Helal Olsun Arkadaş - Afet İnce Kırat (Günün Şiiri)
Nedensiz kırgınlığı saklayıp parça parça
Veda bile etmeden riyakârca korkakça
Gidiverdin dağıldı dostlukla dolu bohça.
Kaybolurken düşlerim çığlık düşer canhıraş
Kopardın tüm bağları helal olsun arkadaş.
Atmış mıydın öfkeni bir kadehin içine
Her yudumda bulandın küskünlüğe ve kine
Gelip geçen ömürde değer miydi derdine
Elbette soğuyacak bu ateş yavaş yavaş
Kopardın tüm bağları helal olsun arkadaş.
Meraktan soruyorum çok da üzüldüm sanma
Korkaklık duvarının arkasında saklanma
Diyorum ki adımı sakın bir daha anma
Dara düştüğün zaman arıyordun pürtelaş
Kopardın tüm bağları helal olsun arkadaş.
Adını saklamışım derine en derine
Belki dize başına en görünür yerine
Pişmanlık çare olmaz bu yıkık eserine
Elimden gelen buydu haydi az da sen uğraş
Kopardın tüm bağları helal olsun arkadaş.
Not: Her dizenin başında bir arkadaşın isminin ilk harfi var.
AFET İNCE KIRAT
Cevap: Helal Olsun Arkadaş - Afet İnce Kırat (Günün Şiiri)
Sayın Afet İnce Kırat ablamızın yüreğine sağlık.
Cevap: Helal Olsun Arkadaş - Afet İnce Kırat (Günün Şiiri)
NEDEN UTANMAZ?
Dün utandım demiştin sakın söyleme bunu
Üstümüze toprağı eken neden utanmaz?
Biliyorsun eminim bir düzen olduğunu
Hazırlanmış tuzağa çeken neden utanmaz?
Kaldı ise bir parça adalete güveni
Bir hamlede tekmeyle yıkan neden utanmaz?
Acımadan hunharca görmeyerek döveni
Mazlumun boğazını sıkan neden utanmaz?
Hâkimi ve savcısı, baronun avukatı
Adalet kürsüsüne çıkan neden utanmaz?
Unutuldu nedense öte yanda hak katı
Günahsızı deliğe tıkan neden utanmaz?
Oynanan bir oyundur aşikârdır gün gibi
Kelepçeyi eline takan neden utanmaz?
İki yıl geçse bile herkes bilir dün gibi
Izdırap ateşini yakan neden utanmaz?
Adalet kılıcını masumların başına
Azabından korkmadan çakan neden utanmaz?
Haram lokma katarak ekmeğine aşına
Eziyeti fark eden bakan neden utanmaz?
....................Adalet kılıcını koruyacak bir kındık
....................Adaleti unuttuk haksızlıkla kalkındık.
(DOSTA MEKTUP -9)
Afet İnce Kırat
Cevap: Helal Olsun Arkadaş - Afet İnce Kırat (Günün Şiiri)
Marş söylenip Albayrak çekilirken göndere
Selâm Şehit' lerime, selâm Ulu Önder'e
Yazan şairin yoktu gözü bir tek kuruşta
Ben bir Türk'üm diyordu, kalbi her bir vuruşta
Nerde olursa olsun, okunurken Marşımız
Gururdan gözler nemli, herkes esas duruşta
Marşımız okunurken, inler adeta dağlar
O öyle bir andır ki erir yürekte yağlar
Söylemek ve dinlemek bir şereftir bizlere
Tüyler diken dikendir ve hatta gözler ağlar
Öylesine yürekten söyleriz ki bu Marşı
Haykırırız adeta dosta düşmana karşı
Kalpler aynı duyguda, gözler Albayrak'tadır
Titretir gönülleri, inletiriz tüm arşı
Ben Türk'üm diyen herkes ezbere bilir onu
İstiklâl ve Bayrak'tır içinde geçen konu
Sonsuza dek Yurdumda söylenecek susmadan
Ondan öte bir Marş yok, o Marşların en sonu
Övgü dolu şiirler, methiyeler ve sair
Bilirimki ne yazsam az kalır sana dair
İstiklâl Marşı'mızı kazandırdın ya bize
Mekânın Cennet olsun, nur içinde yat şair
Mustafa Çetiner
Cevap: Helal Olsun Arkadaş - Afet İnce Kırat (Günün Şiiri)
MERT OLUN
”Mert olun” dedim beyler ”biraz daha mert olun
Hukukun karşısında doğru dürüst fert olun
Kim dedi; insanların başlarına dert olun”
Milletim hak etmiyor kan fışkırtan ayağı
Halktan yiyeceksiniz elbet bir gün dayağı.
İnkar etme açıkla; ”Ama ekmek parası
İşi mi var milletin ne yapsın fukarası
Çalışmak zorundaydık dağ uçurum arası
Açılan okullarda kaldık biraz aş için
Yuvanın temeline bırakmaya taş için.”
Alakam yok derseniz mazlum olan ne desin
Kaçma korkak kuş gibi bir söyle neredesin
Polisleri duyunca kesilir mi nefesin
”Sonuna kadar inkar” doğru ne zaman gelir
Gök düşer üstünüze kızgın asuman gelir.
Yurtdışına çıkarak rahatına bakanlar
Alakasız isimle insanları yakanlar
İnşallah sizlere de basacak hafakanlar
Bu karmaşık oyundan çıkacağım ant olsun
Hepinizi mezara tıkacağım ant olsun.
BU DİZELERİ NEDEN YAZDIM
Cemaat denilen oluşumu yaklaşık 20 yıl önce duymuştum. Duyduğumuz kadarıyla inançlı, Allah'ı peygamber efendimizi seven, yardım sever, eğitime ve bilime önem veren kişilerdi. Aralarına girmesem de saygı duyardım. Ben hümanist bir yapıda Cumhuriyetçi bir kadınım ve en önemlisi anayım, anacım. Onun için din, dil, ırk farkı aramam arkadaşlıklarımda ve hep öyle kalmaya çalışmışımdır. Sadece cemaat değil hiçbir siyasi görüşle fanatik bir bağlantım olmamıştır. Onların iç yüzünü gerçekten bilenler ve kandırıldık diye kendilerini aklayanlar bu günkü siyasilerdir. Nasıl kandırıldıkları da meçhul. İlkokul 3. Sınıftan sonra okul yüzü görmemiş bir cami imamı tarafından hem de”¦.
15 temmuzda kötü bir olay yaşadık. Gerçekten kim yaptı Allah bilir. Körü körüne de kimseyi suçlayamam. O geceden başlayarak birkaç gün içinde on binlerce kişi tespit edilip yakalandı. Ne çabuk öğrenmişlerdi hayret edilecek bir durum. Sonra tutuklamalar işten atmalar devam etti. Hapishaneler dolmuştu. Yer açmak için katilleri, hırsızları, ahlak yoksunu tecavüzcüleri serbest bıraktılar ve yeni hapishaneler yapılmaya başlandı. Emniyet görevlileri polis kardeşlerimiz işlerini en süratli biçimde hallederken yargı tamamen durdu. Suçlu suçsuz herkes damgalandı ama aylar geçtiği halde duruşmaları görülmüyor.
Cemaatin ön saflarında olanlar hariç geri kalan hizmet aşkıyla, işsiz kaldığı için onların verdikleri işlerde çalışanlar, diğerlerine göre çok daha başarılı öğrenciler yetiştiren ve devletin izniyle açılan okullarda çocuğunu okutan veliler KANDIRILMIŞ değil SUÇLU kabul edildi. Bana göre onlar suçlu değildiler, devletin sağlayamadığı imkanları diğerleri sağladı. Yuva kurmak için, çocuklarının nafakasını sağlayabilmek için çalışmak zorundaydılar. Nasıl ki madenciler kaderlerinde yazıldığı söylenen göçük tehlikesini yaşayıp yine de çalışmaya devam ediyorlarsa öyle”¦
İdareci konumunda olanlar kaçtılar. Bazıları da başka isimleri kullanarak sahte kimliklerle, kimlik bilgileriyle telefon hattı alıp işlerine devam ettiler. En çok kızdığım o kişiler. Madem bir iş yaptınız gidip mertçe teslim olun ve suçsuz insanlar kurtulsun. Ya kendinizi aklar ya da cezanızı çekersiniz. İnsanlık bunu gerektirir.
Şimdi çözülmeyin deniliyormuş, sonuna kadar bizlerle olduğunuzu inkar edin! Peki bu işin içinde olanlar inkar ederse hiçbir şeyden haberi olmayan, kimliği kullanılan insanlar nasıl kendilerini savunacaklar? Ekmeğini yiyip, hizmetini edip, nemalanan kişiler şimdi masum insanların savunma hakkını da ellerinden almış olmuyor mu? Belki bazıları masum çok az diyecek ama haksız yere vurulan damga sadece o kişiyi değil tüm ailesini de etkiliyor.
Bunun için öfkeliyim bunun için yazdım.
AFET İNCE KIRAT