Burun pek çok işlevi ve anlamı olan bir organdır. Bu yüzden, burnundan rahatsızlığı olan hastaların ameliyat olmadan önce dikkatli bir biçimde incelenmesi gerekir. Türkiye'de yapılan estetik operasyonlarda burun estetiği ameliyatları ön sıralarda yer alıyor. Bu ameliyatların nasıl yapıldığını muhtemelen pek çoğunuz biliyorsunuzdur veya burun ameliyatı geçirmiş kişilerdeki değişimi ve neticelerinin nasıl olduğunu mutlaka görmüşsünüzdür. Ben bu yazımda burun hakkında bilinmeyen veya

Bu konu 1970 kez görüntülendi 4 yorum aldı ...
burun guzelligi ve felsefesi 1970 Reviews

    Konuyu değerlendir: burun guzelligi ve felsefesi

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1970 kez incelendi.

  1. #1
    Emine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    14.08.2008
    Mesajlar
    20.276
    Konular
    10681
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    21
    Tecrübe Puanı
    100
    @Emine

    Standart burun guzelligi ve felsefesi

    Burun pek çok işlevi ve anlamı olan bir organdır. Bu yüzden, burnundan rahatsızlığı olan hastaların ameliyat olmadan önce dikkatli bir biçimde incelenmesi gerekir.

    Türkiye'de yapılan estetik operasyonlarda burun estetiği ameliyatları ön sıralarda yer alıyor. Bu ameliyatların nasıl yapıldığını muhtemelen pek çoğunuz biliyorsunuzdur veya burun ameliyatı geçirmiş kişilerdeki değişimi ve neticelerinin nasıl olduğunu mutlaka görmüşsünüzdür. Ben bu yazımda burun hakkında bilinmeyen veya algılanamayan diğer önemli hususlara değinmek istiyorum.

    Burun insan vücudunun en enteresan organlarından biridir. Çünkü sırtı önde, tepesi aşağıda, kökü yukarıda ve kanatları aşağıdadır. Aldığımız havanın ısınmasını sağlayan, onu tozlardan arındıran ilk duraktır. Kadınlar östrojen hormonlarından dolayı erkeklerden daha iyi koku alırlar. Kadınların ovülasyon (yumurta oluşumu) zamanında, yani östrojen düzeylerinin en yüksek olduğu zamanda koku alma hassasiyeti çok daha artar. İnsanların 4 bin kokuyu ayırt etme kabiliyetleri vardır

    Burnun aynı zamanda ruh dünyasının bir amblemi olduğunu tarihçi filozof Johann Gottfried Seume yazmıştır. Dahlke ise psikosomatikle ilgili el kitabında burnun simgelediklerini şöyle tarif ediyor: "Hükmetmek, gurur, güç, seksüalite."

    Bornemann adlı sosyolog 1991'de, bir kitabında burnun erkekte "iktidar" işareti olarak anlaşıldığını, bundan dolayı toplumda burun büyüklüğünün veya küçüklüğünün penis ile orantılı görüldüğünü, burada kastedilenin aslında cinsel arzu ve güçle ilişkisi olduğunu yazdı.

    Johan Caspar Laveter adlı sosyolog ve psikolog burnun sadece nefes almak, koku almak gibi işlevleri gören bir organ olmadığını, onun ayrıca cinsel gücü yansıttığını ve bir sembol olduğunu belirtti.

    Geçmişe bakıp burnun seksüalite ile ilişkisini göz önüne alacak olursak, onun üzücü kaderine de şahit oluruz. Yüzyıllar önce I. Friedrich tecavüz edenlerin, evlilik dışı ilişki kuranların burnunu kestirmişti.

    Hiçbir organ günlük konuşma diline burun kadar girmemiştir

    Eğer anlamlı bakılacak olunursa sifilis hastalığının bulaşma şekli (cinsel ilişki) ile bu hastalığa yakalananlardaki burun dokusu lezyonu ve kaybı arasındaki psikodinamiği göz ardı etmek mümkün değildir.

    Edmond Rostand komedisinde Cyrano de Bergerac'ı çirkin ve koca burunlu ama iyi yürekli bir figür olarak göstermiştir. Collodi'nin yalan söyledikçe burnu büyüyen Pinokyo masalını ise hepimiz biliriz.

    Çirkin görünümlü bir burun edebiyatta ve resim sanatında sıklıkla kullanılan bir motiftir. Hiçbir organ burun kadar günlük konuşmada mecazi olarak kullanılmamıştır: Burnu bir karış havada, burnu büyüdü, burnundan hiç kıl aldırmıyor, hık demiş burnundan düşmüş, burnunu her yere sokuyor, burnunun ucunu görememek...

    "Korku ve öfke duygusunun yansıması cinsel organlaradır ve bu organlardaki problem olarak algılanır. Bu yansıma eğer cinsel organlara olmazsa, bu takdirde onun sembolik karakterlerine yönelir, tıpkı burun gibi." Bunu Roth 1959 yılında "The Face-Genital Equvation" adlı kitabında yazmıştır.

    Burnun genel anlamından da anlaşıldığı gibi kimi zaman ruhsal şikayetleri olan hastalarda psikolojik bozuklukların yansıması burunda gerçekleşir ve hasta burnunda sorun olduğunu düşünür. Psikozları tedavi edilmemiş veya tanınamamış bir hastaya yapılan burun ameliyatının hasta ve cerrah açısından çok sıkıntı verici problemlere yol açabileceği aşikardır.

    Bütün bunları dikkatle göz önüne aldığımızda burnun bir sürü fonksiyonunun ve anlamının olduğunu görüyoruz. Böyle önemli bir organından rahatsızlığı olan hastaları, ameliyat etmeden önce çok daha dikkatle incelememiz gerekiyor.

    Başarılı bir burun estetiği ameliyatı sonrasında hasta özgüven kazanır

    Burun estetik görünüm bakımından çok dikkat çeken bir organdır. Travmatik veya doğumsal burun şekilsizlikleri hep dikkat çeker ve çoğu zaman kişi çevreden kırıcı, gücendirici veya alaycı davranışlarla karşılaşır. Bundan dolayı da bu psikolojik baskıya sadece çok dengeli karakter ve ruh hali olan kimseler katlanabilir. Bilhassa 25 yaşına kadar olan, sosyal yaşamı henüz tam oturmamış kişilerde burnun şeklini ve formunu değiştirme arzusu sosyal kabullenme açısından çok daha yüksektir. Bu yaş sınırı atlatıldıktan sonra mesleki ve ailevi yaşamın getirdiği güven ve denge kişiyi burun probleminden uzaklaştırır. Bu psikolojik baskı bu aşamadan sonra da hâlâ devam ediyorsa kişi o zaman plastik cerrahi yoluyla çözüm aramayı denemelidir.

    Eğer bir burnun düzeltilmesi için ameliyat kararı doğru verildiyse ve ameliyat teknik açıdan kurallara uygun olarak yapıldıysa neticenin getireceği pozitif psikolojik etki bütün estetik ameliyatlar içinde en etkin olanıdır. Başarılı bir burun ameliyatından sonra hastanın kendine güveni gelir ve bunun böyle olmasına da şaşırmamak gerekir. Çünkü burun tam yüzün ortasındadır, görmemek imkansızdır.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: burun guzelligi ve felsefesi

          Kategori: Sağlık Kütüphanesi

          Konuyu Baslatan: Emine

          Cevaplar: 4

          Görüntüleme: 1970


  2. #2
    aZaT07 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    27.04.2009
    Mesajlar
    1.746
    Konular
    156
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    843
    @aZaT07

    Standart

    YoRuM SuZ. D
    DeĞeR VeRDiĞiN iNSaN SeNiN DeĞeRiNi BiLMiYoRSa;
    BıRaK KeNDi DeĞeRi iLe KaLSıN !!!!!!!!!!

  3. #3
    Emine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    14.08.2008
    Mesajlar
    20.276
    Konular
    10681
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    21
    Tecrübe Puanı
    100
    @Emine

    Standart

    Alıntı aZaT07 Rumuzlu Üyeden Alıntı
    YoRuM SuZ. D
    nasil yani yorumsuzzzzzz hmmm ben birzamanlar bu burnuma takmisdim
    valla oyuzden ekledim gene

  4. #4
    aZaT07 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    27.04.2009
    Mesajlar
    1.746
    Konular
    156
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    843
    @aZaT07

    Standart

    Alıntı Emine Rumuzlu Üyeden Alıntı


    nasil yani yorumsuzzzzzz hmmm ben birzamanlar bu burnuma takmisdim
    valla oyuzden ekledim gene
    Yani İLLaki bir yerLerinizi kestireceksiniz.... DeĞiL mi? Sonra da "tüüüüh" önce daha güzeLdi diyeceksiniz
    DeĞeR VeRDiĞiN iNSaN SeNiN DeĞeRiNi BiLMiYoRSa;
    BıRaK KeNDi DeĞeRi iLe KaLSıN !!!!!!!!!!

  5. #5
    Emine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    14.08.2008
    Mesajlar
    20.276
    Konular
    10681
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    21
    Tecrübe Puanı
    100
    @Emine

    Standart

    Alıntı aZaT07 Rumuzlu Üyeden Alıntı
    Yani İLLaki bir yerLerinizi kestireceksiniz.... DeĞiL mi? Sonra da "tüüüüh" önce daha güzeLdi diyeceksiniz
    ............heye.........

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş