Leibniz ile birlikte tüm matematik tarihindeki en çok yeni terimin yaratıcısı olan İngiliz matematikçi ve şair. Cebire yaptığı birçok katkıdan ikisi klasikleşti: Temel bölenler kuramı ve ikinci dereceden formların eylemsizlik yasası. Sylvester’a, günümüzde genel olarak abul edilen invaryant (değişmez), kovaryant (eşdeğişir), kontravaryant (ters değişir), kogradyan ve syzygy gibi birçok terimi borçluyuz Alfred Clebsch (1833-1872): Kısa yaşamına önemli başarılar sığdıran Alman matematikçi. Değişmezler kuramını izdüşümsel geometriye uyguladı. Riemann’ı anlayan ilk insanlardan biriydi. Cebirsel geometrinin öyle bir dalını buldu ki, bu alanda Riemann’ın fonksiyonlar ve çok bağlantılı yüzeyler kuramları, gerçek cebirsel eğrilere uygulandı. Felix Klein (1849-1925): Alman matematikçi. Her geometrinin, belirli bir dönüşüm grubunun değişmezler kuramından oluştuğunu ortaya attı. Bu grup genişletilerek ya da daraltılarak, bir geometriden diğerine geçilebilirdi. Klein, öğrencileriyle birlikte yaptığı kapsamlı çalışmalarda grup kavramını, doğrusal diferansiyel denklemlere, eliptik modüler fonksiyonlara, Abel fonksiyonlarına ve Poincare ile ilginç ve dostça bir yarışma içinde yeni “otomorfik” fonksiyonlara uyguladı. Sophus Lie (1842-1899): Değme dönüşümünü buldu ve bununla tüm Hamilton dinamiğini grup kuramının bir parçası haline getirmenin anahtarını elde etti. Tüm yaşamını sürekli dönüşüm gruplarının ve bunların değişmezlerinin sistematik biçimde incelenmesine adadı. Bu konunun geometride, mekanikte, bayağı ve kısmi diferansiyel denklemlerde bir sınıflandırma ilkesi olarak merkezi önemini gösterdi. Joseph Liouville (1809-1882): Fransız matematikçi. Sistemli bir biçimde iki ve daha çok değişkenli ikinci dereceden formları inceledi; ama istatistiksel mekanikteki “Liouville teoremi”, onun tümüyle farklı bir alanda da üretken olduğunu gösterir. Sonlu ötesi sayıların varlığını gösterdi; birkaç arkadaşıyla birlikte eğrilerin ve yüzeylerinin diferansiyel geometrisini geliştirdi. Charles Hermite (1822-1901): Cauchy’den sonra analizin Fransa’daki en önde gelen temsilcisi. “Hermite sayıları”, “Hermite formları” adlarından da anlaşılacağı gibi eliptik fonksiyonlar, modüler fonksiyonlar, Teta fonksiyonları, sayı ve değişmez kuramların hepsi Hermite’in ilgisini çekmişti. Gaston Darboux (1842-1917): Fransız geometri geleneğinin sürdürücüsü. Geometrik problemlerde grupları ve diferansiyel denklemleri tam bir ustalıkla kullandı, mekanik problemlerinde parlak uzay sezgisini sergiledi. Darboux’un sayesinde diferansiyel geometri, çok değişik biçimlerde, hem bayağı ve kısmi diferansiyel denklemlerle, hem de mekanikle ilişkilendirilebildi. Henry Poincare (1854-1912): 19. yüzyılın ikinci yarısındaki en büyük Fransız matematikçi. Bu dönemdeki hiçbir matematikçi, bu kadar geniş bir yelpazedeki konulara hakim olup, hepsini zenginleştirmeyi başaramadı. Potansiyel, kuramı, ışık, elektrik, ısının iletilmesi, kapilarite, elektromanyetizma, hidrodinamik, gök mekaniği, termodinamik, olasılık... bütün bu alanlarda ürün verdi. Yazdığı çok sayıda herkesçe anlaşılabilir kitaplarda modern matematiğin genel bir kavrayışını vermeye çalıştı. Otomorfk ve Fuchs fonksiyonları, diferansiyel denklemler, topoloji ve matematiğin temelleri üzerine çok sayıda makale yayımladı. Saf ve uygulamalı matematiğin tüm alanlarını kavramış ve tekniklerde ustalaşmıştı. 19. yüzyılda. Riemann dışında hiçbir matematikçinin şimdiki kuşağa Poincare kadar öğreteceği şey yoktur. Görelilik, kozmogoni, olasılık ve topolojiyle ilgili modern kuramların hepsi, Poincare’in çalışmalarından çok etkilendi. David Hilbert (1862-1943): Alman matematikçi. Öklit geometrisinin dayandığı aksiyomların bir analizini yaparak, modern aksiyomatik araştırmalarının, nasıl Antik Yunanlılar’ın kazanımlarının ötesine geçmeyi başardığını açıkladı. Göttingen’de profesör olan Hilbert, 1900’de Paris’teki Uluslararası Matematikçiler Kongresi’nde 23 araştırma projesi sundu. Bu konuşmada Hilbert, geçmiş on
[Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
yıllardaki matematiksel araştırmaların eğilimini yakalamaya ve gelecekteki üretken çalışmaların taslağını çıkartmaya çalıştı. Günümüzde Hilbert’in ortaya attığı 23 problemden bazıları çözülmüş, diğerleri hala çözülmeyi beklemektedir. Kaynak: Dirk J. Struik’in Kısa Matematik Tarihi (Sarmal Yayınevi, Ekim 1996, çeviren Yıldız Silier) BATI MATEMATİKÇİLERİ FOTOĞRAF ALBÜMÜ