İRFANİ AÇIKLAMA:
Ayet ve rivayetlerden anlaşıldığı üzere, insan dünyadan gideceği zaman dünyevi perde ve hicaplar, mahdudiyetler gözünden gider ve her şeyi gerçekleri ile görür Şöyle buyuruyor: “ Bu gün senden perdeleri kaldırdık ve basiret gözün daha açık oldu ”[27] Bu nispet tabii ölüm ile mecburîcidir “Her nefis ölümü tadacaktır”[28] Ama bazı kimseler var ki, Onlar mecburî ölüm ile öldürülmeden önce kendi havayı nefs ve enaniyetini öldürüyor ve kendini Ali (as)’ın “Öldürülmeden önce ölünüz”[29] sözünün mısdakı yapıyor Yani, kendisini - nefsani heveslerini öldürmek, suretiyle- İhtiyari ölüme terk ediyor Onu mecburi ölüme teslim etmeden önce ve insanı, Allah ile buluşmaya götüren ölüm, hayvaniyetten ölüp, insaniyette dirilmek suretiyledir Böyle bir insan, icmalen ve izni ilahi ile -belki de tafsilen- gayb aleminden haberdar olabilir Emir-ül Müminin Ali (as) buyuruyor: “Eğer dünyevi hicap ve perdeler kalkacak olsa, yakinim fazlalaşmayacak”[30] Yine buyuruyor: “Beni kaybetmeden sorun benden Allah’a and olsun! Eğer fetva makamında otursam, Tevrat ehline Tevrat’ın hükümleri gereğince ve İncil ehline İncil’in hükümlerince ve Zebur ehline onun hükümleri ile ve Kur’an ehline de onun ile fetva veririm Eğer Allah o kitaplara dil verecek olsa, diyecekler ki, Ali (as) doğru söyledi ve sizlere, bizde olduğu şekliyle fetva verdi”[31]
Ali’den başka kimdi ki, halka sorun bana! Diyebilsin
Şüphesiz ilim madeni olmak gerek ve Ali’yi inkar
Şunu da belirtmek yerinde olacak : Gerçi Hz Fatıma-i Zehra (as), nebi ve imam değildi ama vilayet makamında olanlarla aynı makama sahip idi ve onlardan hiç bir farkı yoktu Hz Resul-ü Ekrem (saa) Hz Ali ve HzFatıma (as)’ı küfüv ve birbirine layık eş olarak beyan buyurmuşlardır ve Hz Fatıma (as)’ın gaybı ilimleri bildiğinde de hiç bir şüpheye yer yoktur ve bazen gayb aleminden haberler de veriyordu İnşallah ilerde zikredeceğiz
Gayb alemiyle ilgili konu da bu kadar Ama bu irtibat gerçekleşmiş mi, gerçekleşmemiş mi? Ayrı bir konudur Bunun ispatı için seçilmiş rivayetler, Peygamber ve imamların gaipten haberler verdiğine delalet etmektedirler, on dört fasılda ayrı ayrı zikredilmişlerdir Bu yolla o Büyük şahsiyetlerin imamet ve vilayetleri de sabitleşmiş olacaktır Allah’ım bizden kabul buyur Sensin işiten ve bilen
HZ HÜSEYİN BİN ALİ (AS)’IN GAYBİ HABERLERİ:
64-İMAM HÜSEYİN (AS) MEDİNEYİ NİÇİN TERKETTİ?
Hz Sadık (as) buyuruyor; “İmam Irak’a doğru hareket ettiğinde birisi ona niçin Medine’yi terk ettin? diye sordu, Buyurdular: “Vah sana! Ümeyye oğulları ihtiramımızı kırdılar sabrettim, malımı götürmek istediler sabrettim, şimdi de kanımı akıtmak istediler artık sabretmedim Allah’a and olsun ki, onlar beni öldürecekler Allah da onların üzerine umumi bir zillet ve keskin kılıçları musallat edecek ve onlara öyle kimseleri musallat edecek ki, onları zelil edecekler” Daha sonra Kerbela’da durduklarında buyurdular: “Allah'a yenim ediyorum, bu gün dertlere tutulma günüdür Burası da bizim kanlarımızın döküleceği ve çadırlarımızın yağmalanacağı yerlerdir” Sonra ashabına hitaben buyurdular: “Kalkın bu sudan için, bu sizin son nasibinizdir, gusül edin, abdest alın ve elbiselerinizi yıkayın, onlar kefeniniz olacaklar” Ordugahının etrafında, düşman tek taraftan hamle etsin diye küçücük bir hendek kazarak ateş yaktı Ömer b Sad’ın ordusundan biri gelip ateşi gördüğünde dedi ki: “Ey Hüseyin! Koşarak kendisine geldiğiniz ateşle sizi müjdeliyorum” İmam ellerini duaya kaldırıp arz etti: “İlahi! Ateşin azabını ona dünyada tattır” O’nun atı azgınlaştı, o da ateşe düşüp yandı O anda başka biri gelip, imam ve ashabını çağırarak dedi: Fırat’ın suyunu görmüyor musunuz, nasıl balık gibi dalgalanıyor Yemin olsun ki, ecel şerbetini tatmadan ondan bir damla tadamayacaksınız İmam Hüseyin (as) arz etti: “İlahi! Onu susuzluk içinde öldür” ravi diyor, susuzluktan gırtlağı tıkandı, atların altında parçalanıp can verdi[32]
65-HIRSIZLARI TANITMASI:
Hz Sadık (as) babaları vasıtasıyla naklediyor ki, İmam Hüseyin (as) gulamlarından birini bir yere göndermek istediğinde buyuruyordu; “Filan gün gitmeyin, filan gün gidin Eğer muhalefet etseniz, Yol kesiciler size çatacaklar” Bir gün emrin aksine dışarı gittiler, hırsızlar onların üzerine üşüşüp hepsini öldürdüler, mallarını da yağma ettiler Haber o hazrete yetiştiğinde buyurdular: “Ben onları böyle bir gün için uyarmıştım, ama kabul etmediler” Daha sonra aynı saatte kalkıp hakime gitti Hakim dedi ki, duyduğuma göre gulamlarını öldürmüşler Allah sana karşılığını eta etsin Buyurdu: “Ben onların katillerini söyleyeceğim Onları sıkıca yakalayın” Dedi ki, ey Allah resulünün oğlu sen onları tanıyor musun? Buyurdu: “Evet, seni tanıdığım gibi” ve hakimin yanındaki kişiyi işaret etti, sonra ekledi: “Bu da onlardandır” O adam, nereden bu nispeti bana veriyorsun? Ve benim de onlardan olduğumu nereden biliyorsun? Diye itiraz edince, Buyurdu: “Eğer doğrusunu söylesem, sende doğrusunu söyleyecek misin?” Dedi ki: “Evet” Hazret buyurdular: “Falan adamlarla dışarı çıktınız (hepsini ismi ile zikretti) Onlardan dördü Medine gulamlarından ve diğerleri de Habeşi gulamlarındandı,” Hakim kişiye dedi: “Minber ve kabrin sahibine (Peygamber (saa)’e and olsun ki! Ya doğruyu söylersin, ya da şallak altında etini parça parça ederim” Dedi ki, Allah’a yemin ederim ki, Hüseyin doğruyu söyledi Sanki bizimle birlikteydi Sonra hakim onların hepsini topladı ve boyunlarını vurdurdu[33]
66-ÖMER İBNİ SA’D’IN GELECEĞİNDEN HABER VERMESİ:
Salim b Ebu Hafsa diyor: Ömer bSad, Hz Hüseyin (as)’a dedi; Ya Eba Abdullah, bizim nahiyede akılsız adamlar var, seni benim öldüreceğimi söylüyorlar Hz Buyurdu: “Onlar akılsız değiller, belki akıl sahipleridirler, ama benim gözüm bununla aydınlıktır ki, benden sonra çok az Irak unundan başka bir şey nasibin olmayacak”[34]
67-YÜKÜNÜZÜ AÇIN, BURASI KERBELA’DIR:
Ebu Mahnef diyor: Hüseyin (as) Kerbela’ya yetiştiğinde buyurdular: “İniniz and olsun, burası bizim süvarilerin yatağıdır ve and olsun, bizim kanlarımız burada dökülecek, benim haremime burada ihtiramsızlık edilecek, erkeklerimiz burada öldürülecek, çocuklarımız kurban verilecek ve kabirlerimiz de burada ziyaret edilecek Buna göre ceddim Rasulullah (saa), bu toprağı bana vaat etmiştir, onun vaadi mutlak yerini bulacaktır[35]
68-HAZRETİN ŞEHADETE YAKİNİ:
Seyyid b Tavus şöyle rivayet ediyor: İmam Hüseyin (as) Kerbela’ya yetiştiği zaman oturmuş kılıcını ıslah ediyor, bir taraftan da şu şiiri terennüm ediyordu:
Oh olsun vefasızlığına ey dünya,
Geçici dostluğundan kime ne fayda
Nice sabah ve akşamların vardı,
Dostlar güruhunu kana boyadı
Ne düşmanlığın kimseye aşikar;
Ne de felek, can almaya doyar
Bu yolun yolcusu, her yaşayan
Göç vakti gelmiş, va’d edilen an,
Öylesine yakın ki, kararım yok;
Artık Rabden gayrı sığınak da yok
Ravi diyor, Hz Zeynep bu şiiri işitince dedi: “Kardeşim bu şiiri, ölümüne kesin olarak yakin eden kimse söyler” Hazret buyurdu: “Evet bacı” Zeynep (as): “Ah! Bu ne musibettir ki, Hüseyin (as) kendi ölümünü bana haber veriyor!” diye feryat edince, imam buyurdu: “Ümmü Gülsüm, Zeynep, Fatıma, Rubab! Beni dinleyin ben öldükten sonra saçınızı başınızı yolmayın, yüzünüzü yırtmayın ve boş lafları dile getirmeyin”[36]
69-ŞEHADET GECESİ:
Ebu Hamza Somali, Hz Seccad (as)’dan naklediyor Hz Hüseyin (as) şahadet gecesinde ashabına buyurdular: “Ben yarın öldürüleceğim ve bir tek kişi sağ kalmamak kaydı ile yanımda olanlarda benimle birlikte öldürülecekler” Ashap arz ettiler: “Allah’a şükürler olsun ki, bizi senin yardımına koşmakla şereflendirdi” O zaman Kasım b Hasan ve oğlu Abdullah’ın şahadetlerinden ve çukurda yakılacak ateşten ve olacak birçok olaylardan haberler verdi Hz Seccad (as)’ın şahadetini sordular, buyurdu: “Allah bizim neslimizi dünyadan kesmez O’na dokunamayacaklar Zira O, sekiz imamın babasıdır”[37]
70-BENİM KAFAMI YEZİD’E GÖTÜRECEKLER:
İmam Sadık (as)’dan rivayet olunmuştur ki, HzHüseyin (as) Aşura günü (Cumartesi günü idi) Buyurdular: “Benim efradımdan, düşman hamlesine maruz kalan hiç kimse sağ kalmayacak ve benim başımı da Yezide götürecekler”[38]
71-HÜSEYİN (AS)’IN İLMİ, PEYGAMBER İLMİDİR!
Huzeyfe diyor, duydum ki Hüseyin (as) buyuruyordu: “Allah’a and olsun ki, Ümeyye oğulları beni öldürmek üzere toplanacaklar ve Ömer b Sa’d onların önderidir” O bu sözü peygamber (saa)’in hayatı zamanında söylemişti Peygamber (saa)’ın yanına gidip olayı o’na haber verdim Hz Buyurdular: “Benim ilmim Hüseyin’in ilmi ve Hüseyin’in ilimi de benim ilmimdir”[39]
72-ÖMER İBNİ SA’D’IN ÖLÜM HABERİ:
Hz Hüseyin b Ali (as) Ömer b Sa’d’a buyurdu: “Benim gözümü aydın eden şeylerden biri de şudur ki, benden sonra sen, az bir miktar Irak unu dışında bu dünya nimetlerinden faydalanamayacaksın” Öyle de oldu Rey’e yetişmeden Muhtar o’nu öldürdü[40]
73-İZDİVAÇ İÇİN MEŞVERET:
Hüseyin b Hamedani rivayet ediyor ki, Hüseyin (as)’ın azatlı kölelerinden biri, bir kadınla izdivaç etmek konusunda o hazretle meşveret etti Hazret buyurdular: “Bu evliliğine taraftar değilim ve bu kadının senin için meymeneti yoktur” Fakat gulam'ın kadına olan ilgisi onların evliliğine sebep oldu Çok malı vardı, hepsi telef oldu, borçlu düştü, baba ve kardeşi öldüler Hazret buyurdu: “Ondan boşan Allah karşılığını sana eta edecek!” O kadını bıraktı Buyurdu: “Şimdi filan kadınla evlen” Gulam o kadınla evlendi, Allah malını ona döndürdü ve o kadından ona bir de çocuk verdi[41]
74-HZ YAHYA (AS) İLE HZ HÜSEYİN (AS)’IN KATLİNİN BENZERLİĞİ:
Hz Seccad (as)’dan rivayet olunduğuna göre buyurdular: “Ne zaman İmam Hüseyin (as)’ın mukaddes huzuruna müşerref olsam, Babam Hz Yahya b Zekeriya’dan ve onun öldürülme şeklinden bahsediyordu Bir gün buyurdu ki: “Dünyanın aşağılık ve pislik olduğunun alametlerinden biri de budur ki, Hz Yahya (as)’ın mutahhar (temiz, pak) Başını, İsrail oğullarının zina zedelerinden birinin önüne götürdüler” (yani benim başımı da bir zina zadenin önüne götürecekler[42]