Mekke’ de gözü yaşlı arkada bırakılan boynu bükük yürekler,
Medine’de güneşin doğmasını bekler gibi bekleyen tebessüm eden gönüller
ve çocuk kahramanlara inat yatağa yatan koca bir yürek Hz.Ali.
Örümceklerle örülü mağaraya, yüreği mühürlüler dayanınca endişelenmeye başlayan Ebu Bekir’e “Tasalanma,ALLAH bizimle beraberdir” diyordu gönüllerin sultanı Hz Peygamber (sav).
Dağlara, kitaplara değil yüreklere yazılacak sözdü bu.En çaresiz anımız da da, en mutlu zamanımızda da bizimle beraberdi “O”.Hicrete damgayı vuracak sözdü bu.Hakla batılın, iyilikle kötülüğün savaşında Sevr mağarasından, günümüz zamanına damlayan hüzün damlalarıydı.O duruş diyordu ki bize: “ tasalanmayın, ALLAH sizinle beraberdir”
“yüce bir davetle geldin
sen bu şehre şeref verdin
ey sevgili hoş geldin”
Hicret,
ALLAH’ın yasakladığı şeylerden kaçmaktır,
Kötülüğü terk etmektir,
Hata ve günahları terk etmektir,
Rabbimizin hoşlanmadığı şeyleri terk etmektir,
Sana söylenilenleri yap, kötülüklerden hicret et sonra git yeryüzünde istediğin yerde otur.
Hicretin, mekandan, makamdan, yerden ötesi gönüllerdeki hicretidir.“İyiliği emredip, kötülüğü nehyetme” eylemini gerçekleştirebilmektir hicret.Gönüller de başlayıp gönüllerde biten bir duygu iklimi.
“Kendilerine zulmeden kimselere canlarını alırken melekler soracaklar:
Neyiniz vardı sizin?
Onlar: Biz, yeryüzünde çok güçsüzdük diye cevap verecekler.
Melekler:ALLAH’ın arzı sizin kötülük diyarını terk etmenize yetecek kadar geniş değil miydi?(niçin hicret etmediniz?) diyecekler.Böylelerin varış yeri cehennemdir.Ne kötü bir yarış yeri!…”(Nisa-97)
Kötülüklerden, fenalıklardan ne zaman uzaklaşıp Rabbimize hicret etmeyi başarırsak işte o zaman Hicret Takvimimiz işlemeye başlayacak.
______________
Her anımızın Muharrem ile şereflenmesi şuuruyla inşaALLAH.
Yüreğimizi hicretle şereflendireceğimiz anlar ve hicret dolu senelere.
Hicretlerimiz mübarek olsun…