Kars Doğu Anadolu da ülkemizin en doğusundaki ve aynı zamanda karasal iklim dolayısıyla da en soğuk illerinden birisidir. Ancak mekanın bu olumsuzluğu ilin sanayii gelişmesinde nispeten olumsuz olmuş olsa da il turizm potansiyeli açısından bölgenin başlıca illerinden birisidir. İl ülkemizin başlıca kış turizm merkezinden birisidir ve yapılacak yatırımlarla bu alanda daha da gelişebilir.Bunun yanı sıra kültür turizmi açısından da tarihin çok eski devirlerine uzanan antik kalıntıları ve ören

Bu konu 3576 kez görüntülendi 4 yorum aldı ...
Kars 3576 Reviews

    Konuyu değerlendir: Kars

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 3576 kez incelendi.

Konu: Kars

  1. #1
    Yaver ARANCI - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    25.10.2008
    Mesajlar
    298
    Konular
    108
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    590
    @Yaver ARANCI

    Harika Kars

    Kars Doğu Anadolu da ülkemizin en doğusundaki ve aynı zamanda karasal iklim dolayısıyla da en soğuk illerinden birisidir. Ancak mekanın bu olumsuzluğu ilin sanayii gelişmesinde nispeten olumsuz olmuş olsa da il turizm potansiyeli açısından bölgenin başlıca illerinden birisidir.

    İl ülkemizin başlıca kış turizm merkezinden birisidir ve yapılacak yatırımlarla bu alanda daha da gelişebilir.Bunun yanı sıra kültür turizmi açısından da tarihin çok eski devirlerine uzanan antik kalıntıları ve ören yerleri ile önde gelen kültür turizmi açısından da Yontma Taş Çağından itibaren kesintisiz bir yerleşime sahne olan kent önde gelen kültür turizm merkezlerindendir.İlin inanç turizmindeki potensiyeli de dikkat çekicidir.Selçukluların M.S.1064 yılında Anadolu''ya ilk girişlerinde Anı Ören yerinde yaptıkları camiler, erken dönem Hıristiyan kiliseleri bu potansiyelin bir göstergesidir.İl bozulmamış doğasıyla da eko turizm ve spor turizmi açısından kullanılmayı bekleyen önemli bir potansiyele sahiptir.

    Kars şehrinin adı bir Türk boyu olan Karsaklar''dan gelmektedir.M.Ö.130-127 yıllarında Kafkasyadan gelerek Kars çevresine yerleşen Karsaklar ilimize bu adı vermişlerdir.Bu durumda Kars en eski Türkçe il adı ünvanını kazanmıştır.Arkeolojik çalışmalarda bölgenin Yontma Taş Devrinden (M.Ö.13000-10000) itibaren kesintisiz iskan gördüğü anlaşılmıştır. Bölgede Hurriler, Urartular, İskitler, Parthlar, Sasaniler, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Gürcüler, Akkoyunlular, Karakoyunlular, Osmanlılar hakimiyet kurmuşlardır.Bu medeniyetlerin izlerini günümüzde Kars merkezde Anı Ören yerinde ve ilçelerimizde ayakta kalmış taşınmaz kültür varlıklarında görmekteyiz.


    KİŞMİŞLİ PİLAV, SARI KÖKLÜ PİLAV, KABURGA DOLMASI, LÜLE KEBAP, PİTİ, BOZBAŞ, AYRAN AŞI, LAVAŞ, TANDIRDA KUZU, CILBIR, MADIMAK, GÜZ OĞLAĞI,
    BOĞANAK KABAĞI, HANGEL, HAŞIL, GUYMAH, HASIDA, KAVURGA , KAVURMA, KATIK , KAŞAR PEYNİRİ, KAYMAĞI , SÜTLAÇI, ERİŞTESİ , BEÇE KIZARTMASI, FERE YAHNİSİ, SARI BALIĞI, GÖBELEK KEBABI , UN HÖRRESİ, DAĞ KEBABI vb Karsın Ağız Lezzetleridir.

    Karsın "KETE"'si, "TULUM ÇEÇİLİ" ve "AYVALI-ŞERBETLİ KAZ ETİ YEMEĞİ" Meşhurdur.

    Kars'ta Orta Asyadan Kalma Öz Türkçe Kelimeler kullanılır, Zehir yerine "Ağu", Düşman yerine "Yağı", Yaramaz yerine "Hayta", Destek yerine "Kömek", Mızrak yerine "Cirit", Kısa Boylu yerine "Gödek", Zayıf yerine "Arık", Şişman yerine "Kök", Mavi yerine "Gök", Yeşermiş yeine "Göğermiş", Güvercin yerine "Göğerçin", Yoğurt yerine "Katık", Toplamak, Toparlamak yerine "Yıkşırmak", iyi olmuş-yakışır yerine "Yakşı-Yahşı", Kova yerine "Cıngır", Banyo yapmak yerine "Çimmek", Ekmek yerine "Çörek", Ayna yerine "Güzgü", yakacak çalı çırpı için "Gırcın", Kartal yerine "Kuzgun", Şahin yerine "Çalağan" ya da "Kırgı", Sivrisinek yerine "Ağcakanat" yada "Mığmığa", Çaydan Demlik yerine "Çuğun", Çamur yerine "Zığ", Fermuar yerine "Zırzır", Herzaman yerine "Hemeşe", Eşek yavrusuna Sıpa yerine "Kotuk" yada "Hotuh", Kedi yerine "Pişik", Kaz ve Ördek yavrusuna "Bilik", Tavuk yavrusuna Civciv yerine "Cüce" üç aylık olunca dişisine "Fere" Erkeğine "Beçe" 1 yaşında oluca erkeğine "Horoz", Mızrak yerine "Cirit", Asker yerine "Er", Ordu yerine "Koşun", Yabani At'a "Yılki", At'ın Yavrusuna "Tay" yada "Kurik", At ve Boğanın tarlada kullanılmak üzere kısırlaştırılmışına "Yabı" yada "İbiş", Koyunun yavrusuna "Kuzu" 6 aylık olduğunda erkeğine "Toklu" dişisine "Şişek" 1 yaşına geldiğinde erkeğine "Erkek" Dişisine "Kısır" 2 yaşına geldiğinde erkeğine "Koç" dişisine "Koyun", Keçinin yavrusuna "Gıdik" 1 yaşına geldiğinde erkeğine "Oğlak" yada "Erkeç" dişisine "Çepiç" 2 yaşına geldiğinde erkeğine "Teke" eğer teke sürüye öncülük yapıyorsa "Seyis", İnek'in yavrusuna "Dana" l yaşına geldiğinde erkeğine "Tosun" dişisine "Düğe" 2 yaşına geldiğinde erkeğine "Boğa" kısırlaştırılmışsa "Öküz, Yabı, İbiş" dişisine "İnek", Ateş yerine "Od", sönmek üzere olan ateş'e "Sengi, Sengimiş", Cesur kişiye "Kara", Gözükara korkusuz kişiye "Deli", bilinen Deli Kelimesi yerine "Ahraz, Akılsız", Yaşlı yiğit sözü geçen kişiye "Dadaş", su içinde yetişen ot'a "Camak", geçen yıl yerine "Bıldır", ileri yerine "Anarı", Geri yerine "Beri", "Geçen yıl" yerine "Öte yıl, "Geçen gün" yerine "Öte gün", Hayvan sürüsüne "Celep" sahibine "Celepci", Yüce yerine "Uça", yuvarlak Ot Kümelerine "Bulul" bululların üst üste yığılmasına "Taya", henüz bulul veya taya yapılmamış ama biçilmiş ot yığınına "Küleş", Hindi yerine "Cuga" yada "Culuk", otururken yarı uyanık uyuklamaya "Mürgülemek", Bahçe Duvarına "Çeper", Lahana yerine "Kelem", Havuç yerine "Pürçüklü", Hırsız yerine "Oğurçu", Hırsızlık yerine "Oğur-Oğuru", Ovalı yerine "Aranlı", Dağlı yerine "Ayrımlı", Pelerin yerine ise eğer pelerini Çoban giyiniyorsa "Hıllik" bir bey giyiniyorsa "Yapınçı", yabancı için "Özge", Kendine ait olan için "Özgü" gibi kavramlar kullanılır.

    Ayrıca Kars'daki Azeri Ağzı ile Türkçe kullanımında genellikle D yerine T Harfi Kullanılır. Doktor yerine "Tohdur", Diş yerine "Tiş", Düşmek yerine "Tüşmeh", Diken yerine "Tiken" gibi. Fakat Deri, Dere, Değirmen gibi kelimelerde D harfi aynen kullanılır. Yanısıra, Kars yerine "Gars", Kar yerine "Gar", Kara yerine "Gara", Kapı yerine "Gapı", Kale yerine "Gala-Kala" hatta hapishane yerinede "Kala" denilir.

    Karsta Tren kelimesi yerine "ÇAHÇAH" denilir. Hatta 1877-1917 yılları arasında süren Rus İşgali esnasında ilk tren Karsa gelmiş ve de ilk Gar Akyaka ilçesinde kurulmuştur. Akyakaya gelen ilk tren Kırmızı olduğundan bu ilçenin eski adı "Kırmızı Tren" anlamına gelen "Kızıl Çahçah"'dır.

    Karsa eskiden deve kervanları ile mallar getirilip ticaret yapıldığından, develerin arka arkaya dizilmesi ile oluşan bu ticari taşımaya "KATAR" ismi verilmiştir. Zamanla Deve Kervanlarının yerini Tren vagonları alınca deve gibi arka arkaya dizilmiş bu vagonlarada "KATAR" denilmiştir.

    Terekeme-Azeri kelimeleri : Oğuzlar Müslüman olunca Farslar Müslüman olan oğuzlara "Türki-iman" yani Müslüman olan Türk dediler. Bu kelime zamanla Anadoluda "Türkmen, Arabistan ve kafkasyada "Terakime", Kars'ta "Türhman-Türkman", Tebriz Hoy Urmuye şehirlerinde "Türükemen" şeklinde değişime uğradı. Sonra Müslüman olan Oğuzar Selçuklu Devletini kurdular, Ardından Akkoyun Karakoyun Devletlerini kurdular. Sonra Uzun Hasanın Torunu olan İsmail Safevi, Safeviler Devletini kurdu ve bu devletin Yönetime aktif katılan kısmı "Azeri" ismini aldı, yönetime aktif katılmayıp eski geleneksel hayatlarını idame ettirenler "Terakime, Türkmen, Türhman, Terekeme" isimleri ile anılmaya devam ettiler ve bunlar hayvancılıkla uğraşıp savaş zamanlarında askere gitmekten başka bir faaliyette bulunmadılar.

    Karapapak Kelimesi : Yukarıda bahsettiğim Müslüman Oğuzların Karakoyun Devletine mensup olanları, Giyindikleri Kalpakların Kara olmasından Dolayı "Karapapak" olarak anıldılar. Papak kelimesi Kalpak'tan türemedir ve Şapka anlamındadır. Kalpaklarının Kara olmasının nedenide Kalpağın hammaddesi olan derinin elde edildiği koyunların Kara olmasından kaynaklanmaktadır. Ancak Özbekistanda Özerk Bölgede yaşayan "Karakalpaklar" ile "Karapapaklar"'ı birbirine karıştırmamak gerekir. Karakalpaklar "KIPÇAK"'tır, Karapapaklar "OĞUZ"' dur. Türkler esasen iki kısımda tanımlanırlar Oğuzlar ve Kıpçaklar. Oğuzlar: Türkmenistan, İran Türkiye Doğu Türkistan (Uyguristan), Azerbaycan, Irak ve Suriyede yaşarlar. Kıpçaklar : Kuzey Türkleri olarak bilinirler ve Kazakistan Kırgızistan Tataristan Macaristan Bulgaristan Finlandiya Estonya Rusya ve Polonyada yaşarlar. Özbekistan ise Çağataylar olarak bilinirler ve ayrı bir kültür oluşturmuşlardır.

    KAÇAKAÇ : 1915-1920 yılları arasında rus desteğindeki ermeni çetelerince yapılan katliam esnasında yapılan göç'e verilen isimdir. Devlet kurmak ve topraklarını genişletmek isteyen ermeniler katliam ve göç yolu ile Müslüman-Türk nüfusunu boşaltmaya çalışmışlardır. o tarihte Malatya Maraş Kayseri Tokat Amasya Sivas ellerine ve de Gence Bakü Hoy Urmuye Tebriz Zencan Erdebil Lenkeranellerine yoğun göçler gitmiştir. Tam bu yıllarda Selçuklu ve Osmanlının sancaklığını yapan ve nüfusu %100 Türk olan (ki Doğudaki en yoğun nüfusa sahip vilayetti) BATUM vilayeti de aynı akıbete uğramış ve nüfusunun büyük kısmı Anadolu içlerine göç ettirilmiştir, geri kalanlarıda 1945'te Sovyetler orta asyaya sürmüş veya katletmiştir.

    Kars'ın Müzik Aletlerinin Başında DEF, NAĞARA, GARMON, TAR ve SAZ gelmektedir.

    Karsın Köylerinde "TEPÜK" , "TOPUK" oyunu denilen At Kılının Bir Deri Parçasına Sarılması İle Oluşturulan Yuvarlak Bir Cisme Ayakla Vurulması İle Oynanan Bir Oyun Vardırki Bu Oyun Şimdiki Futbolun Atasıdır.

    Kars'ın Gençleri Aşık Oyunu Oynarlar. Aşık Keçinin Arka Ayağından Çıkarılan Dikdörtgen Biçiminde Bir Kemiktir. Hatırlarsınız "Tek Gele Lek Gele"........

    Kars Gençleri Topaç Oyunu Oynarlar. Topaç Meşe Ağacı veya Kara Ağaçtan Koni Şeklinde Yapılan Cismin Ucuna Demir Takılması ve Bu Topaca İp'in Sarılarak İp'in Bir Ucunun Orta Parmağa Bağlanmasından Sonra Topacın Fırlatılarak Yerde Hızlı Dönmesinin Sağlanması Oyunudur.

    Kars Gençleri "ÇELİK ÇOMAK" Oyununu Çok Güzel Oynarlar.

    Kars'ta Çok Yoğun Biçimde Selçuklu ve Kafkas Kültürü Yaşanmaktadır. Atlı Cirit Oyunları Selim İlçesinde Oynanmış ve Selimden Tüm Türkiye'ye Yayılmıştır. Atlı Mızrak Oyununun Kökeni Hun Devletine ve Daha Öncesine Dayanmaktadır, Türk Yiğitlerinin At Üzerindeki Manevra Kabiliyetini Geliştirme ve Yiğitleri Savaşa Hazırlama Oyunudur.

    Binlerce Yıl Öncesine Ait İlk İnsan Yerleşim Yeri Kağızman İlçesinde İzlerini Korumaktadır. Bu izler Hem İnsanlık Tarihinin İlk İzleri ve Hemde Karstaki Türk Varlığının İzleridir ve En Az 7000 (Yedi Bin) Yıllıktır. Biz Türkler Yedi Bin Yıldan Beri Anadolunun Toprakları Üzerinde Yaşadık ve Çeşitli Uygarlıklar Kurduk, İnsanlık Tarihi Türklerle Başlar. Çindeki Beyaz Piramit'de Bunun En Belirgin Kanıtıdır.

    Hunlar, İskitler ve Daha Öncesinde de Türk Varlığını Sürdüren Kars, Müslüman Türk Egemenliğine 1064 Yılında SELÇUKLULARLA Girmiştir. Ardından 1877 Osmanlı Rus Savaşında Gazi Ahmet Muhtar Paşanın Kahramanca Mukavemetine Rağmen Rus İşgaline Giren Kars 1918 Yılında Ruslardan Bağımsızlığını Kazanmış, "CENÜBÜ GARBI KARS KAFKAS CUMHURİYETİ" Olarak Cumhuriyetini ve Bağımsızlığını İlan Etmiş, 1920 Yılında Kazım Karabekir Paşanın Halit Paşa İle Gönderdiği Sancağı Kars Kalesine Dikerek Tekrar Osmanlı Topraklarına Katılmıştır. Halit Paşaya Karslılar Azeri Lehçesinde Gözüpek, Korkusuz, Gözükara Anlamına Gelen "DELİ" Lakabını Takmışlardır.(Türkiye Lehçesinde Çılgın Anlamına Gelen Deli Kelimesinin İse Bu Lakapla Bir İlgisi Yoktur).

    Kars'ta Cumhuriyet Döneminde İlk Kurulan Gazete "AY HAVAR GAZETESİ"'dir.

    Dede Korkut'un Karsta Yaşadığı Bilinmektedir ve Korkut Ata Hikayeleri Olarak Halen Köylerde Dedeler Torunlarına Hikayeleri Anlatmaktadır.

    Kars Aşıklık Geleneğini Sorgulamak ve Çobanoğlu

    Dede Korkut Oğuznameleri’nde iki başkent vardır. Biri düne kadar Kars’a bağlı olan Iğdır’da ki “Karakale”, diğeri ise Kağızman'da ki “Ağcakale”dir.

    Oğuzların bilge kişisi, ozanı, kopuz mucidi, akıldar insanı Dede Korkut’tur. Oğuzname’nin birinde baş Kahramanlardan Kazan Han:

    “Sürmeli de Ağcakale de at oynattum”

    demektedir. Oğuzların kışlağı ve yaylağı Kars olduğuna göre halk ozanlığının başlangıcı da Dede Korkut ile Kars’ta başlamış bulunmaktadır.

    9 ile 11 nci asırdan bu yana bu gelenek “halk ozanı, halk şairi, halk aşığı gibi adlarla günümüze taşına gelmiştir.

    Kars Eli, DedeKorkut’tan başlayarak Çobanoğlu’na varıncaya dek bu zaman içerisinde çok güçlü aşıklar yetiştirmiştir. Sanatı güçlü, kudretli olanların başında Tüccari, İkrami, Zihni, Şenlik, Ceyhuni, Bahri, Kahraman, İrfani, Müdami, Kasapoğlu, Hıfzı, Cemal Hoca, Nihani, Karahanlı gibi isimleri sayabiliriz.

    Kars aşıklık geleneğindeki makamlarımızı ustalardan alan çıraklar, yazdıkları şiirlerinde ezgi olarak kullana geldiklerinden makam üretemez olmuşlardır. Hep aynı makam, hep aynı ağız, aynı tel ile çalıp söylemişlerdir. Kars aşıklık geleneğimiz bundan ötürü 1960 sonrası makam kısırlığı yaşamıştır.

    Murat Çobanoğlu’nun bu yıllardan başlayarak açtığı “Çobanoğlu Gazinosu” Azerbaycan’da olduğu gibi Kars’ta bir “Aşıklar Okulu” işlevini üstlenmiştir. Bu mekana gelen aşıklık adayları burada sazı,sözü,türküyü kavramış,şiir türlerini öğrenmiş, aşıklığa başlamıştırlar. Kars, işbu mekanı açtığı için merhum Murat Çobanoğlu’na minnettardır. Burada Hıfzı’nın bir dörtlüğü:

    “Canan da canına böyle kıyar mı
    Hasta başın taş yastığa koyar mı
    Ergen kıza beyaz bezler uyar mı
    Al gey allı balam alların hani


    Karsa Yerleşen Oğuz Beyinin İki Oğlu Olan "İydir ve Çıldır" Hanlar, Kendilerine Bağlı Obaları Yanlarına Alarak İki Ayrı Bölgeye Yerleşmişlerdir.İydir Bey Tarımla Uğraşan Kentleri (Köyleri) Yanına Almış ve Yerleştiği Alan'lık (Ovalık) Bölgenin İsmini İydir (Iğdır) Koymuş, Çıldır Bey Hayvancılıkla Uğraşan Kentleri (Köyleri) Yanına Almış ve Ayrım'lık (Dağlık, Yaylalık) Bir Bölgeye Yerleşmiş Bu Bölgenin İsmini Çıldır Koymuştur.

    Köroğlu Kars'ta Yaşamıştır. Kizir Bekçi Demektir, Kiziroğlu Mustafa Bey İle Köroğlu Karsta Güreşmiştir.

    Deli Dumrul ve Boğaç Han'ın Kars'ta Yaşadığı Bilinmektedir.

    Keloğlan'ın Kabri Kars'ta "Okçuoğlu Köyü" Sınırları İçindedir.

    Aşıkların değişiyle;

    Dizde derman ayahda fer galmadıng balam galmadıng....
    Gavur saldat elekberi salmadıng atam salmadıng..........
    Bu honçayı heç bir yiğit almadıng yar almadıng............
    Atam anam, halım sorang olmadıng ay olmadıng...........

    Karsta söylenen bir halk ezgisinden mısralar verelim,

    Gedirdim yavaş yavaş,
    Ayağıma deydi daş,
    Senden mana yar olmaz aycan aycan,
    Gel olah bacı gardaş,

    Dut ağacı boyuncah,
    dut yemedim doyuncah,
    Yarı Hasretle gördüm aycan aycan,
    Danışmadım doyuncah,

    Gızıl Üzüh ahadı,
    Verdim Anam Sahladı,
    Anama Gurban olum aycan aycan,
    Meni tez adahladı.

    Bir başka Kars ezgisinden örnek verelim,

    Bahça bağa geldi bahar,
    Yeşil halı serdi bahar,
    gel dedim gelmedi yar,
    gelmedi yar,

    Hele manga gelsenge yar,
    Şu Könglümü alsanga yar,
    A ceylan sevgilim, mihriban sevgilim,
    Sırrımı bilmedi, bilmedi yar.

    Kars Genç Dinamik Eğitimli ve Kültürlü Bir Nüfus Yapısına Sahiptir.

    Ermenilerin Yaptığı Türk Katliamının En Belirgin Kanıtları Kars Merkeze Bağlı "SUBATAN", "KÜLVEREN" ve "DERECİK" Köylerindedir.Derecik köyünün eski ismi "GALOKÖY"dür. Bu Köylerde Ermenilerce Katledilen Binlerce Türke Ait Toplu Mezarlarda Yatan Şehitler, Ermeni Zulmunün Derecesini Göstermektedir. Bu Köylerden yalnızca Subatanda kazı yapılmıştır diğer köylerde kazı yapılmamıştır.


    Ulu Önder Atatürk Karsa Geldiğinde Karslılarca Atamıza İtafen Bestelenen Güftelenen Söylenen ve Oynanan "Hoş Gelişler Ola" Müziği ve Dansı Atamıza Olan Derin Sevgimizin Göstergesidir.

    "Ezizinem Vatan Yahşı,
    Geymeye Keten Yahşı,
    Gezmeye Cihan Alem,
    Ölmeye Vatan Yahşı"

    "SONUNU DÜŞÜNEN CESUR OLAMAZ" ; "ŞAMİL".

    Kısacası "KARSLI OLMAK BİR AYRICALIKTIR".


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Kars

          Kategori: Kars dan Haberler

          Konuyu Baslatan: Yaver ARANCI

          Cevaplar: 4

          Görüntüleme: 3576


  2. #2
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1048
    @Dygsuz

    Standart

    Apoletsiz eklemen için teşekkürler.Bir çok deyim babamın annemin kullandıklarına benziyor.Bizler bunları yaşanılan yer itibariyle unuttuk burada okumak sürpriz oldu.

  3. #3
    :HuNtEr: - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    05.02.2009
    Yaş;
    35
    Mesajlar
    8
    Konular
    2
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    0
    @:HuNtEr:

    Standart

    Bir Karslı olarak bunlardan gurur duyuyorum...Cok Tesekkurler Paylasimlar icin..Devaminida bekleriz...

  4. #4
    iyiprens - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    27.09.2008
    Mesajlar
    19
    Konular
    5
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    0
    @iyiprens

    Standart

    emeğine ve yüreğine sağlık kardeşim.
    bilmeyenler öğrensin...
    Özümüzü atamızı kültürümüzü nereden gelip nereye gittiğimizi
    ve bu vatanı sahipsiz bırakmamamız gerektiğini iyi bilelim.

  5. #5
    elimgünüm
    elimgünüm - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    bu sözüne katilmamak mümkün değil ELBETTE KARSLİ OLMAK AYRICALIKTIR

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş