuşu,nun kanadından
    Hazal denizinin akışından
    Tüm güllerin açışından
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni dağların toprağından
    Sarayların tahtlarından
    Ceylanların bakışından
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni selvi boylu ağacın gölgesinden
    Sarı saçlı kızın gözlerinden
    Yürürken uzayıp giden yoldan
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni hiç durmadan ağlayan yağmurdan
    Her gün doğan seherden
    Işık ışık çiğ düşmelerinden
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni yere düşen yapraktan
    Kışın üşüyen çamlardan
    Baharda açan zambaktan
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni çölde kavrulmuş kumdan
    Gökyüzünde ki dolunaydan
    Yolda kaybolmuş taştan
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni henüz doğmamış candan
    Açılmamış kirpikten
    Söylenmemiş sözlerden
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni gül kurusu renklerden
    Yazın çiğ düşmüş sabahından
    Henüz hiç duymadığım kokundan
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni yudumlayamadığım nefesinden
    Seyretmediğim düşlerimden
    Dokunamadığım yüreğinden
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni akşamın buhranından
    Ateşin kıvılcımlarından
    Sönmeyen aşk masalından
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni tüm bilinmeyen sırlardan
    Açılıpta söylenmiş semadan
    Mahmur ela gözlerden
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni çölde giden kervandan
    Aşk ile yanan sevdandan
    Ayın o ilk halinden
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni kaymış yıldızın kuyruğundan
    Kırılmış aynalardan
    Yakılmış resimlerden
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni sırata giderken ki yoldan
    Yakılmış cehennem odunlarından
    Cennetin tüm tatlarından
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin

    Ben seni cereyana kapılmış tenden
    Acılardan helak olmuş gizden
    Ölmüş bitmiş nefesten
    Kıskanırım bilir,misin
    Bilmelisin
    Ezan Oldum Dinmedim.Bayrak Oldum İnmedim. Şehit Oldum Ölmedim.Adım Müslüman Soyadım Türk Benim

  3. #3
    ŞiMaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.12.2009
    Mesajlar
    21.656
    Konular
    10831
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @ŞiMaL

    Standart

    Abi diyoum hurem sultan çokta çirkinmiş demeki aşk güzele çirkine bakmıyo hı

  4. #4
    Vuslata Hasret - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    12.10.2009
    Mesajlar
    8.961
    Konular
    4260
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    755
    @Vuslata Hasret

    Standart

    gönül severse samanlık seyran olurmuş..

    eline sağlık şimalim.
    Ezan Oldum Dinmedim.Bayrak Oldum İnmedim. Şehit Oldum Ölmedim.Adım Müslüman Soyadım Türk Benim

  5. #5
    ŞiMaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.12.2009
    Mesajlar
    21.656
    Konular
    10831
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @ŞiMaL

    Standart

    Sende abişim emeklerine sağlık

  6. #6
    Vuslata Hasret - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    12.10.2009
    Mesajlar
    8.961
    Konular
    4260
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    755
    @Vuslata Hasret

    Standart

    rica ederim..katkım olsun istedim haddim olmayarak
    Ezan Oldum Dinmedim.Bayrak Oldum İnmedim. Şehit Oldum Ölmedim.Adım Müslüman Soyadım Türk Benim

  7. #7
    ŞiMaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.12.2009
    Mesajlar
    21.656
    Konular
    10831
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @ŞiMaL

    Standart

    on nedemk abi vallahi kuserim konuşmam sakın öyle şeyler söyleme herzaman eklıyebilirsin

  8. #8
    Vuslata Hasret - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    12.10.2009
    Mesajlar
    8.961
    Konular
    4260
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    755
    @Vuslata Hasret

    Standart

    Alıntı ŞimaL Rumuzlu Üyeden Alıntı
    on nedemk abi vallahi kuserim konuşmam sakın öyle şeyler söyleme herzaman eklıyebilirsin
    teşekkür ederim çok iyisin vede anlayışlısın..
    Ezan Oldum Dinmedim.Bayrak Oldum İnmedim. Şehit Oldum Ölmedim.Adım Müslüman Soyadım Türk Benim

  9. #9
    ŞiMaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.12.2009
    Mesajlar
    21.656
    Konular
    10831
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @ŞiMaL

    Standart

    Sende sag vede sğlıklı ol inşallah abim

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş