çok güzel kaleme alınmış sonuna kadar sabırla okunmasını tavsiye ediyorum sonunda hakda vereceksiniz Sevgili öğretmenim! Size bir mektup daha yazacağım. Canım sıkıldıkça sizinle dertleşiyorum. Çünkü beni ancak siz anlarsınız diye düşünüyorum. Beni yanlış anlamayasın diye bir “özür” ile başlamak istiyorum. Sizinle yazışırken... siz” diye başlayıp “siz” diye bitirmek isterim. Ancak araya bu kadar “resmi” bir mesafe koymak istemiyorum. Resmi bir mesafe olursa ben içimdekileri tam

Bu konu 2191 kez görüntülendi 3 yorum aldı ...
Annem babam cahil Öğretmenim! Ya sen? 2191 Reviews

    Konuyu değerlendir: Annem babam cahil Öğretmenim! Ya sen?

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 2191 kez incelendi.

  1. #1
    Apancene - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    04.08.2008
    Mesajlar
    4.254
    Konular
    278
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    719
    @Apancene

    Standart Annem babam cahil Öğretmenim! Ya sen?

    çok güzel kaleme alınmış sonuna kadar sabırla okunmasını tavsiye ediyorum sonunda hakda vereceksiniz

    Sevgili öğretmenim! Size bir mektup daha yazacağım. Canım sıkıldıkça sizinle dertleşiyorum. Çünkü beni ancak siz anlarsınız diye düşünüyorum. Beni yanlış anlamayasın diye bir “özür” ile başlamak istiyorum. Sizinle yazışırken...
    siz” diye başlayıp “siz” diye bitirmek isterim.

    Ancak araya bu kadar “resmi” bir mesafe koymak istemiyorum. Resmi bir mesafe olursa ben içimdekileri tam yansıtamam. “Siz” değil de “sen” diye cümlelerime devam edeceğim için bana kırılmayın lütfen!
    Merhaba Öğretmenim!

    Yakında “veli toplantıları” başlayacak. Benim içimi bir korku sardı yine. Ne tuhaf bir korku bu aslında… Düşünsenize, dünyada beni en çok seven insanlar olan annem – babam ve bana en çok emeği geçen insan olan öğretmenim bir araya gelecekler, ama ben korkuyorum. Benim geleceğim için çalışan insanlar bir araya gelecekler. Sevinmem gerekirken korkuyorum.

    Korkumun sebebi sen değilsin öğretmenim. Geçen yıl ki sınıf hocamız yüzünden bu korku var içimde. Geçen yıl yapılan toplantıdan sonra evimizde neler olmuştu neler! Sınıf hocamız anneme beni şikayet etmiş. Annem o öfkeyle eve geldi. Babama her şeyi aktardı. Öyle bir fırça yedim ki evde… Bir hafta boyunca ailemle neredeyse hiç konuşmadık.

    Sadece ben değil tüm arkadaşlar aileleriyle problem yaşamıştı o toplantıdan sonra. Sınıf arkadaşlarımızdan birisinin babası o kadar sinirlenmişti ki, arkadaşımızı neredeyse evden kovacaktı.

    Kusurlarımızı, hatalarımızı, yaramazlıklarımızı anne babalarımıza hiç söylemeyin, her kusurumuzu ört bas edin demiyorum. Ancak anlamakta zorlandığım bazı noktalar var.
    Anne babalarımıza bizleri o kadar şikayet eden öğretmenimiz niçin hiç iyi yönlerimizden bahsetmemiş. Bir canavarı tarif eder gibi, “bu çocuk adam olmaz, bu kızda iş yok, ne biçim çocuk yetiştirmişsiniz” gibi cümleleri, bir makineli tüfek gibi velilerimizin üstüne yağdırmış eski sınıf öğretmenimiz. Sanki anne babalarımız “haylaz” olduğumuzu bilmiyor mu? Biliyorlar elbette. Ancak diğer velilerin içinde bu kadar rencide olunca tüm öfkeleriyle bize yükleniyorlar.
    Sevgili Öğretmenim.

    Bizim anne babalarımız zaten cahil. Bir çoğu köyden şehre çalışmak için gelmiş, bizleri okutmak isteyen iyi niyetli cahil insanlar.
    Annem, anneliği, sadece çocuk doğurup karnını doyurmak sanıyor. Babama sorsanız bizim için ceketini satar bizi okutur. Ancak çocuk eğitmenin doğurmak veya doyurmak olmadığını bilmiyorlar.

    “Biz cahil kaldık işte! Siz okuyun diye çırpınıyoruz!” derken annemin gözleri dolar. Ancak aynı annem her sabah güne “Seda Sayan” ile başlıyor. Öğleden sonraları saçma sapan kadın programları izliyor. Akşamları da mutfakta ki Televizyon da izlemesi gereken birkaç dizisi vardır mutlaka.

    Niçin mutfakta ki Televizyon diye soracak olursanız hemen söyleyeyim. “Ceketimi satar, sizi yine okuturum!” diyen babam, eve gelince hemen TV’nin karşısına oturur. Haberleri defalarca izledikten sonra izleyecek bir dizi mutlaka bulur! Hele birde maç varsa tamamdır. Misafir odasına kimse yaklaşamaz.
    Ben annemin babamın ellerinde hiç kitap görmedim. Okuma yazmaları olmasa anlayacağım. Sanki eğitim sadece diploma peşinde koşmakmış gibi anlamışlar.

    Bizim için “saçını süpürge” ettiğini söyleyen annem ve “ceketimi satar, sizi yine okuturum!” diyen babamın kendilerini eğitmek için hiç çaba sarf ettiğini görmedim.
    Bunları seninle niye paylaştığımı söyleyeyim öğretmenim.
    Anne babamı size şikayet etme niyetinde değilim. Ben onları çok seviyorum. Ancak onlara bu gerçekleri ben söylesem “nankör evlat!” olurum. Lütfen bir sonraki veli toplantısında beni ve arkadaşlarımı anne ve babalarımıza şikayet etmeden önce, onlara çocuk eğitimi konusunda biraz bilgi verin.

    Karne notlarımızı saklayın, yaramazlıklarımızı gizleyin demiyorum. Notlarımız hakkında da bilgi verin, şikayetlerinizi de dile getirin.
    Ancak ailelerimizi bir araya toplamışken onlara eğitim verseniz. Özellikle “Çocuk Eğitimi, Ergenlik döneminde iletişim” gibi konularda her toplantıda biraz bilgi verseniz, hem sizin işinizde kolaylaşmaz mı?

    Hababam sınıfındaki o sahneyi bilirsiniz öğretmenim! Hani Mahmut hoca tüm anne babaları sınıfa toplayıp, çocuklarının karnelerini onlara verdiği sahne… Orada Mahmut hoca diyor ki, “Bu karneler sadece çocuklarınızın değil, aynı zamanda sizinde karneleriniz sayılır. Bu notlar sadece çocuklarınızın değil sizinde notlarınız.”
    Veli toplantılarına katılmayan ailelerden hep şikayet etmekte haklısınız. Ancak bazı arkadaşlarımın aileleri öğretmenlerinin tavırları yüzünden toplantılara katılmadıklarını söylüyorlar.
    Sevgili öğretmenim!
    Anne babamı sana şikayet ediyorum belki. Yaptıkları hataları cahilliklerinden yaptıklarını da biliyorum. Ancak geçen yıl ki öğretmenimin yaptıklarını düşününce üzülüyorum. Bir öğretmenin bunları bilmesi gerektiğini, ve böyle basit hatalar yapmaması gerektiğini düşünüyorum.
    Tekrar ediyorum. Annem babam cahil öğretmenim!
    Ya sen?


    Sait ÇAMLICA

    Eğitimci-Yazar

    Benzer Konular

    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Annem babam cahil Öğretmenim! Ya sen?

          Kategori: Çocuklar için

          Konuyu Baslatan: Apancene

          Cevaplar: 3

          Görüntüleme: 2191


  2. #2
    Apancene - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    04.08.2008
    Mesajlar
    4.254
    Konular
    278
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    719
    @Apancene

    Standart “Anne, babamı köpeğe dönüştürsene…”

    Medya’da yayınlanan dizi ve filmlerin hayatımızı ne kadar etkilediğini unutuyoruz maalesef. Benim gibi orta yaşlarda olan insanların çocukluk ve gençlik yıllarında en çok izlenen film ve dizilerin bizleri o zaman ne kadar etkilediğini unutuyoruz.

    TRT’de Hababam Sınıfı’nın yayınlandığı haftalarda okul sıralarında en çok “Hababam!” sözü ve esprileri yapılırdı. Lise çağlarında biraz yaramazlık yapmaya meyilli veya kavgacı gençlerin hepsinin evinde birer tane Rambo bıçağı bulunurdu. Çünkü o dönemin en popüler filmlerinden birisi Rambo filmleriydi. Rambo filmleri kadar popüler olan “karate” filmleri vardı. Uzakdoğu dövüş sanatlarının uygulandığı filmler. Birçok arkadaşımız gibi bizlerde bir dönem karate kurslarına gittik. En meşhur dövüş ustalarından biri olan Bruce Lee’nin hareketlerini taklit eden birçok arkadaşımız vardı. Birazcık kavga etmeye meyilli gençlerin çoğunun evinde de mançika dediğimiz dövüş aleti vardı. (Mançika: Zincirle birleştirilmiş iki sert değnek)

    Örnekleri çoğaltmak mümkün elbette…

    Tek kanallı ve devlet kontrollü televizyonlardan çok kanallı ve özel televizyonlara geçtikten sonra, medyada gençlere örnek gösterilen şahıs ve şahsiyetlerde ki değişimlerin, yeni nesilleri ne kadar etkileyeceğine hazırlıksız yakalandı ailelerimiz. Şimdi “Bu gençlere noluyor?” sorusunun cevabını bulmakta zorlanan aileler her akşam evlerinde nelerin izlendiğini ve izlenilenlerin çocukları üzerinde etkisi düşünmek zorundalar.

    Tek kanallı televizyonun olduğu dönemde Rambo bıçağı ve mançika sahibi olan, karate kurslarına giden dönemin gençleri bugün baba oldular. Kendi çocukları neler seyrediyor, seyrettiklerinden ne kadar etkileniyorlar?

    Mersin’in Tarsus ilçesi Rehberlik Araştırma Merkezi (RAM) Müdürü Murat Tarsuslu, çok fazla izlendiği belirtilen bir dizinin incelenen 55 bölümünde, 411 cinayet, 152 yaralama, 137 saldırı, 147 dayak, 155 tokat, 175 kavga, 110 işkence, 3 tecavüz, 191 taciz, 145 silahlı çatışmanın meydana geldiğini bildirdi.

    * * * * * * * * * *

    Geçen yıl İstanbul’da verdiğim bir aile eğitimi konferansında not aldım yazıma başlık olan cümleyi. Zaman zaman anlatmak istediğim olayları veya vermek istediğim mesajları bir “kurgu” içerisine gizlerim. Ancak bu başlık bir kurgu değil. Yaşanmış bir olay…

    Konferans esnasında söz alan bir bey anlattı;

    “Hocam aynı binada oturduğumuz komşumuzun altı yaşındaki kızı babasından bir şeyler istemiş. Günün yorgunluğu üzerinde olan baba kızının isteğini yerine getirmeyince kız üzgün bir şekilde mutfakta bulunan annesinin yanına gitmiş. Annesinin eteğinden çekerek “Ya Anne! Babam benim isteğimi yerine getirmiyor. Şöyle bir parmağını şıklatıp babamı köpeğe dönüştürsene!” demiş.

    Kızından bu cümleyi duyan anne neye uğradığını şaşırmış. Tabi baba da duymuş bu sözleri. Baba ertesi gün evindeki televizyonu kaldırmış.

    Diyanetten önemli uyarı; Diziler çocukları dinden uzaklaştırıyor.

    Son günlerde Diyanet İşleri Başkanlığı konuyla ilgili önemli bir açıklama yaptı. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Görmez ‘Sihirli dizilerin oluşturduğu din algısı’ başlıklı konuşmasında, ‘Sihirli Annem’, ‘Acemi Cadı’, ‘Selena’, ‘En İyi Arkadaşım’ gibi dizilere değindiği konuşmasında, “Sihirli diziler, Allah, melek, mucize, ahiret, ilahi adalet, dünyevi ve uhrevi müeyyide gibi dini kavramların tasavvurunu çarpıtmaktadır" dedi.

    Küçük yaşlarda bilinçaltına yerleşen bu kavramları çocukların zihninden silmek kolay olmayacak. Diyanet İşleri Başkanlığının uyarısını tüm anne babalar dikkate almalı. Yazdan yaza Kuran Kursuna göndererek tüm kış zihinlere girmiş zehri temizleyemeyeceklerini hatırlatmak isterim.

    Çocuklar ne hale geliyor, neler seyrediyor, nasıl zehirleniyor farkında değiliz maalesef. Çocukların görerek öğrendiklerini ve hayran olduklarını taklit etmeyi çok sevdiklerini aklımızdan çıkartmamalıyız.

    Çocukların neler seyrederek ne hale geldiği ile ilgili birkaç notumu daha paylaşacağım sonraki yazılarımda. Ancak çocuklarını korumak isteyen anne babaların önce kendilerini korumakla işe başlamaları gerektiğini akıllarından çıkartmamalı.

    Altı yaşında babasını köpeğe dönüştürerek intikam almaya çalışan çocuk onaltı yaşına gelince nasıl intikam almak ister hiç düşündünüz mü?



    Sait ÇAMLICA

    Eğitimci – Yazar

  3. #3
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1052
    @Dygsuz

    Standart

    Bence çocuk öğretmeninin farkedemediği bir şey farketmiş.Ve içinde yapmaya çalıştığım bir çok şey buldum.Çocuklar biz anne babaları örnek aldıkları için çocuğa şunu yap bunu yap demekten çok biz yapıyormuyuz dememiz gerek.

    Teşekkürler Apancene sondaki cümlede tüylerim ürperdi.


    Annem babam cahil öğretmenim!
    Ya sen ?

  4. #4
    Aybalam76 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.08.2008
    Mesajlar
    2.619
    Konular
    479
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    100
    @Aybalam76

    Standart

    Emeğine sağlık apencene . Yazının ikisinide tüm ailece okuduk . Gerçekten faydalı ve gerekli bir ekleme.. Yalnız yukarda bahsedilen dizileri bizim çocuklarda izliyor. Artık izlenmiycek dedik hep beraber bakalım faydası olacakmı...

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş