İşgallerin ardından İstanbul'da yaptığı konuşmalarla halkı işgallere karşı uyandırmaya çalışan, Milli Mücadele'nin en önemli simalarından biridir. Sultanahmet Mitinginde yaptığı konuşmadan sonra tevkif kararı çıkınca, eşi eli birlikte Anadolu'ya geçmiş ve Milli Mücadele'ye katılmıştır. Mustafa Kemal onu Garp Cephesine tayin etmiştir. "Halide Onbaşı" olarak İstiklal Savaşına fiilen katılmıştır. İstanbul Hükümeti tarafından, Mustafa Kemal ile birlikte hakkında ölüm kararı verilen altı kişiden biridir.
[Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
[Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
Milli Mücadele sırasında cephede bizzat görev alan Anadolu kadınlarından bazıları daha sonra T.B.M.M tarafından mükâfatlandırılmıştır. Batı Cephesindeki 12 kadın ve Fatma Çavuş onlardan sadece birkaçıdır. "Garp Cephesi Kumandanlığı" Eskişehir Har-bindeki başarılarından dolayı 12 kadını İstiklal Madalyası ile taltif ve Erzak Kolu Kumandanlığı vazifesini ifâ eden Fatma Onbaşı'nın rütbesini "Çavuş"luğa terfi ettirmiştir. Cephe gerisinde mücadele eden Anadolu'nun her yerindeki kadınlarımız bu topyekûn savaşın isimsiz kahramanlarıdır.
Cepheye erzak ve cephane taşınması, askerlerin giyeceğinin temini, yaralı askerlerin tedavisi gibi geri hizmetlerini kadınlarımız gerçekleştiriyordu. Kastamonu İnebolu'da Milli Kuvvetlere bağlı olarak kurulan askeri teşkilat vasıtasıyla silah, cephane, erzak, giyecek, v.b. şeyler İnebolu İskelesi'nden Çankırı'ya oradan Ankara'ya ve cepheye gönderiliyordu. ''"Kağnı Kollarında 1921kışında Kastamonu şehrinin kapısı sayılan kışla önünde bir kadının cephane yüklü kağnısı üzerine kapanmış halde donmuş olarak askerler tarafından bulunmuştu.
Kağnı arabasındaki kıymetli yükü korumak için üstüne yorganını örten genç kadının bir elinde ügen-dire kollarını açmış halde yorganın üzerine abanarak kaldığı görülmüştür. Askeri birlikte bulunan Rıfat Çavuş öküzleri koşarken, Cemil Çavuş da şehidin üzerindeki karları süpürmüş, bu sırada yorganın altından bir çocuk sesi işitilmişti. Yorganın altından otlara sarılı top gülleleri arasında, çulların içinde kundaklı bir kız çocuğunun donmaktan kurtulduğu görülmüştü