http://i11.tinypic.com/4m9hk48.gif Adına Yazılmış Şiirler http://i11.tinypic.com/4m9hk48.gif 10 KASIM TÜRKÜSÜ Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler, Bozkır ovalarına, Erciyes'e Ağrı'ya, Ulusun egemen olduğunu Özgür olduğunu

Bu konu 3875 kez görüntülendi 5 yorum aldı ...
Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler 5,00 3875 Reviews

    Konuyu değerlendir: Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

    5 üzerinden 5,00 | Toplam: 1 kişi oyladı ve 3875 kez incelendi.

  1. #1
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

    Adına Yazılmış Şiirler


    10 KASIM TÜRKÜSÜ


    Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler,
    Bozkır ovalarına, Erciyes'e Ağrı'ya,
    Ulusun egemen olduğunu
    Özgür olduğunu
    Haykıracağım haykıracağım işte,
    Senin sustuğunca!

    Yolunda yürüyeceğim Atatürk;
    Ana baba oğul kız,
    Dere tepe bucak köy,
    Yeryüzü yaşamalarımla değil
    Oralarda, Senin gittigince!

    Atatürk, taşıyacağım
    Çanakkale'de, Sakarya'da, Çankaya'da, al al,
    Senin taşıdığını;
    Yurdun gök ülküsü
    Dalgalanırken,
    Senin bayrağını yücelteceğim.
    Senin çıktığınca.

    F. Hüsnü DAĞLARCA





    ATATÜRK
    Sen Atatürk'ü tanımazsın çocuğum
    Ne insandı O, ne insandı.
    İzmir'e gelişini görseydin.
    Ne şanlıydı O, ne şanlıydı.

    Benzerdi sana, bana
    Bizim gibiydi eli, ayağı
    Ama bir yol baksaydın yüzüne.
    İçin sevgisiyle dolardı.

    Vapura biniyorsak dilediğimizde,
    Sokakta geziyorsak hür,
    İyi bak dört yana,
    Atatürk'ün aklı görünür.

    Arı Türkçe konuşuyorsak,
    Türkçe düşünüyorsak bugün,
    Her işimizde O'nun gücü.
    Büyük öğretmeni Türk'ün.

    Halkımızın arasında, halktan,
    Davul vurur dengi dengine.
    Dünya rastlamış mıdır?
    Atatürk'ün dengine.

    N. Ulvi AKGÜN




    ATATÜRK'Ü DUYMAK
    Ulu rüzgâr esmedikçe
    Yaşamak uyumak gibi.
    Kişi ne zaman dinç;
    Dalgalanırsa bayrak bayrak gibi.

    Ne var şu dünyada ekmekten daha aziz?
    Sürdüğün tarlalara sevginle serpildik.
    Ekmek olmak için önce
    Buğday olmak gibi.


    Silinir sözcüklerden sen hatıra geldikçe
    Cılız sözler: Uzanmak, yorulmak, durmak gibi.
    Kuvvettir yaptıkların her yeni yetişene
    Her ışık-kaynak gibi.

    En yakınlar zamanla yüzyıllarca uzak gibi,
    Bir sen varsın kalacak, bir sen ölümsüz,
    Daha da yakınsın, daha da sıcak
    Bıraktığın toprak gibi.

    Kaç Türk var şu dünyada, bir o kadar susuz,
    Hepsinin gönlünde sen, bir pınar bulmak gibi,
    Ancak senin havanda sağlıklar esenlikler:
    Olmaya devlet cihanda Atatürk'ü duymak gibi.

    Behçet NECATİGİL



    ATATÜRK GÜLÜMSEDİ
    Atatürk gülümsedi öğretmenim
    Siz sınıfa girince
    Dağıldı kara bulutlar
    Açıldı gonca.

    Baktı ki okul yenidir
    Siz yenisiniz düşünceler yeni
    Atatürk gülümsedi öğretmenim
    Saklayamadı sevincini.

    Baktı ki gençsiniz bilgili
    Eğitiyorsunuz yolunca yöntemince
    Atatürk gülümsedi öğretmenim
    Sevindi onca.

    Baktı ki karışmış aramıza
    Çiziyorsunuz yolu
    Atatürk gülümsedi öğretmenim
    Gözleri dolu dolu.


    Anlaşılan bütün yaz
    Atatürk gözünü kırpmamış
    Çünkü boşmuş sıralar
    Çünkü harf okunmamış.


    .............................


    Ama baktı ki gün doğmuş
    Bir koşu varmışız okula
    Özlemle açılmış kitaplar
    Bir iştah kızda oğlanda.

    Baktı ki zil çalmış sınıfa girmişsiniz
    Bütün bakışlar sizde
    Günaydın demiş derse başlıyorsunuz
    Sımsıcak bir sevgi gözlerinizde

    Baktı ki Türkiye'si Türkiye'miz
    Aydınlık ufuklara yürüyor hızla
    Atatürk gülümsedi öğretmenim
    Kürsüde kendini görünce.
    Talât TEKİN



    ATATÜRK YAZAR
    Sordum seni;
    Dağına, taşına Türkiye'min,
    Herkes kendinden emin,
    Yükseldi gür sesler;
    Umutlar, sevgiler:
    O biziz, O bizleriz.
    Hepimiz bir parçayız
    Atatürk'ten,
    Bütün doğa,
    Atatürk'ü anar,
    Atatürk'ü şaşar.
    Herşeydir OTürkiyem'de.
    Göller, ırmaklar, ormanlar.
    İmza imza Atatürk yazar.
    M. Vasfi SARAL




    ATATÜRK'Ü GÖRDÜM DÜŞÜMDE
    Sizler yaşadıkça çocuklarım
    Ben de yaşıyorum demek,
    İşte aranızdayım Ahmetler, Mehmetler'le,
    Sizler yaşadıkça çocuklarım
    Elele
    Yanınızdayım

    Sizler yaşadıkça çocuklarım
    Daha ferah içim,
    Gök daha geniş denizler daha geniş,
    Vatan ya vatan,
    Vatan sonsuzluktan gelmiş
    Sonsuzluğa açılan yol
    Vatan siz.

    Sizler yaşadıkça çocuklarım
    Bilin ki
    Ben de yaşarım,
    Bir sevinç düştü mü içinize
    Bir keder düştü mü içinize
    Bilin ki
    Aranızda ben varım.

    A. Rıza ERGÜVEN



    BİR TUTKUDUR MUSTAFA KEMAL
    Bir Tutkudur Mustafa Kemal;
    Nice sevdalara değişilmeyen.
    Yitirilmiş Kasımlarda açan umuttur,
    Bir baştır, vazgeçilmeyen...

    Bir Türküdür Mustafa Kemal;
    Suskun ağızlarda söyleşir, durur.
    Çaltıburnu'nda gözetir denizi.
    Köroğlu'nda bağdaş kurup oturur...

    Bir İnançtır Mustafa Kemal;
    Yurdun dört yönünde, bir çağdır yaşayan.
    Sarmış kollarıyla, çepçevre ulusu.
    Sakarya boylarından Akdeniz'e taşıyan...

    Bir Anlamdır Mustafa Kemal;
    Belkahve'den dürbünüyle seyrediyor İzmir'i.
    Özgürlük diyor, al atının üstünde,
    Kırıyor kılıcıyla, tutsak eden zinciri...

    Bir Bayraktır Mustafa Kemal;
    Çekilmiş kalelere, rüzgârda dalgalanan.
    Bozkırın bağrında yol alan kağnılara,
    Işık tutan, güç veren, yol bulan...

    Y.Doğan ERGENELİ



    KURTULUŞ ÖNCÜLERİ İÇİN
    Yan yana iki çocuk görsem
    İşte Atatürk diyorum
    Özgürlüğün toprağı uyanıyor
    İçin için seviniyorum.

    Koşuşan iki öğrenci görsem
    İçimin güneşi ısınıyor
    Yürüyen bir bakış gibi
    Mustafa Kemal geliyor.

    Kol kola iki işçi görsem
    Ekmeğim çoğalıyor birden
    Bir ışık düşüyor ortalığa
    İşte Atatürk diyorum.

    İşte Atatürk diyorum
    İlk kuruluş öncüleri
    Bir gül çağrısında hepsi
    Bize uzanmış elleri.
    Mehmet KIYAT




    MUSTAFA KEMAL'LER TÜKENMEZ
    Tükenir elbet gökte yıldız, denizde kum tükenir
    Bu vatan bu topraklar cömert
    Kutsal bir ateşim ki ben sönmez
    İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez

    Ben de etten kemiktendim elbet
    Ben de bir gün geçecektim elbet
    İki Mustafa Kemal var iyi bilin
    Ben işte o ikincisi sonsuzlukta
    Ruh gibi bir şey görünmez
    İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez

    Hep kardeşliğe bolluğa giden yolda
    Bilimin yapıcılığın aydınlığında
    Güzel düşünceler soyut fikirlerde ben
    Evrensel yepyeni buluşlarda
    Geriliği kovmuşum ben dönmez
    İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez

    Başın mı dertte beni hatırla
    Duy beni en sıkıldığın an
    Baştan sona herşeyiyle bu vatan
    Sakın ağlamasın Kasım'larda Fatih'ler Kanunî'ler ölmez
    İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez
    Halim YAGCIOGLU




    MUSTAFA KEMAL'İN ELLERİ
    Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in;
    Zaferi, barışı yaratmış elleri.
    Hürriyeti, saadeti, adaleti
    Sevgiyle dağıtmış elleri.

    Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in,
    İçli, temiz, mert elleri,
    Bütün nimetlerini sunmuş bize
    Türk sofrası gibi cömert elleri.

    Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in;
    Öğretmen elleri.
    Bir tahta başında, bir kürsüde
    Bize bizi öğreten elleri.

    Elleri konuşuyor Mustafa Kemal'in;
    Işık, deniz, sel elleri.
    Bizi her şeyden çok seven
    Güzel elleri.
    A. Hikmet PAR





    MUSTAFA KEMAL SESLENSE
    Yüzyıllar öncesinden
    Yüzyıllar sonrasından sesleniyorum size
    Ben Mustafa Kemal'im heyy...
    Ben Mustafa Kemal'im.
    Büyük büyük denizlerim vardır benim
    Hürriyeti içmiş dalgalarım.
    Hürriyetle kabarmış dalgalarım vardır benim
    Ulusumun yarınında sevincim
    Ben Mustafa Kemal'im heyy...
    Karanlığı deler gözlerim.
    Dalgalara binip gelmiş kahraman,
    Gökçe gözlerine türküler yaktığımız...
    Hâni bir güneş doğmuştu ya Samsun'dan
    İşte benim...
    Ben...
    Mustafa Kemal...
    Ölmek yaşamaktır vatan uğrunda
    Deyip, öyle girdim savaşa
    Komut verdim
    Şahlandı cümle vatan
    Boğdum kör talihi zindanında.
    Bahtı gülen anaları yurdumun
    Gökleri, dağları, denizleri
    Yarınları, güvenip de uyuduğum
    Aslan yeleli ışığı sınırlarımın
    Mehmetleri
    Tutun ellerinden yüreklerinizin
    Sevgilerinizle beni yıkayın.
    Yüzyıllar öncesinden
    Yüzyıllar sonrasından gelir sesim
    Sevdiğim
    Bir tanem
    Türkiye'lim
    Sen varoldukça belli ki
    Ben Mustafa Kemal'im.
    Sen var oldukça belli ki
    Ben Mustafa Kemal'im.

    B.Kemal ÇAĞLAR



    MUSTAFA KEMAL'IN GÖK YAZILARI
    Ben Mustafa Kemal, elimde tebeşir, Kocaman,
    Mavicek bebelerin, ak kızların,
    Taş ninelerin, çatal dedelerin gözleri, kocaman,
    Bir 1O Kasım gecesi
    Yazıyorum ateşten çağrımı karşınıza:
    -Ey Türk gençliği...

    Ben Mustafa Kemal, doyamadım haykırmaya,
    Şimdi destan ellerimle yazıyorum,
    Yeşiline suyun,
    Kuşun,
    Yelin,
    Yaprağın:
    "Ne Mutlu Türküm Diyene."

    Ben Mustafa Kemal, önümde kırk bin köy,
    Kırk bin ovaya karşı bir tek dağ gibiyim
    Bayraklarım değerken evren bayraklarına şimdi,
    Elimde tebeşir
    Yazıyorum kara gecenin üstüne
    Yazıyorum armağanımı:
    "Övün, Çalış, Güven."

    F. Hüsnü DAĞLARCA




    MUSTAFA KEMAL'E GİDEN YOL
    Karşıda bir ışık, bir ümit yolu
    Kollarımı yarına güvenle açacağım,
    Karşıda bir ışık, bir ümit yolu
    Bırakın, Mustafa Kemal'e varacağım.

    Ellerimi uzatıyorum, daha ötede
    Son duraktan biraz daha ötede
    Gücümün kuvvetimin kesildiği yerde
    Karşıda Mustafa Kemal'i görüyorum;

    Gün geçer devir değişir
    En olmaz istekler biter,
    Bir ses bırakmaz kişiyi yerinde
    Mustafa Kemal'in sesi, "İleri" der.

    Boyuna yeniliğe, ileriye
    Boyuna en yüce gerçeklere doğru!
    Apaydınlık bir yoldasınız, bakın
    Karşıda Mustafa Kemal, Mustafa Kemal yolu

    Attığım her adımı biliyorum
    Yarın daha güzel, daha aydınlık!
    Nasıl durabilirim, Mustafa Kemal sesleniyor
    Uzattım ellerimi varıyorum.

    Yürüyorum, yılmadan yürüyorum
    -Karşıda bir ışık, bir ümit yolu-
    İşte, ışıklar içinde büyüyen
    Mustafa Kemal'i görüyorum

    Mustafa CANPOLAT





    MUSTAFA KEMAL'İ DÜŞÜNÜYORUM
    Mustafa Kemal'i düşünüyorum;
    Yeleleri alevden al bir ata binmiş
    Aşıyor yüce dağları, engin denizleri,
    Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda,
    Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri...

    Mustafa Kemal'i düşünüyorum;
    Yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında
    Destanlar yaratıyor cihanın görmediği
    Arkasından dağ dağ ordular geliyor
    Her askeri Mustafa Kemal gibi.

    Mustafa Kemal'i düşünüyorum;
    Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel
    Hükmediyor uçsuz bucaksız göklere.
    Al bir ata binmiş yalın kılıç
    Koşuyorlar zaferden zafere...

    Mustafa Kemal'i düşünüyorum;
    Ölmemiş bir Kasım sabahı!
    Yine bizimle beraber her yerde.
    Yaşıyor dört köşesinde vatanın
    Yaşıyor damar damar yüreklerde.

    Mustafa Kemal'i düşünüyorum:
    Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda,
    Mavi gözleri ışıl ışıl görüyorum.
    Uykularıma giriyor her gece.
    Elllerinden öpüyorum.

    Ü.Yaşar OĞUZCAN





    ÖĞRETMEN ATATÜRK

    Yine derse giriyorsun Samsun kapısından
    Selâmlıyor, seviyor tek öğretmenini
    İl il, köy köy, can can
    Tüm Anavatan.

    Hemen başlıyor mutlu ders
    Erzurum'dan
    Sonra derinleşiyor volkan-öğütle
    Sivas'taki son oturumdan.

    Bütün memleket tek sınıf
    Bir yön bayrak, bir yön tan
    Öyle bir ödev veriyorsun ki öğretmenim
    Süngü-kalemle başlıyoruz Afyon'dan.

    Sınıfımız her an kutlu bir savaş
    Öğretiyor, eğitiyorsun Ankara'dan
    Hep birden söylüyoruz özgürlük türkümüzü
    Vatanın uzaklıkları kalkıyor da aradan.

    Mavi gözlerin hep barış barış
    Mavi yüceliğin hep duman duman
    Öyle alev alev bir ders ki
    Yanıyor, yanması gerektiğinde her düşman.

    Anlatış tadı, kıvam kıvam öz
    Son bölüm: İlk hedef, Dumlupınar'dan
    Kocatepe, yalnız coğrafya değil
    Dağ dağ ateş yağdırıyorsun her damla kandan

    Öpüyorsun hepimizi göz göz
    Şehitler birinci geldikçe hep destan destan.

    Yağmurlaşıyoruz er er Akdeniz'e
    Ektiklerini biçiyorsun İzmir yollarından
    Bir özgür meyva doğuyor Türklüğümüze
    Tattırıyorsun utku yemişi utku dallarından.

    Öğrenmeye son yok
    Cumhuriyet, bir ders aynı konudan
    Öğrendikçe özleşiyoruz da hep geçiyoruz
    Senin yarattığın vatan-kanıdan.

    Anlatıyorsun açık ve seçik
    Yıkılıyor her gölge fikir-kurşundan
    Dövüyorsun her yüreği örsünde devrimlerin
    Tümleniyor her eksik, yaratan vuruşundan.

    Yaşatarak öğretmek senin elinde
    Sonsuz ders, tek hayat, bize bayraktan
    Seni özledikçe bellemek güzel
    Fikir-toprak oldu vatan, gerçek topraktan.

    Sor bize her şeyi, konuşsun her öz
    Başlayı versin en zor imtihan
    Özgürlük güneşin ilk cevap, inan
    Ey vatan-sınıfta ey Ata-vatan!..

    İ. Zeki BURDURLU





    SEN VARSIN ATATÜRK'ÜM HER ŞEYİMİZDE
    Bu gün yatağımdan hür kalkıyorsam
    Ekmeğim ak suyum berraksa,
    Ağaçlar çiçek açıyor
    Topraklar ısınabiliyorsa,
    Sesim gür çıkıyor
    Özgür özgür bakabiliyorsam,
    Sen varsın gözbebeklerimde
    Sen varsın Atatürk'üm sen varsın.

    Yazabiliyorsam gönlümce
    Okuyabiliyorsam...
    Kazabiliyorsam toprağımı
    Gün ışığında çapa kürek elde,
    Çalışabiliyorsam gece gündüz
    Ekip biçebiliyorsam dileğimce,
    Sen varsın yüreğimde
    Sen varsın Atatürk'üm sen varsın.

    M. Esat TOZKOPARAN





    10 KASIM 1952
    Sabahlar, her zaman güzel değildir,
    Her zaman ayrılık akşamla gelmez.
    Al atlar sırtında hoyrattır fecir,
    Hoyrattır, ne kalbler kırmıştır, bilmez.
    Sabahlar her zaman güzel değildir.

    Vakti, bir yerinden bölünce şafak
    İri ve rüyalı gözlerle müphem;
    Nur olmuş içimde sanırım ak pak
    Ayrı bir mânada korktuğum adem,
    Eski düşüncemde, rahat ve uzak.

    Fethe çıkmış gibi duyarım birden
    Eşsiz gururunu bir cihangirin.
    Ufuklar üstünde yüzen tekbirden
    Vatanca büyümüş asil ve derin
    Bir matem tütmekte şimdi fecirden

    Nefti yalnızlığı başlar zamanın
    Mağfiret ürperir, dağılır, uçar.
    Ölüm korkusuyle dolu bir anın
    Müphem uzletinde ebedî ruhlar;
    Nefti yalnızlığı başlar zamanın.

    Rüzgar esmez olmuş, sular durgundur,
    Bir garip hali var Dolmabahçe'nin;
    Hala içimizde yüzen gecenin
    Aydınlık bilmeyen devamı durur,
    Rüzgar esmez olmuş, sular durgundur.

    Ruh için, ölümsüz, derler cihanda,
    Her mevsim onunla güzel her seher
    Bütün esatiri parçalasan da
    Atatürk önünde mağlupsun kader!
    Ruh için, ölümsüz derler cihanda.

    Vehbi KIZILGÜL





    1919-1933"TEN BİR PARÇA
    O günlerde bir ünlü ayak bastı Samsun'a,
    Yürüdü etrafında ümitler suna suna.
    Bu, ateşler içinde geçip gelmiş bir erdi,
    Göğsünde toplanmıştı milyonla Türk'ün derdi,
    Bu milyonla dert ona veriyordu başka hız,
    Yürüdü arkasında genç, ihtiyar, kadın, kız.


    O kimdir? Bakışları deniz kadar yumuşak,
    Saçı güneşi emmiş bir demet altın başak.
    O kimdir? Bir milletin sesi vardı ağzında,
    Ondört milyonun nabzı çarpıyordu nabzında.
    O kimdir? Geçtiği yer dönüyor gün vurmuşa,
    Can veriyor sararmış ota, yaralı kuşa.

    O kimdir? Gözlerinde bir tılsım gizleniyor,
    Bastığı topraklarda bahar filizleniyor.
    Alev saçlı bir volkan bazı bir dağ başında,
    Bazı beliriyordu bir damla göz yaşında.
    Güneşten birer oktu ondan gelen her emir,
    Bu okların altında eriyor dağ, taş, demir
    O kimdir? Milyonla Türk birleşip bir tek olmuş,
    Yıkılan memlekete kolları destek olmuş.

    Öz yurdun içlerinde düşman kurarken pusu,
    Bir yandan da yürüdü Halife'nin ordusu.
    Birisi gökyüzünden bombalar atıyordu,
    Biri elinde salip, biri elinde Mushaf,
    İçli dışlı düşmanlar geliyorlardı saf saf.
    Bunların karşısında göğsü açık bir azim,
    Süngüye, topa karşı diyordu: Zafer bizim!

    Bunların karşısında ikişimşekli nazar
    Diyordu: Bu topraklar size olacak mezar!
    Vatan sürüklenirken bir uçurum ucuna,
    Dağılan kuvvetleri topladı avucuna.
    Topladı avucuna yıldırımı, şimşeği,
    Yoktan var ediyordu Tanrı gibi her şeyi.
    Kurşunlar gülle oldu, sopalar süngü oldu,
    Sınırlar baştan başa bir çelik örgü oldu.
    Şimşek yüklü bulutlar ufku kaplarsa nasıl
    Bir süngü ormanıyle dağlar doldu muttasıl.
    Bir kale heybeti var vatanın her taşında,
    Her işin başında O, her iş O'nun başında.

    Faruk Nazif ÇAMLIBEL






    AĞIT

    "Tanrı'yı düşündü de kendisi gibi yüce
    Türk, göğe Tanrı dedi seni görmeden önce
    Yeryüzünde bu adı yalnız dağlara verdi."

    Göçen bir ordu değil, bir milletin başbuğu,
    Bu millet Türk milleti, gökten alındı tuğu!
    Suçunu gizlemesin kızıl günahkâr doğu.

    Işıklar yanmaz ola; gün, ay yasa bata Türk,
    Ey tanrı milletinin en büyüğü Atatürk!.

    Ne tat kaldı acunun baharında, güzünde;
    Ne heybet var gökünde, ne ışık gündüzünde,
    En büyük gücü sendin Tanrı'nın yer yüzünde,

    Dağlar, taşlar ağlaya; gün, ay yasa mata Türk
    Ey tanrı milletinin en büyüğü Atatürk!.

    Destanını haykırdım bu yurda âşık diye,
    Dünya Türk'e, Türk ona acısın yazık diye,
    Tanrı kıskandı seni, kendinden ışık diye.

    Gözler yoluna dala; gün ay yasa bata Türk,
    Ey tanrı milletinin en büyüğü Atatürk!.

    Ne doğudan sel gibi kopan Atillâ, Cengiz,
    Sana eş olamadı ne yel, ne dağ, ne deniz,
    Bunak din büyükleri!. Nerede mahşeriniz?

    Yedi kat gök yıkıla, gün, ay yasa bata Türk,
    Ölüm olam kavuşam sana nola Atatürk!.

    Şükrü KURGAN




    ATATÜRK'TEN SON MEKTUP

    Siz beni hâlâ anlayamadınız,
    Ve anlayamayacaksınız çağlarca da,
    Hep tutturmuş "yıl 1919, Mayısın 19'u" diyorsunuz,
    Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övünüyorsunuz.

    Mustafa Kemal'i anlamak bu değil,
    Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.

    Bırakın o altın yaprağı artık,
    Bırakın rahat etsin anılarda şehitler,
    Siz bana neler yaptınız ondan haber verin,
    Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin,

    Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
    Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.

    Bana muştular getirin bir daha,
    Uygar uluslara eşit yeni buluşlardan;
    Kuru söz değil iş istiyorum sizden anladınız mı,
    Uzaya Türk adını Atatürk kapsülüyle yazdınız mı,

    Mustafa Kemal'i anlamak avunmak değil,
    Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil

    Hâlâ o acıklı ağıtlar dudaklarınızda,
    Hâlâ oturmuş 10 Kasımlarda bana ağlıyorsunuz,
    Uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın,
    Uluslar, fethine çıkıyor uzak dünyaların.

    Mustafa Kemal'i anlamak göz boyamak değil,
    Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil

    Beni seviyorsanız eğer ve anlıyorsanız,
    Laboratuvarlarda sabahlayın, kahvelerde değil,
    Bilim ağartsın saçlarınızı, kitaplar,
    Ancak böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar.

    Mustafa Kemal'i anlamak ağlamak değil,
    Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.

    Demokrasiyi getirmiştim size, özgürlüğü
    Görüyorum ki hâlâ aynı yerdesiniz hiç
    ilerlememiş;
    Birbirinize düşmüşsünüz halka eğilmek
    dururken,
    Hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız
    gülen,

    Mustafa Kemal'i anlamak işitmek değil,
    Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.

    Arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla,
    Bilime, sanata varılmaz rezil dalkavuklarla,
    Bu vatan, bu canım vatan sizden çalışmak ister,
    Paydos öğünmeye, paydos avunmaya, yeter,
    yeter,

    Mustafa Kemal'i anlamak aldatmak değil,
    Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.

    Halim Yağcıoğlu





    AĞLAYALIM ATATÜRK'E
    Ağlayalım Atatürk'e
    Bütün dünya kan ağladı
    Süleyman olmuştu mülke
    Geldi ecel, can ağladı

    Doğu batı cenup şimal
    Aman tanrı bu nasıl hal
    Atatürk'e erdi zeval
    Memur mebusan ağladı

    Atatürk'ün eserleri
    Söyleyecek bundan geri
    Bütün dünyanın her yeri
    Ah çekti, vatan ağladı

    Fabrikalar icat etti
    Atalığın ispat etti
    Varlığın Türke terketti
    Döndü çarh devran ağladı

    Bu ne kuvvet, bu ne kudret
    Var idi bunda bir hikmet
    Bütün Türkler İnön'İsmet
    Gözlerimiz kan ağladı

    Tren hattı tayyareler
    Tükler giydi hep kareler
    Semerkantla Buharalar
    İşitti her yan ağladı

    Siz sağ olun Türk gençleri
    Çalışanlar kalmaz geri
    Mareşalin askerleri
    Ordular tümen ağladı

    Zannetme ağlayan gülmez
    Aslan yatağı boş kalmaz
    Yalnız gidenler gelmez
    Her gelen insan ağladı

    Uzatma Veysel bu sözü
    Dayanmaz herkesin özü
    Koruyalım yurdumuzu
    Dost değil, düşman ağladı

    Aşık Veysel




    Kuvayı Milliye Destanından...

    Dağlarda tek
    tek
    ateşler yanıyordu.
    Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki
    şayak kalpaklı adam
    nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden
    güzel, rahat günlere inanıyordu
    ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
    birdenbire beş adım sağında onu gördü.
    Paşalar onun arkasındaydılar.
    O, saatı sordu.
    Paşalar : «Üç,» dediler.
    Sarışın bir kurda benziyordu.
    Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
    Yürüdü uçurumun başına kadar,
    eğildi, durdu.
    Bıraksalar
    ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
    ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
    Kocatepe'den Afyon Ovası'na atlıyacaktı.

    N.H.R.



    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

          Kategori: Atatürk'ün Anıları

          Konuyu Baslatan: Dygsuz

          Cevaplar: 5

          Görüntüleme: 3875

    Konu Dygsuz tarafından (20.10.2009 Saat 15:59 ) değiş;tirilmiş;tir.

  2. #2
    AyMaRaLCaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    24.08.2008
    Mesajlar
    11.371
    Konular
    5172
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @AyMaRaLCaN

    Standart Cevap: Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

    MUSTAFA KEMAL’İN KAĞNISI

    Yediyordu Elif kağnısını
    Kara geceden geceden.
    Sanki elif elif uzuyordu, inceliyordu
    Uzak cephelerin acısıydı gıcırtılar
    İnliyordu dağın ardı, yasla
    Her bir heceden.

    Mustafa Kemal'in kağnısı derdi kağnısına
    Mermi taşırdı öteye, dağ taş aşardı.
    Çabuk giderdi, çok ***ürürdü Elifçik
    N** salmıştı asker içinde.
    Bu kez yine herkesten evvel almıştı yükünü
    Doğrulmuştu yola önceden önceden.

    Öküzleriyle kardeş gibiydi Elif
    Yemezdi, içmezdi, yemeden içmeden onlar.
    Kocabaş, çok ihtiyardı, çok zayıftı
    Mahzundu bütün bütün Sarıkız, yanı sıra
    Gecenin ulu ağırlığına karşı
    Hafiftiler, inceden inceden.

    iriydi Elif kuvvetliydi kağnı başında.
    Elma elmaydı yanakları, üzüm üzümdü gözleri
    Kınalı ellerinden rüzgar geçerdi daim;
    Toprak gülümserdi çarıklı ayaklarına
    Alın yeşilini kapmıştı, geçirmişti
    Niceden niceden.

    Durdu birdenbire, Kocabaş, ova bayır durdu
    Nazar mı değdi göklerden, ne?
    Dah etti, yok. Dahha dedi, gitmez
    Ta gerilerden başka kağnılar yetişti geçti gacur gucur
    Nasıl durur Mustafa Kemal'in kağnısı.
    Kahroldu Elifçik, düşünceden düşünceden

    **an Kocabaş, ayağını öpeyim Kocabaş
    Süs beni, öldür beni, koma yollarda beni.
    Geçer, ***ürür ana, çocuk, mermisini askerciğin
    Koma yollarda beni, kulun köpeğin olayım.
    Bak hele üzerimden ses seda uzaklaşır
    Düşerim gerilere iyceden iyceden.

    Kocabaş yığıldı ç**ura
    Büyüdü gözleri büyüdü, yürek kadar
    Örtüldü gözleri örtüldü hep.
    Kalır mı Mustafa Kemal'in kağnısı bacım
    Kocabaş'ın yerine koştu kendini Elifçik
    Yürüdü düşman üstüne yüceden yüceden

    Fazıl Hüsnü Dağlarca
    Sinemde yanar dağlar bahçeler bağlar yetim
    Sensizken canım ağlar bensizken memleketim
    Özüme bir kez dokun gör nasıl birisiyim
    Aşka aşıkken bile memleket delisiyim

  3. #3
    AyMaRaLCaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    24.08.2008
    Mesajlar
    11.371
    Konular
    5172
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @AyMaRaLCaN

    Standart Cevap: Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

    NÖBETÇİ MİLLET

    Yaradan hey Yaradan!
    Dört yıl değil bin yıl geçse aradan
    Sensin ateş diye kanımızdaki
    Sesin ışık diye önümüzdeki!
    Ey yanımızdaki
    Beş on mermere, bir avuç toprağa sığan
    Sınırsız mavi umman hey!
    Yeni kıyılar bulur, yeni yarlar kazardın
    Sen her köpürüp taşmanda;
    Her konuşmanda
    Milletin alın yazısını yeniden yazardın.
    Bakışların inanmayanı ezerdi
    Sağ kolun bir tırpana benzerdi:
    Başlardı yurt tarlasında düşüncenin hasadı.
    Cümlelerin ya örsten kalkardı
    Ya çıkardı kından.
    Başak saçların sarkardı harman alnından:
    Halk, biçilmiş ekin gibi, düşerdi dizlerine.
    Milyonlar katılırdı sözlerine
    Mıknatısa koşan zerreler gibi.
    Köhne kanaatler, köhne küreler gibi
    Sözünde çarpışıp düşerdi.
    T** sustuğun gün kıy**et oldu
    T** konuştuğun anlarsa mahşerdi:
    Rab, gökte "dinleyin" derdi meleklerine;
    Yıldızlar girerdi yeni mahreklerine;
    Nehirler kavuşurdu yeni denizlerine:
    Halk biçilmiş ekin gibi düşerdi dizlerine.
    Şimdi nöbetçi olmak için Anıtkabrine
    T****layabilmek için tavafını
    Sarmış yalın kılıçlar gibi etrafını
    Tutuyor nöbet.
    Bu millet:
    Bu, vaktiyle ayaklarını ummanlar yalayan
    Bu, üç kıtayı atının nallarıyla d**galayan
    Bu, Timur'u, Atilla'yı, Oğuz'u
    Bu, Yıldırım'ı, Fatih'i, Yavuz'u
    Bu, seni yetiştiren ulu millet.
    Vakar ve haysiyetle dimdik
    Uyanık, tetik
    Anıtkabrinde tutuyor nöbet.
    Dünya dönüp dolaşıp
    Boğazlaşıp dalaşıp
    Ergeç ve ancak
    Milli misaklarda karar kılacak.
    Ey en büyük usta!
    Düşünen olmadı bu hususta
    Senden evvel ve senden ileri.
    İlk müjdeyi, ilk haberi
    Senden almıştı cihan
    Ta o z**andan
    Anlay**adığına yansın.
    Sen, dünyanın dönüp dolaşıp geleceği
    Uğrunda milyonların seve seve öleceği
    En büyük maksat için
    Dünyaya ilk karşı koyansın.
    Nasıl içimizdeysen bütün varınla
    İşte öylece dünya davalarındasın!
    O ışık saçların, o alev sözlerinle
    O gök gözlerinle sen.
    Ey ıssız geceler içinden
    Bize eşsiz sabahı getiren!
    Ey asırlardır dul bayrağın eşi
    Ey geceyarılarımızın güneşi
    Ey ışık saçlar
    Ey yele kaşlar
    Ey çekilmiş hançer bakışlar
    Ey fikri döven şakaklar
    Ey kalem parmaklar
    Ey ay-yıldızlı el
    Ey en güzel
    Ey en büyük
    Ey Atatürk!
    Getir dudaklarını bir bir alnımıza koy
    Dağlansın ateşinle bu soy.
    Oy Atatürk oy...
    İrkilmez Ata çocuğu irkilmez:
    Zaptedilmez, At**, zaptedilmez
    Biz varken senin hisarının burçları:
    Bakışlarımız kılıç uçları
    Bekliyoruz devrimini biz.
    Çökmeyeceğiz diz
    İsterse hayat zehrolsun
    İsterse refah kahrolsun
    İsterse kurşun düşsün yanımıza belimize
    İsterse geçinmek için bir dilim
    Kuru ekmek geçmesin elimize.
    Halel gelmez bizim ateşimize;
    Dünya düşse peşimize
    Yer sarsılsa yerinden
    Ne senden geçeriz, ne senin eserinden.

    Behçet Kemal ÇAĞLAR
    Sinemde yanar dağlar bahçeler bağlar yetim
    Sensizken canım ağlar bensizken memleketim
    Özüme bir kez dokun gör nasıl birisiyim
    Aşka aşıkken bile memleket delisiyim

  4. #4
    AyMaRaLCaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    24.08.2008
    Mesajlar
    11.371
    Konular
    5172
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @AyMaRaLCaN

    Standart Cevap: Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

    HAVZA YOLLARINDA MUSTAFA KEMAL

    Mahmur dağının başında bir duman bir duman
    Mustafa Kemal'in başında daha bir duman
    Dağ düşünür gündüz gece başından duman gitmez
    Mustafa Kemal düşünür gündüz gece başından duman gitmez
    Dağların başından duman ek*** olmaz
    Soy yiğidin başından duman ek*** olmaz

    Mahmur dağının dumanlarına baktı da dedi
    Mustafa Kemal, Köroğlu olmak ne güzel şu dağlarda
    Tutmak gece gündüz denizlerin yolunu, yol vermemek
    Üşümek, ateş yakmak, yola düşmek ne güzel
    Bölmek orta yerlerinden gemilerin getirdiği güneşi
    Bir sana bir bana sermek ne güzel

    Çakal dağının eteğine vardı ki Mustafa Kemal
    Vakit alaca karanlık, dağın eteğinde bir kahve
    Kahvede düze inmiş eşkıya, Karadeniz uşakları
    Kaynıyor Erzurum işi semaver, çay demleniyor
    Uyanmış su gözleri ad**ların susuz gözleri sıcak
    Mustafa Kemal baktı, tanıdı hepsi halk

    Oturdular, hep beraber çayı içtiler
    Ordan burdan, dereden tepeden konuştular
    Sabah güneşi gelip bağdaş kurdu bir yana
    Yarı karanlıktı yüzleri birden aydınlandılar
    Acı çekmiş, sus**ış, dağ çizgileri sert
    Mustafa Kemal'in gözlerinde tek tek ışıdılar

    Çıktı kavak yaylasına oh, dedi Mustafa Kemal
    Ölmez be, insan bu vatanı sevince
    Halk kokusudur güller çimenlerden gelir
    Ovaları sürenler aşağıda, ormanlarda bıçkı sesleri
    Dağılmış Mahmur dağının dumanları
    Çekip cümle türküleri bir dere ışıltısıyla akar

    Havzaya vardım ki, kulağımızı koyalım bir
    Bağımsız yaş**ak diyelim bir, dinle ne ses verir
    Havza pazarına inmiş allı morlu köylüler
    Çıkarlar ormanlardan gizli gizli, çağıralım bir
    Gelirler toplanırlar ateşimize onlar için yaktık
    Özgür yüreklerinin soluğunu üflesinler bir

    Sevelim dedi, Mustafa Kemal, sevelim bir
    Sel** verelim bir, sel** alalım bir
    Halk olmak ne güzel şeydir arkadaşlar
    Şu sabah çayını içelim bir kardeşçe sıcak
    Yüzümüzü yunalım şu derede bir
    Sonra kursunlar darağacını kavg**ıza
    Asarlarsa assınlar bizi düşlerimizden!

    Ceyhun Atuf Kansu

    Sinemde yanar dağlar bahçeler bağlar yetim
    Sensizken canım ağlar bensizken memleketim
    Özüme bir kez dokun gör nasıl birisiyim
    Aşka aşıkken bile memleket delisiyim

  5. #5
    AyMaRaLCaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    24.08.2008
    Mesajlar
    11.371
    Konular
    5172
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @AyMaRaLCaN

    Standart Cevap: Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

    SANA BORÇLUYUZ TA DERİNDEN

    Sana borçluyuz ta derinden
    Çünkü yurdumuzu sen kurtardın
    Hasta, yorgun düşmüştük
    Yaralarımızı iyice sardın

    Yiğittin, inanç doluydun, yapıcıydın
    Sanatkardın, denizler kadar engin
    Kimsenin görmediğini görürdü
    Sevgiyle bakan gözlerin

    Dedin ki: Bu millet, bu büyük millet
    Yüzyıllar boyu geri kalmış
    Bu yurt, bu güzel yurt, bizim yurdumuz
    Her yanından yaralar almış

    Dedin ki: Bir güzel savaşmalı
    Kurmak için yeniden
    Bilgiyle, inançla, coşkunlukla
    "Öğün, çalış, güven"

    Sana borçluyuz ta derinden
    Işığısın bu yurdun
    Dilimizi, ulusallığımızı öğrettin bize
    Çünkü cumhuriyetimizi sen kurdun

    Hürriyeti sen yaydın içimize
    Halkçıyız dedin halk içinden
    İnançta hür yetiştirdin bizi
    Borçluyuz sana ta derinden

    Devrimlerle yüceltti, çok yüceltti
    Bu milleti temiz ellerin
    Sana borçluyuz ta derinden
    En büyüğü Mustafa Kemallerin

    Cahit Külebi


    Sinemde yanar dağlar bahçeler bağlar yetim
    Sensizken canım ağlar bensizken memleketim
    Özüme bir kez dokun gör nasıl birisiyim
    Aşka aşıkken bile memleket delisiyim

  6. #6
    AyMaRaLCaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    24.08.2008
    Mesajlar
    11.371
    Konular
    5172
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @AyMaRaLCaN

    Standart Cevap: Ulu Önder ATATÜRK'ün Adına Yazılmış Şiirler

    İSTİKLAL SAVAŞINDA ATATÜRK

    Sakarya kan akıyor boydan boya!
    Mehmetçik artık ayağa kalktı.
    Mavi bir alev geçti gözlerinden,
    Savaşan kuvvet değil, haktı.

    Yirmi altı Ağustosta,
    Karanlıkta düşman tel örgüleri..

    Birşeyler ağarıyor etrafta,
    Mehmetçiğin tetikte eli.
    Saflar hücuma hazırdılar,
    “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz! İleri!..

    Mesut TARCAN
    Sinemde yanar dağlar bahçeler bağlar yetim
    Sensizken canım ağlar bensizken memleketim
    Özüme bir kez dokun gör nasıl birisiyim
    Aşka aşıkken bile memleket delisiyim

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş