EFSANE Bir söylenceye göre düşman iki ailenin çocukları olan Ali ile Zehra biribirine ölesiye sevdalıymışlar. İki genç daha çocukken ailelerinin düşmanlığına rağmen, gönül verip sevmişler biribirilerini. Aşkları, gökle- yerin aşkı kadar büyük, çiçekle suyun-aşkı gibi temizmiş. Günler gecelere, geceler günlere akıp giderken, herkes aşkına göre almış hisesini hayatın pınarından.. Yıllar su gibi akıp gitmiş, Ve yöre de herkesin dilinde Zehra kızın güzelliği söylenir, Zehra kızın güzelliği

Bu konu 1958 kez görüntülendi 1 yorum aldı ...
EFSANE & BİTANEM 1958 Reviews

    Konuyu değerlendir: EFSANE & BİTANEM

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1958 kez incelendi.

  1. #1
    Mu®@T - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    31.07.2008
    Yaş;
    45
    Mesajlar
    783
    Konular
    252
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    590
    @Mu®@T

    Standart EFSANE & BİTANEM

    EFSANE

    Bir söylenceye göre düşman iki ailenin çocukları olan Ali ile Zehra
    biribirine ölesiye sevdalıymışlar. İki genç daha çocukken ailelerinin düşmanlığına rağmen, gönül verip sevmişler biribirilerini. Aşkları, gökle- yerin aşkı kadar büyük, çiçekle suyun-aşkı gibi temizmiş.

    Günler gecelere, geceler günlere akıp giderken, herkes aşkına göre almış hisesini hayatın pınarından.. Yıllar su gibi akıp gitmiş, Ve yöre de herkesin dilinde Zehra kızın güzelliği söylenir, Zehra kızın güzelliği konuşulur olmuş. Taa.. topuğuna kadar inen saçları, simsiyah gözleri, inci dişleri, kıpkızıl dudakları, pembe yanakları ve tanrı heykelleri gibi kusursuz bedeni ile perileri kıskandıracak kadar güzel ve alımlıymış…

    Derken Ali ile Zehra büyüyüp evlenme çağına erişmişler ama evlenmelerine her iki tarafta bir türlü razı olmamış. İki düşman aile arasında kavgalar başlamış, günlerce silahlar patlamış…

    Zehra ile Ali de çevrelerine aşklarını, biribirine bağlılıklarını kanıtlamak için evlerini terkedip iyi yürekli bir çobanın yardımıyla uzak bir vadideki mağaraya gizlenip yıllarca orada barınmışlar.

    Zehranın kardeşleri her yeri aramış taramışlarsa da hiç bir yerde izine rastlamamışlar. Epey bir zaman yabani meyveler, bitkiler, kökler yiyerek ve geceleri çobanın köyden taşıdığı yiyeceklerle yaşamını sürdürmüşler...

    Dolunaylı gecelerde iki derin vadi arasındaki mağaranın önünde oturup, alt tarafından çağıl çağıl akan sulara bakarak dağlara, taşlara türküler yakmışlar.

    Zehra kızın saçları gece, gözleri yıldız, bakışları gökkuşağını andırırmış. Baktıkça rengarenk bir ahenk sararmış vadinin içini… Her sabah gün burada aşkla başlayıp, aşkla bitermiş… Kuşların inceden soluyuşu, ağacların nazlı nazlı sallanışı, yaprakların hışırtısı bir başka güzelleştirirmiş çevreyi… Renk renk, desen desen çicekler içinde, pınarların da akışıyla bu renk ve ahenk harmonisi, iki gönül coğrafyasının ve iki yurek ikliminin mutluluğuyla uzayıp gitmiş günler.

    Genç adam sevdiği kıza her gün hayran hayran bakarak sazına sarılıp türküler dizermiş ırmaklara… Dağ, taş dillenirmiş sesinde… Sevdiğinin gözleri denizin incileri, dişleri mercan, saçları gecenin karanlığı, gülüşü bahar gülü kadar güzelmiş, güldükçe cangülleri saçılırmış dağa, taşa…

    Sonra Zehra kızın kardeşleri iz sürüp yatmışlar pusuya. Herşeyden habersiz dağlara, kayalara saz çalıp sevdiğinin ceylan gözlerine türküler söyleyen Ali tek kurşunla kayadan aşağı yuvarlamışlar.

    Ağıt yakıp saçlarını yolan Zehra kız Ali nin acısına dayanamayıp ümitsizliğe kapılarak oda kendini aynı uçurumdan aşağı bırakır.

    İkisi yan yana gömülür. Sonraları kızın baş ucuna ak, erkeğin başucunda al bir gül fidanı çıkar ve her bahar yeşerip biri ak biri kırmızı gül açarak biribirine sarılarak tekrar kavuşurlar hiç ayrılmamak üzere....

    Yelpınarın suyu gövdelerine değdikçe ağlamışlar, iri iri yaşlar süzülmüş yapraklarından… Beyaz duvağını takıp tomurcuğuna, ağıtlar yakmışlar kayalara dönüp sırtını munzur dağına. Ne zamanki acısı, ne zamanki hasreti işlemiş kayalara Zehra kızın, paramparça olmuş kayalar, her parça kızıl bir ağgül olmuş kanamış. Yıllarca pınarlar kan akmış… Tarifsiz bir acı çökmüş her yana…

    İşte o gün bu gündür her bahar biribirine kenetlenen bu iki çiçeğin olduğu yerde ağlama ve inilti sesleri duyulur geceleri… Halk arasında mağaranın önünde gömülü olduğuna inanılan bu iki sevgilinin aslında ölmediklerinin, onların değişik zamanlarda değişik şekillerde göründüğüne dair rivayet edilir. Halk arasında hala iki sevgilinin, iki çiçeğe dönüşerek yaşadıklarına inanan yörenin gençleri. Bu söylentilerin de etkisiyle olacak ki, her bahar mağarayı ziyaret ederek dilek tutup kısmet ve murat duası ederler...

    Rüzgarın sesi bu yörelerde her gece yaşanmış efsaneleri fısıldar. Bazen yaşlı bir ninenin anlattığı masalda dillenir, bazen de bir sazın tellerindeki ezgide


    Bitanem

    Nedendir bilmiyorum içimde ölümün verdiği hem korku hem huzur var. Ben öldüm biliyormusun bitanem. Seni haberin bile olmadı. İşte o gün gelmişti. O kadar mutlu görünüyordun ki. Beyazlar nede yakışmıştı bitaneme. O gelinliğin içinde o kadar güzel ve masum duruyordun ki. Gözlerimi senden alamadım biliyormusun. Baktım uzunca bir süre sadece seni seyrettim. Sana olan aşkımı düşündüm. Kendi kendime düşündüm ne kadar çok seviyorum seni? Evet Mecnun’un Leyla’yı sevdiğinden daha çok seviyorum dedim kendi kendime. Vazgeç bu dünyadan onu sana verelim deseler bu dünyadan vazgeçerdim sırf sana kavuşabilmek için. Seni mutlu etmek için her şeyi yapardım. Seni mutlu edecekse kendi canıma bile kıyardım. Nasıl bir aşktı bu. Çok güzeldi çok saftı ama çok acıydı bu aşk. Her gün canımı acıtıyordu bu aşk. Acıtsa da canımı aşıktım işte aşk acı çekmek değimliydi birazda. Senin için acılarıda ben çektim bitanem. Tam bunları düşünürken seni bir masaya oturttular. Aman Allah’ım bu nasıl bir güzellik. O gözlerin bakışı ve büyüsü. Sonra birden irkildim. Yanında o siyah giymiş adam kimdi? Bu olamazdı hayır olamazdı. Senin yanında ben olmalıydım o olamazdı. Kırmızılar giymiş avukat görünümlü bir adam sana bir şeyler sordu. Sen de nedendir bilmiyorum ama evet dedin. Sonra yanındaki adamada sordu oda evet dedi. Benim o sırada gözlerim kararmış yanımdaki arkadaşım tutmuş beni. Kendime geldim birden. Ne oluyordu o adam neden seni öpüyordu. Benden başkası öpemezdi hani seni. Neden onu tebrik ediyorlardı ki sen benimdin beni tebrik etmelilerdi. Yoksa değimliydin bitanem. Hayır hayır kötü bir kabus olmalıydı bu. Uyanmak isteyipte uyanamadığım bir kabus. Ben seni her şeyden çok sevmiştim. Bana bunu yapmış olamazdın. Evlenemezdin sen.sen benimdin. Sadece benimle evlenebilirdin. Beni sevmiştin hani aşıktın hani benden vazgeçmezdin. Hani senin vazgeçilmezindim. Sen onun kollarında dans ederken ben uzaktan seni izliyordum. Sonra sonra bana doğru geldin. Ve beni öptükten sonra düğünüme geldiğin için teşekkür ederim dedin. O an kalbime kocaman bir hançer soktun sanki. Nasıl yaptın bunu. O kalp senin değimliydi. Bilmiyormuydun o kalbin sadece seninle dolu sadece seninle var olduğunu. Hançer kalbimi delip geçerken o an yine aklımda sadece sen ve sana olan aşkım vardı. Beni bir köşeye oturttular. Seyrettim tüm olan biteni. Hiçbir şey yapamadan sana dur gitme diyemeden götürdüler seni. Kalbim kanıyordu. Yüreciğim bu acıya dayanamıyordu. Sen o gece onun kollarında uyudun. Bense o geceden sonra hiç uyuyamadım. O gün ben ölmüştüm. Yaşayan ölü deyimini hep saçma bulmuştum o güne kadar. Yaşayan ölünün ne olduğunu o an anladım bitanem. Şimdi yaşamak şurada dursun yaşayan ölü olmak ağır geliyor bana. Ben yaşadıkça sanki seni yine bulup yine hayatına girecekmişim gibi geliyor. Sensizliğe dayanamam ki. Senin mutlu olman gerekiyor bitanem. Ve senin mutlu olman için benim ölmem. Sensiz dünyayı neyleyim bitanem. İlk hançeri sen soktun kalbime. Şimdide ben tamamen bu hayata son veriyorum. Bitanemin mutlu olması için nasıl daha önce bitanemden vazgeçmek zorunda kaldıysam şimdide canımdan vazgeçiyorum. Sen mutlu ol birtanem. Bu yük bu bedene ağır geliyor. Elveda dünya elveda BİTANEM…




    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: EFSANE & BİTANEM

          Kategori: Aşk Hikayeler

          Konuyu Baslatan: Mu®@T

          Cevaplar: 1

          Görüntüleme: 1958

    Eklenen Resim Ön İzlemesi Eklenen Resim Ön İzlemesi

  2. #2
    Gara Lele
    Gara Lele - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    emeğine sağlık emi saolasan güzel bir hikayedi gerçehden

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş