Gebe bir kadının karnındaki bebeğin hareketlerini ilk kez hissetmesine quickening denir. Bu hareket pekçok gebe tarafından baloncuklar, kelebeğin kanat çırpması ya da karnın içinde gaz dolaşması olarak algılanır. İlk bebeğine hamile olanlar bebeğin ilk hareketini genelde gebeliklerinin 18 ile 24. haftaları arasında fark ederler. Anne adayı için bu çok heyecan verici bir deneyimdir. Tecrübeli anneler ise hem ne hissettiklerini bildikleri için hem de ilk gebeliğe göre rahim daha gergin olduğu

Bu konu 2376 kez görüntülendi 3 yorum aldı ...
Anne Karnında İlk Hareketler ... 2376 Reviews

    Konuyu değerlendir: Anne Karnında İlk Hareketler ...

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 2376 kez incelendi.

  1. #1
    NeCeSeN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    03.11.2011
    Mesajlar
    500
    Konular
    258
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    474
    @NeCeSeN

    Standart Anne Karnında İlk Hareketler ...

    Gebe bir kadının karnındaki bebeğin hareketlerini ilk kez hissetmesine quickening denir. Bu hareket pekçok gebe tarafından baloncuklar, kelebeğin kanat çırpması ya da karnın içinde gaz dolaşması olarak algılanır.

    İlk bebeğine hamile olanlar bebeğin ilk hareketini genelde gebeliklerinin 18 ile 24. haftaları arasında fark ederler. Anne adayı için bu çok heyecan verici bir deneyimdir. Tecrübeli anneler ise hem ne hissettiklerini bildikleri için hem de ilk gebeliğe göre rahim daha gergin olduğu için biraz daha erken, genelde 16. haftadan sonra bebeklerinin "kanat çırpışını" fark ederler.

    Heyecen içinde olan anne adayları için bebeklerinin hareketini hissetmek önemli olduğu gibi bebeğin durumunu da yansıttığı düşüncesi olaya ayrı bir boyut kazandırır. 4 ayı geçmesine rağmen hareketleri hissedemeyen anne adayı telaşlanır. Oysa quickening için anne adayının ağırlığı, bebeğin ve plasentanın pozisyonu önemlidir. Aynı gebelik haftasında olmalarına rağmen bir anne adayının bu hareketleri hissedebilmesine rağmen diğerinde henüz bir kıpırdanma olmaması bu farklılıklardan kaynaklanır.

    İçinde başka bir canlının hareket etmesinin yarattığı eğlence dışında anne adaylarını düşündüren bir başka konu da hareketlerin sayısıdır. Kimine göre bebek az hareket ederken kimine göre de çok hareketlidir.Gerçekten de gebeliğin 28. haftasından sonra bebek hareketlerinin sayısı bebeğin iyilik hali hakkında bilgi verebilir. Hareketlerin azalması bebeğin sıkıntıda olduğunu düşündürür ve ileri tetkik gerektirir.
    Bebek hareketlerinin sayılması pekçok uzman tarafından kullanılan ve giderek popülerlik kazanan bir uygulamadır. basit, ücretsiz ve herkesin yapabilir olması tekniği cazip kılmaktadır. Fetal hareketleri saymaya başlamak için en uygun zaman gün içinde bebeğin en aktif olduğu anlardır. Kaydetmeye başlarken hareketi ve saatini yazın. Her harekette kağıda bir işaret koyun. 10 harekete ulaştığınızda saati yeniden not edin. Bu testi hergün hemen hemen aynı saatlerde yapın.Eğer o gün bebek braz sakin ise 5-10 dakika yürüyün, şekerli birşeyler yiyip için ve daha sonra sol ynınıza dönüp yatın. Ufaklığın uyanıp uyanmadığına dikkat edin. Bu sırada bebeğin her hareketinin anne adayı tarafından hissedilemeyeceğini unutmayın.
    Normalde bebeğinizin 4 saatte en az 10 kez hareket etmesi gerekir. Eğer bu sayı 10'dan az ise doktorunuzu arayın.

    Çok hareket eden bir bebeğin ileride hiperaktif olması gibi bir durum söz konusu değildir. Aynı zamanda bazı söylentilerin aksine bebek hareketleri ile cinsiyetinin de herhangi bir bağlantısı yoktur.

    Gebeliğin sonlarına doğru hareketler eğlenceden çok ağrı verir hale gelir. Bebeğin "tekmelemesi" rahimde gerginliğe neden olarak ağrı ve acı yaratabilir.

    Bebek hareketlerini daha kolay hissetmek için ipuçları

    Yatağa uzanın ve rahatlayın
    Şekerli birşeyler için
    Yüzükoyun yatın
    Bebek 28 haftadan büyükse sırt üstü yatın
    Karnınıza wolkman dayayın ve müzik çalın. İşe yarayacaktır.

    alinti


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Anne Karnında İlk Hareketler ...

          Kategori: Çocuklar için

          Konuyu Baslatan: NeCeSeN

          Cevaplar: 3

          Görüntüleme: 2376


  2. #2
    NeCeSeN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    03.11.2011
    Mesajlar
    500
    Konular
    258
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    474
    @NeCeSeN

    Standart

    Anne Sütü Hakkında ..
    Hamilelik süresince büyük bir özlem duyarak bebeğini dünyaya getiren annenin bebeğine verebileceği en güzel armağan anne sütüdür. Anne sütü ile beslenmek bebeğin fiziksel ve zihinsel gelişimini en iyi şekilde sağlayacak, bebekle anneyi birbirine yakınlaştıracak ve dolayısıyla bebeğin annesinin göğsünde kendini güvende hissetmesini sağlayacak tek yoldur. Bunun yanı sıra bebeği anne sütü ile beslemenin en ekonomik yol olduğunu unutmamak gerekir. Bu sebeplerle bebeğin doğar doğmaz emzirilmeye başlanması gerekir.

    Doğumdan hemen sonra bebeğin henüz doğum masasından kalkmadan emzirilmeye başlanması; anne ile bebek arasında ilk temasın sağlanması, uzun süreli ve başarılı bir emzirme için çok önemlidir. Bebeğin en geç bir saat içinde anne memesine verilerek emzirilmenin teşvik edilmesi gereklidir. Bebeğin emmek için en istekli olduğu bu dönem geçirilirse bebekte uzun süre isteksizlik ve emzirmenin başlamasında gecikme görülür. Sezaryanlı annelerin henüz kendilerine tam gelmeden bir başkasının yardımıyla bebeklerini emzirmeleri gerekir.

    Anne memesinden süt salgılanmasını Prolaktin adındaki hormon sağlar. Prolaktin hormonun uyarılması ile süt salgılanmaya başlar. Bu hormonu uyaran etki bebeğin anne memesini emmesidir.Yani bebek ne kadar çok emerse o kadar çok süt salgılanır.

    Anne sütünün besinsel ve hücresel içeriği sabit kalmayıp sütün üretim basamağına göre, çocuğun erken veya zamanında doğmasına göre, anneden anneye ve günden güne değişir. Anne sütü emzirmenin ilk günlerinde koyu sarımsı bir sıvı olarak salgılanır ve buna Kolostrum adı verilir. Kolostrum yüksek değerli protein, antikor ve mineral içerir. Bu süt doğumdan itibaren sadece bir kaç gün üretilir ve bebeğin ihtiyacı olan tek besindir. Süt emilmeye başladıktan sonra bileşiminde bir takım değişimler gerçekleşir. (Protein ve mineral miktarında düşme gözlenir; yağ, laktoz ve enerjisi ise artmaya başlar.) Bu dönemde salgılanan süte ise geçiş sütü denir ve bu yaklaşık iki hafta sürer. Daha sonra daha açık renkte ve daha sıvı olan olgun süt üretilmeye başlanır.


    Bebeğiniz için en uygun gıda anne sütüdür. Anne sütü sterildir yani hiçbir canlı bakteri içermez. Bebeğinizin bağışıklık sistemini güçlendirecek ve onu hastalıklardan koruyacak maddeler olan "antikor"ları içerir, her zaman hijyeniktir, pratiktir ve ekonomiktir. Bebeklerin bağışıklık sisitemini güçlendiren ve sindirim sistemini düzenleyen prebiyotik lifler içerir. Anne sütü ile beslenen bebeklerde allerjik reaksiyonlar görülmez. Bebeğin sindirebileceği en ideal besin olduğundan bebeklerde sık sık görülen kabızlık, ishal, gaz gibi problemlerin oluşumunu en aza indirir. Anne sütünün protein ve mineral içeriği; bebeğin henüz gelişmemiş böbreklerini zorlamaz, kolay sindirim sağlar. Bebek için gerekli olan tüm vitaminleri ve mineralleri gerekli oranlarda içerir. Anne sütü bebeğin sinir sistemi hücrelerinin, beyin hücrelerinin, gözde görmeyi sağlayan retina tabakası hücrelerinin gelişimi için hayati öneme sahip Omega-3 / Omega-6 yağ asitlerinden zengindir; bu yağ asitlerini olması gereken oranlarda ve doğru miktarlarda sağlar.

    Anne sütü ile beslenen bebeklerde kalp hastalıkları, kanser, şeker hastalığı, ağız ve diş gelişimi bozuklukları, bağırsak hastalıkları, allerji gibi durumların daha az görüldüğü saptanmıştır.

  3. #3
    NeCeSeN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    03.11.2011
    Mesajlar
    500
    Konular
    258
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    474
    @NeCeSeN

    Standart

    Anne Sütünün Sağılması ve Saklanması

    Bebeğinizden uzak kaldığınız durumlarda da bebeğinizi anne sütü ile besleyebilirsiniz. Bunun için önceden göğsünüzü sağıp, gerekli olduğunda bebeğe sağılmış sütünüzü verebilirsiniz. Göğsünüzü elinizle veya pompayla sağabilirsiniz. Pompalar elle, pille veya elektrikle çalışabilir.

    Uygun sağma teknikleri:

    . Elle sağma: Bebeğiniz zamanında doğmuş ve sizi iyi emiyorsa, sütünüzün fazlasını almak için veya göğüs ucunu yumuşatmak için elle sağmak uygundur.
    . Elektrikli pompa: Bebeğiniz prematüre doğmuş ve uzun süre sizi ememeyecekse, hastane tipi elektrikli pompa kiralamalısınız.
    . Pilli Pompa: Arada sağım yapacaksanız pilli pompa alabilirsiniz.

    Hazırlanma ve temizlik:

    * Göğüslerinizi sağmadan önce mutlaka ellerinizi yıkayınız.
    * Göğüslerinizi temiz tutmak için günde bir kez banyo veya duş almak yeterlidir. Her kullanımdan önce pompanın setlerini sıcak sabunlu su ile yıkayınız.
    * Hastaysanız ve bir ilaç almanız gerekiyorsa doktorunuza danışınız.

    Sütün elle sağılması:
    - Ellerinizi ılık su ve sabun ile yıkayınız.
    - Göğsünüzün ucunu kaynamış, ılıtılmış su ve pamukla siliniz.
    - Baş parmağınızı göğsün üzerinde saat 12:00 konumunda, orta ve işaret parmaklarınızı göğsün altına kahverengi kısmın gerisine saat, 6:00 konumunda yerleştiriniz. Bu şekilde süt torbacıkları sağılacaktır.
    - Önce geriye daha sonra da parmaklarınızı ileriye doğru yuvarlayarak göğsünüzün ucunu sıkmayacak şekilde göğüs duvarından destek alarak öne doğru sağma işlemini bitiriniz.
    - Elinizin "C" şeklini koruyarak her saat kadranını sağmak üzere göğsünüzde parmaklarınızı dolaştırınız.

    Sütün toplanması:
    Sağdığınız sütü temiz bir plastik veya cam şişede veya süt saklama poşetlerinde saklayabilirsiniz. Şişeleri tamamen doldurmadan, emziksiz bir şekilde kapak ile sıkıca kapatınız. Poşetler ise lastik bir bant ile kapatılabilir. Sağdığınız ve poşetlediğiniz her sütün üzerine bebeğinizin ismini ve tarihi yazmayı unutmayın.

    Sütün ısıtılması:
    Soğuk süt akan ılık su altında veya bir biberon ısıtıcısında ısıtılabilir. Sütü fazla ısıtmayın. Bu, sütün kesilmesine ve bazı proteinlerin hasar görmesine neden olabilir. Sütü eritmek veya ısıtmak için mikrodalga fırınların kullanılması kesinlikle önerilmemektedir.

    Donmuş sütü eritme:
    Buzdolabında, yavaş olarak eritiniz. ( 100 cc. sütün erimesi birkaç saat sürebilir ).
    Sıcak suyun altında bir kap içinde daha hızlı olarak eritmede yapılabilir. Kap içinde daha hızlı olarak eritme de yapılabilir.


    Diğer önerilerimiz:
    - Sütü bir saatten fazla oda ısısında bırakmayın.
    - ikinci kullanımdan sonra kalan sütü atmalısınız.
    - Eritilmiş sütü tekrar dondurmayın
    - Sütü buzdolabının kapağına koymayın
    - Sütler bir termos içinde, buz ile birlikte taşınmalıdır.

    Anne sütünün saklanma süreleri:
    - Sağdığınız sütü dondurmadan 72 saat ve dondurulmuş sütü erittikten sonra 24 saat buzdolabında (+ 1 ile +4 °C arasında) saklayabilirsiniz.
    - Süt, tek kapılı buzdolabının buzluğunda (-7 ile -2°C arasında) 3 haftaya kadar, iki kapılı buzdolaplarının buzluğunda 3 ay saklanabilir.
    - Sütünüzü derin dondurucuda (-18 °C nin altında) 6 aya kadar saklayabilirsiniz.

  4. #4
    NeCeSeN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    03.11.2011
    Mesajlar
    500
    Konular
    258
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    474
    @NeCeSeN

    Standart

    Aylara Göre Örnek Beslenme Prgoramı ...
    Aylra Göre Örnek Beslenme Prgoramı

    0 - 4 Ay

    Bebeğiniz ağladıkça ve acıktıkça anne sütü vermelisiniz.
    Anne sütü yoksa veya yetersizse anne sütüne adapte bir biberon maması kullanmalısınız.

    4 - 6 Ay

    Anne sütüne aldığı sürece ve miktarda devam edilmelidir.
    Anne sütü yoksa veya yetersizse 3-4 öğün 2 numara devam maması verilmelidir (500 ml/gün).
    Saat 10.00: Meyve suyu (Mevsimine göre suyu sıkılarak hazırlanır. 1-2 hafta sonra püre şeklinde verilebilir.)
    Saat 13.00: Sebze çorbası(1-2 hafta sonra püre şeklinde verilebilir.)
    Saat 16.00 Yoğurt (100 ml hazırlanmış ılık Devam Mamasına 1 çay kaşığı yoğurt konulup mayalanır ve 3-4 saat mayalkanmaya bırakılır.)
    Saat 20.00 Kaşık Maması veya Muhallebi (100 ml su ile 1 tatlı kaşığı pirinç unu pişirilir. Ocaktan indirildikten sonra 3 ölçek Devam Maması ilave edilir.)

    6 - 8 Ay

    Anne sütüne aldığı sürece ve miktarda devam edilmelidir.
    Anne sütü yoksa veya yetersizse en az 300 ml. devam maması verilmelidir.
    Saat 06.00-07.00: Kahvaltı (Devam maması içine akşamdan tuzu alınmış peynir +haşlanmış yumurta sarısı +reçel ilave edilerek hazırlanır.)
    Saat 10.00: Kavanoz maması veya meyve püresi
    Saat 13.00: Sebze çorbası veya sebze püresi (İçersine ince çekilmiş kıyma ilavesine başlanabilir.)
    Saat 16.00: Yoğurt
    Saat 19.00-20.00: Kaşık maması veya muhallebi (Muhallebi devam maması ve pirinç unu ile hazırlanmalıdır.

    8 - 10 Ay

    Anne sütü veya devam maması (en az 300 ml.)
    Saat 07.00: Kahvaltı
    Saat 10.00: Kavanoz maması veya meyve püresi
    Saat 13.00: Sebze çorbası veya diğer unlu çorbalar (Tarhana, yayla, şehriye çorbasına et, tavuk, kıyma ilave edilebilir.)
    Saat 16.00: Yoğurt veya meyve püresi + tahıllı mama
    Saat 19.00: İnce çekilmiş kıymadan yapılan köfte veya herhangi bir çorba
    Saat 20.00-21.00: Anne sütü veya 2 ya da 3 numaralı devam maması

    10 - 12 Ay

    Anne sütü veya 2 ya da 3 numaralı devam maması günlük en az 300 ml. olmalıdır.
    Evde hazırlanan yemeklere yavaş yavaş geçilebilir. Yemeklerin sadece suyu değil kendisi ezilerek verilmelidir.
    Haftada 1-2 öğün haşlanmış veya ızgara taze balık ve haşlanıp ezilmiş karaciğer verilmeye başlanabilir.
    07.00-09.00: Kahvaltı (150 ml. devam maması + yumurta +peynir +bir dilim ekmek + 1 tatlı kaşığı reçel)
    12.00-13.00: Evde pişmiş etli sebze yemeği veya sebze püresi +meyve suyu
    15.00-16.00: Yoğurt veya devam maması
    19.00-20.00: Çorba + köfte veya balık


    alinti

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş