Atatürk’ün Türk Olmadığına dair iftiralara cevaplar. "Benim hayatta yegane fahrim (onurum), servetim, Türklük’ten başka bir şey değildir." (1) diyen Mustafa Kemal’i gözden düşürmek için örümcek kafalı ve ruh hastası denilebilecek kişilerin saldırdıkları başlıca değerlerden birinin Atatürk’ün soyu olduğu bir geçektir. Bu noktada iftiracılar kendi aralarında bir türlü hemfikir olamamışlardır. Atatürk’ün “Yahudi dönmesi (Sebatay) , Sırp, Bulgar, Makedon” olduğu iddiaları matematiksel

Bu konu 4184 kez görüntülendi 9 yorum aldı ...
Atatürk'e Atılan Çirkin iftiralara Tokat Gibi Cevaplar! 4184 Reviews

    Konuyu değerlendir: Atatürk'e Atılan Çirkin iftiralara Tokat Gibi Cevaplar!

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 4184 kez incelendi.

  1. #1
    S€®C€
    S€®C€ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Atatürk'e Atılan Çirkin iftiralara Tokat Gibi Cevaplar!

    Atatürk’ün Türk Olmadığına dair iftiralara cevaplar.

    "Benim hayatta yegane fahrim (onurum), servetim, Türklük’ten başka bir şey
    değildir." (1) diyen Mustafa Kemal’i gözden düşürmek için örümcek kafalı ve ruh
    hastası denilebilecek kişilerin saldırdıkları başlıca değerlerden birinin Atatürk’ün soyu
    olduğu bir geçektir.
    Bu noktada iftiracılar kendi aralarında bir türlü hemfikir olamamışlardır. Atatürk’ün
    “Yahudi dönmesi (Sebatay) , Sırp, Bulgar, Makedon” olduğu iddiaları matematiksel
    olarak iddiacıların (=iftiracıların) her halükarda yüzde sekseninin yalancı olduğu
    gerçeğini ortaya koyar. Bizim birazdan yapacağımız ise, bu iddia(=iftira) sahiplerinin
    tamamının yalancı olduğunu kanıtlamaktır.

    a)Zübeyde Hanım’ın Soyu

    Zübeyde Hanım'ın soyu Yörük'tür. Fatih döneminde Karamanoğlu Beyliği'nin
    yıkılmasından sonra (1466), Balkanlar'da fethedilen yerlerin Türkleştirilmesi için göç
    ettirilen ailelerdendir. Konya bölgesinden geldikleri için bu aileler, "Konyarlar" ismi ile
    resmi kayıtlara geçmiş ve böyle anılmıştır. (2)

    Mustafa Kemal’in kız kardeşi Makbule Hanım, bakın annesi Zübeyde Hanım’ın soyunu
    belgeleri tasdikler şekilde gene onun ağzından nasıl anlatıyor:
    "Annemden sık sık şunları dinlemişimdir. Bizim esas soyumuz Yörük’tür. Buralara
    Konya-Karaman çevrelerinden gelmişiz" ve ailenin bir kısmının Konya’ya geri
    döndüğünü ilave ederek "Dedem Feyzullah Efendi’nin büyük amcası Konya'ya gitmiş,
    Mevlevi dergahına girmiş, orada kalmış. Yörüklüğü tutmuş olacak." Diyor (3)
    Lord Kinross “Atatürk Bir Milletin Yeniden Doğuşu” adlı kitabında Atatürk hakkında
    edindiği bilgileri şöyle aktarıyor: " Ailesi Selânik'in batısında, Arnavutluk'a doğru, sert ve
    çıplak dağların geniş, donuk sulara gömüldüğü göller bölgesinden geliyordu. Burası,
    Türklerin Makedonya'yı ve Tesalya'yı almalarından sonra Anadolu'nun göbeğinden gelen
    köylülerin yerleştikleri yerdi. Bu yüzden Zübeyde Hanım, damarlarında ilk göçebe Türk
    kabilelerinin torunları olan ve hâlâ Toros dağlarında özgür yaşamlarını sürdüren sarışın
    Yörüklerin kanını taşıdığını düşünmekten hoşlanırdı. Mustafa da annesine çekmişti;
    saçları onun gibi sarı, gözleri onun gibi maviydi. Annesinin, üzerindeki etkisi büyük oldu.
    Mustafa bu etkıye zaman zaman saygıyla, zaman zaman da başkaldırarak karşılık verdi.
    Bir halk kadını olan ve bundan başka türlü görünmek de istemeyen Zübeyde Hanım güçlü
    bir iradeye ve sağlam bir köylü güzelliğine sahipti. Doğuştan akıllı bir kadındı, yalnız
    yeteri kadar eğitim görmemiş, okuma yazması ancak öğrenebilmişti. "

    b) Alirıza Efendi’nin Soyu

    Sultan Murat Hüdâvendigâr zamanında başlamak üzere, Rumeli'ni ve Balkanlar'ı
    Türkleştirmek için soyu temiz Türk ailelerinden oluşan özel güçlerin bu bölgeye
    gönderildikleri bilinen bir gerçektir.
    Bu göçlerin büyük bölümünü Yörük Türkmen boylarından gönderilen aileler
    oluşturmaktadır. Bu boylar Tanrıdağı ve Karagöz Yörüklerinden olup, Konya yöresine
    yerleşmiş bulunan isimleri, tek tek yazılı bulunmaktadır.
    950 tarih ve 82 numaralı l yazıcı defteri ile 1051 tarih ve 469 numaralı il yazıcı
    defterinde Anadolu'dan Rumeli'ye geçen Türk boy ve ailelerinin isimleri açıkça
    yazılı bulunmaktadır.

    Mustafa Kemal'in baba soyu, Aydın/Söke'den gelerek Manastır vilayetine yerleştirilen,
    "Kocacık Yörükleri (Koca Hamza Yörükleri)"ndendir. Ali Rıza Efendi, Manastır'ın
    Debre-i Bala sancağına bağlı Kocacık'ta dünyaya gelmiştir(1839). Aile sonradan
    Selanik'e göçmüştür. Babası İlkokul öğretmeni Kızıl Hafız Ahmet Efendi'dir. Amcası,
    Kızıl Hafız Mehmet Efendi'dir. Taşıdıkları "Kızıl" lakabı ve yerleştikleri yere "Kocacık"
    denmesi; Ali Rıza Efendi'nin soyunun, Anadolu'nun da Türkleşmesinde katkısı olan "
    Kızıl-Oğuz" yahut "Kocacık Yörükleri-Türkmenleri"nden geldiğini göstermektedir. (4)
    Belgeler ile ortaya konulduğu üzere Atatürk'ün dedeleri; Anadolu'dan Rumeli'ye gidip,
    Yunanistan'da Manastır Vilayeti'nin derebeyi Bala sancağına bağlı bulunan Kocacık


    Nahiyesine yerleşen ailelerdendi..Kocacık Nahiyesinin tamamen Türk'tür. Atatürk
    Kocacık Nahiyesine yerleşen ailelerden olan Hafız Ahmet Efendi'nin torunudur.
    Fetihnamelerde, buralardaki Konya Türklerine hudut gazileri ünvanı verildiği
    yazılmaktadır. Bu Türklere miri, Yörülen Türkmenlerden denilmekteydi.
    Atatürk’ün Annesi Zübeyde Hanım’ın anasının adı Ayşe, Babasının ki de Fatih Sultan
    Mehmet’in Konya Karaman Bölgesinden Rumeli’ye göndererek iskan ettirdiği Yörük
    ailesinden gelen Sofizade Feyzullah Efendi babası ise , Aydın/ Söke'den gelerek Manastır
    vilayetine yerleştirilen, "Kocacık Yörükleri (Koca Hamza Yörükleri)’nden Kızıl Hafız
    Ahmet Efendi’dir.
    Osmanlı'da "efendi" şehzadeler ve din adamları, yüksek bürokrat , eğitimli
    çevresinde sözü geçen kişiler ve köle sahipleri için kullanılan bir unvan idi.

    Zübeyde Hanım’ın İffetine Atılan İftiralara Cevaplar

    Atatürk’ün gayrimeşru ( veled-i zina) olduğunu iddia eden sahte belge Milli Eğitim
    Bakanlığı’nda Personel Genel Müdürlüğünde çalışan bir memur tarafından basılmış ve
    buradan posta ve internet yolu ile kara propaganda malzemesi olarak kullanılmıştır.
    Bu düzmece belgeye göre : “Mahkeme kararına(!) göre; Zübeyde Hanım beraber
    yaşadığı kişi ölünce, ondan olan oğlu için babalık davası açmış, ölenin yakınları itiraz
    etmiş, karısı olmadığını, genelevden odalık aldığını ve odalık aldığında Zübeyde
    aldığını ve odalık aldığında Zübeyde Hanım'ın 2 yaşında çocuk sahibi olduğunu
    bildirmişler. Mahkeme de güya geneleve sormuş, gelen yanıtta da Zübeyde Hanım'ın
    19 Haziran 1881'de oğlu ile beraber geneleve girdiği, 11 Nisan 1882'de ölen kişi
    tarafından genelevden çıkarıldığı belirtilmiş Böyle olunca mahkeme davanın reddine
    karar vermiştir.” (5)

    Ancak acemi kalpazanların tarihi bilgi eksikliklerinden dolayı atladıkları birkaç ince
    nokta vardır.

    • Dönemin kararlarında pul kullanılmıyordu . Bu sahte belgede pul
    kullanılmıştır.

    • Kararda imzası bulunan hakimlerin adlarının ve kıdemlerinin orijinal bir belge olsa
    idi yazılı olması gerekirdi. Bu ince detay sahte belge de atlanmıştır.
    • Yüz yıllık belgenin yazılı olduğu kağıdın sararmamış ve yazıların bozulmamış
    olması da sahte belgenin yakın zamanda tanzim edildiğini göstermektedir.
    Bu iddiaları gündeme getiren Cumhuriyet düşmanı örümcek kafalılara sormak gerekir
    Atatürk sizin iddia ettiğiniz gibi “veled-i zina” olsaydı Padişah VI. Mehmed
    Vahdettin (Vahidüddin) kendisini kızı Sabiha Sultan ile evlendirmek ister miydi ?
    Annesinin vesikalı bir hayat kadını olduğu bilinen ve bu mahkeme kararı ile tastik
    olmuş bir kişi Osmanlı ordusunda subay olabilir miydi ?
    M. Kemal, Abdülhamit döneminde askeri okula girer, o dönemde askeri okula girme
    esasları bakın nasıldı ;
    “Açılacak (askeri okullara) sadece hanedan ve asker çocukları alınmayacak;
    aslı ve nesli belli halkın çocuklarından da okullara kayıt yapılacak;
    toplum içinde kötü tavır ve halde olduğu bilinenlerin çocuklarının kayıtları
    yapılmayacaktır.” (6)
    İddialar doğru olsa idi Mustafa Kemal değil Sultan Reşat döneminde paşa olmayı , değil
    padişahın fahri yaveri olmayı askeri okula dahi giremezdi.
    Osmanlı döneminde devletin resmi genelevi yoktu . Ermeniler, Rumlar gibi gayrimüslim
    azınlıklar tarafından işletilen resmi olmayan randevu evleri vardı ki bunlarda esir
    ticaretinin yasaklandığı 1858 yılından sonra ortaya çıkmıştır.

    Gazi Paşa’nın Dinsiz ve/veya İslâm Düşmanı ve Hatta
    “Deccal” Olduğu İftiralarına Cevaplar

    Öncelikle belirtmek isteriz ki Atatürk’ün yada diğer soydaşlarımızın dini inançları bizi
    zerre kadar alakadar etmemektedir. Din, Atatürk’ün ifadesi ile “Allah’la kul arasındaki
    bir bağdır.” (8) ve öyle de kalmalıdır.
    Atatürk’ün ifadesi ile "Ulusumuz din ve dil gibi iki güçlü erdeme maliktir. Bu
    erdemleri hiçbir güç ulusumuzun kalp ve vicdanından çekip alamamıştır. Din
    gerekli bir kurumdur. Dinsiz ulusların yaşamasına imkân yoktur. Yalnız şurası var
    ki din Allah'la kul arasındaki bir bağdır... Biz dine saygı gösteririz. Biz sadece din
    işlerini devlet ve millet işleriyle karıştırmamaya çalışıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nde herkes Allah'ına istediği gibi ibadet eder... Devlet fikir ve vicdan
    özgürlüğüne saygı göstermek zorundadır... Dinime bizzat gerçeğe nasıl inanıyorsam
    öyle inanıyorum." (8)

    Atatürk herhangi başka bir inanca sahip olsa idi Cumhuriyetimizin kurucusu , Kurtuluş
    Savaşı’nın lideri , namusumuzu yağının çizmeleri tarafından çiğnenmesini önleyen bir
    yiğit lider olarak şu anki müstesna yerinden farklı bir yerde olmazdı.
    Ancak din bezirganlığı yapan ucubelerin Başbuğumuzu bir din düşmanı gibi göstermeye
    çalışması bize bu satırları yazdırmaktadır. Kim olduğu Türk Milletince oldukça iyi
    bilinen bu çevrelerin öne sürdükleri gülünç “sözde” kanıtlarla, Atatürk’ümüzü,
    pençelerine düşürdükleri zavallılara “Deccal-i Sağir, Süfyan”, yani küçük Deccal olarak
    anlattıkları bir gerçektir.
    Atatürk’e küçük Deccal deme cüretini gösteren Saidi Nursi (Kürdi)ye göre Nur suresi
    kendisi için inmiştir, Saidi nursi bu iddiasını Asayı Musa ve Zülfikar adlı risalelerinde yer
    vermektedir.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Atatürk'e Atılan Çirkin iftiralara Tokat Gibi Cevaplar!

          Kategori: Atatürk İçin Söylenenler

          Konuyu Baslatan: S€®C€

          Cevaplar: 9

          Görüntüleme: 4184


  2. #2
    GaRaGaN
    GaRaGaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Eline Emeğine Sağlık...

  3. #3
    Gara Lele
    Gara Lele - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    çok tesekkürler ablamcann eline sağlık

  4. #4
    DoĞu
    DoĞu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    emegine saglikk asii hani bir laf vardir metve veren agaç taslanir misalii.buda onun gibi bişey iştee.acaba böle büyük bir lider dünyaya birdaha gelecekmi..paylasimin için tskrl.

  5. #5
    Azeriyemm - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    21.07.2009
    Mesajlar
    73
    Konular
    5
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    538
    @Azeriyemm

    Standart

    ne diyeyim yüreğine sağlık...

    En büyük TÜRK "ATATÜRK"



  6. #6
    buzkral - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    06.04.2009
    Mesajlar
    400
    Konular
    29
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    563
    @buzkral

    Standart

    M.KEMAL ATATÜRK ün soyu inancı ne olup olmadığı hiçbirimizi ilgilendirmez adam isterse inancsız olur(bana göre kıranı türkçeye ceviren biri inancsız olamaz) M.KEMALİ dini inancıyla veyahuy ırkıyla değil aksine

    yaptıklarıyla
    getirdikleriyle
    bizim bütünlüğümüzü sağlamasıyla
    dünyaya kafa tutup türkiyeyi vefatına kadar önder ülkeler sıralamasında en üst düzeylere taşımasıyla hatırlamalıyız yok müslümanmı yok alevimi yok sunnimi

    inanırmısınız ben netteki bi cok yazıya güvenmiyorum neden derseniz ATATÜKR ile ilgili bi makale araştırdım soy ağacıyla ilgili
    ATATÜRKÜN kürt olduğun a inanlar var
    ATATÜRKÜN arap olduğuna inananlar var
    ATATÜRKÜN sırf selanikde doğdu ve selanik şimdi yunan sınırları içinde olduğndan ötürü yunan olduğunu düşünenler var
    ya hayret edersiniz okadar fakrlı bir yapıya bürünmüşki türkiye halkı üzülmemek elde değil

    Dinci kesim Atatürkü sevmez neden sevmez cünki adam islami otoriteyi kaldırıp hacı hoca ve tekkecileri kaldırıp layıklığı ilimi getirdi (cübbeli ahmed hoca gibileri tekrar türüyor ne yazıkki)

    sağcı kesim Atatürkü sevmez neden sevmez cünki osmanlı hanedanlarını sınır dışı etti. vahdettin gibi vatan hayinleri sayesnde türkiye 12 ada ve misaki milli sınırlarına sahip değildir.

    solcu gecinen kesim lenin veya che yi seviyor ama iş Atatürke gelince hemen devreye Atatürkün faşizm düşüncesinden oldğu için sevilmedğini söylemeye başlar ama unutmayalımki che M.KEMAL ATATÜRK hayranıydı ve devrimi secmesinde azda olsa ATATÜRKümüzün etkisi olmuştur.

    not 1 : bu saydıklarım Türkiyemizin yüzde 60 ıdır ve sağcıdan kastım sakın olaki sadece Türk ırkı algılanmasın Kürtçülüğünde sağı var Ermeniliğinde Rumluğunda aynı şey Sol içinde gecerlidir

    not 2 : düşüncelerim belki biraz sert gelebilir ama tatlı bir dil ile de şunu yinelemek istiyorum
    bu halk ne zaman ki çinin soykırım yaptığı doğu türkistana dur der ise ozaman anlarımki bu halk soyuna sopuna sahip
    bu halk ne zman kendi sınırları içindeki olaylara çözüm aramyı secip dünyaya rest cekerse ozaman derimki bu toplm birlik beraberlik istiyor
    bu halk ne zamn dini veyahut M.Kemal Atatürkü siyasi araç görmek yerine sadece saygı duyup örnek almayı secer ise ozaman derimki M.Kemal Atatürkün mirasını daha üst seviyeye taşımayı toplum olarak benimsemişiz demektir


    Sen rahat uyu ATAM gencler senin izinde demek isterdim ama yarın öteki tarafta atamın huzuruna cıkınca sözümü tutamadım atam ülkeyi yobazlar - faşistler - bölücüler esir aldı mazlum halk aclıktan kırılıyor devlet terör örgütüne ne yazıkki tazminat ödemek zorunda kalıyor ama şehit kanlarımız hiç durmuyor atam bu şehit kanları bize değil bu toprağa değil aksine meclisteki silah tüccarlarının keselerine amerikan dolaları olarak akıyor paşam dedğimde yüzüme tükürmezmi yada yüzlerimize tükürmezmi

    o adamki 1 kişiydi tek bir liderdi elbet yanında birsürü klişi vardı ama öncü kendisiydi hç bir ırk ayırt etmeksizin türkiye sınırındaki tüm türkiye sevdalılarına öncülük etmişti paşam keşke o kara toprakta yatan ben yada bizler olsaydıkda 5 sene daha yaşayan sen olsaydın.

  7. #7
    K€M@L - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    25.08.2008
    Mesajlar
    151
    Konular
    1
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    575
    @K€M@L

    Standart

    yüreyine saglik

  8. #8
    CaucasianEagle - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    04.09.2009
    Yaş;
    30
    Mesajlar
    3.172
    Konular
    2089
    Beğendikleri
    1
    Beğenileri
    7
    Tecrübe Puanı
    100
    @CaucasianEagle

    Standart

    Emeğinize,yüreğinize sağlık...Şimdikiler ne durumlarda...

  9. #9
    yucel - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    07.09.2009
    Mesajlar
    799
    Konular
    284
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    548
    @yucel

    Standart

    ellerine sağlık.ne mutlu türküm diyene,en gerçek türk ATATÜRK'tür

  10. #10

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş