“Avcı Gracchus” Franz Kafka’nın 1917 yılında yazdığı hikâyesidir ve Kafka’nın ölümünden sonra yayımlanan eserlerinin arasındadır. Kitapta bir türlü huzur bulamayan bir ölü konu alınmıştır.
İçerik [değiştir]
Güney Riva kıyılarında limana bir kayık yaklaşır. Üstü başı perişan halde olan bir adam, sedyeyle kasabanın içinden geçirilerek belediye başkanının evine getirilir, kabul odasına alınır. Salvatore adındaki Riva Belediye Başkanı odaya girer ve adamla karşılaşır. Adamın o gün Riva’ya geleceği belediye başkanına daha önceden bir güvercin tarafından haber verilmiştir. Başkan odadayken sedyede yatan adam birden gözlerini açar. İsminin ölü Avcı Gracchus olduğunu, Almanya’da Kara Orman taraflarında bir dağ keçisini kovalarken ağır bir şekilde yaralanıp öldüğünü söyler. Adam anlatmaya devam eder; onu taşıyan sandalın yolunu şaşırdığını ya da kaptanın bir anlık dikkatsizliğinden dolayı ölüler diyarına bir türlü geçemediğini söyler. Aslında Gracchus da bu durumdan rahatsızdır, ölüler diyarına gitmesinin aslında onu daha mutlu edecektir; fakat bunu bir türlü başaramaz, dur durak bilmeden bütün dünyayı sandalla dolaşmak zorundadır artık.
Adam sandalda sedyenin üzerinde, üzerinde bir bez parçası örtülü şekilde uzanmaktadır, karşısında ise kafasını kaldırdığında gördüğü, elinde mızrağıyla açıkça Gracchu’su hedef almış, Güney Afrika yerlilerine benzeyen bir adam resmi görmektedir. Belediye başkanı Gracchus’a bütün bu olan bitende kendisinin bir suçunun olup olmadığı ve Avcı’nın bundan sonra Riva’da kalmayı isteyip istemediğini sorar. Gracchus’un cevabı şöyledir: “Kayığımın dümeni yok, rüzgâr beni ne tarafa götürürse o tarafa sürüklenirim.”