Biyosfer 2'nin Öğrettikleri 1990'ların başında bazı bilim adamları Biyosfer-2 adı verilen dünyanın en büyük ekoloji projelerinden biri üzerinde çalışıyordu. Proje ismini ABD'de ki Arizona Çölü'nde yer alan dev yapıdan alıyordu. Burası Arizona Çölü'nde 13.000 metre karelik bir alana yayılan cam ağırlıklı yapı malzemeleri ve betonla inşa edilmiş kapıları dışarıya sımsıkı kapatılmış dev bir serayı andırıyordu. Yapılan planlara göre dış dünyaya kapalı bu dev yapının içinde yeryüzünde yaşama

Bu konu 1238 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
Biyosfer 2'nin Öğrettikleri 1238 Reviews

    Konuyu değerlendir: Biyosfer 2'nin Öğrettikleri

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1238 kez incelendi.

  1. #1
    Emine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    14.08.2008
    Mesajlar
    20.276
    Konular
    10681
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    13
    Tecrübe Puanı
    100
    @Emine

    Standart Biyosfer 2'nin Öğrettikleri

    Biyosfer 2'nin Öğrettikleri

    1990'ların başında bazı bilim adamları Biyosfer-2 adı verilen dünyanın en büyük ekoloji projelerinden biri üzerinde çalışıyordu. Proje ismini ABD'de ki Arizona Çölü'nde yer alan dev yapıdan alıyordu. Burası Arizona Çölü'nde 13.000 metre karelik bir alana yayılan cam ağırlıklı yapı malzemeleri ve betonla inşa edilmiş kapıları dışarıya sımsıkı kapatılmış dev bir serayı andırıyordu. Yapılan planlara göre dış dünyaya kapalı bu dev yapının içinde yeryüzünde yaşama kaynaklık eden su oksijen ve azot çevrimi gibi mekanizmaların kendiliğinden işlediği bir ekosistem kurulacaktı. Yeryüzünden izole edildiği halde işleyecek bu ekosistem 2 yıl boyunca içerideki 8 kişiye de hayat imkanı sağlayacaktı. Burada küçük derecikler akıyor bitki örtücükleri gelişiyor buharlaşma-terlemeye bağlı yağmurlar yağıyordu. Bütün besin maddeleri yapının içinde üretiliyordu.

    Biyosfer-2 o güne kadar oluşturulan kapalı araştırma alanlarının en büyüğü ve en kompleksiydi. Bu nedenle Biyosfer-2 için kendi alanının en büyük projesi demek yanlış olmayacaktır.

    Deneme sona erip de kapılar açıldığında insanlar içeride işlerin hiç de planlandığı gibi gitmediğini öğrendi. İçerideki oksijen oranı % 14'e düşerek deniz seviyesinden 5300 metre yükseklikteki düzeye inmişti. Karbondioksit konsantrasyonunda ani yükselmeler olmuş azot oksit miktarı ise insan beyninde hasara yol açacak oranlara ulaşmıştı. Temiz su sağlayan sistem kirlenmiş Biyosfer-2 de yaşayan 25 omurgalı canlı türünden 19'u yok olmuş bitkilerin tozlaşmasını sağlayan böceklerin tamamı ölmüş göllerdeki yosunlar aşırı büyümüş ve gıda bitkileri sarmaşıklarla sarılıp boğulmuştu. Biyosfer-2'deki felaketler bununla da kalmamış tüm tesisi karıncalar çekirgeler ve hamamböcekleri istila etmişti.

    Biyosfer Projesinden Çıkartılacak Dersler

    Kısacası tüm çabalara karşın Biyosfer 2 kapalı sisteminde yeryüzünde milyonlarca senedir mükemmel bir şekilde işleyen dengeleri meydana getirmek; dolayısıyla insanlar bitkiler ve hayvanlar için yaşanabilir bir ortam oluşturmak mümkün olmamıştı.

    Rockefeller Üniversitesi'nden Joel Cohen ve Minnesota Üniversitesi'nden David Tilman Science dergisindeki makalelerinde söz konusu girişimin sonucunu şöyle ifade ederler:

    "(Biyosfer 2 Projesi) Özgün tasarımında ve yapımında kullanılan muazzam kaynaklara rağmen (1984'den 1991'e kadar yaklaşık olarak 200 milyon Amerikan Doları) ve milyonlarca dolarlık işletme bütçesine rağmen sekiz insanı yeterli besin su ve hava ile 2 yıl boyunca geçindirecek kapalı bir sistem oluşturmanın imkansızlığını kanıtladı. Biyosfer 2 yönetimi Biyosfer 2'yi dışarıdan destekleyecek neredeyse sınırsız enerji ve teknolojinin mevcut olmasına karşın pek çok beklenmeyen problem ve sürprizle karşılaştı."

    Ortada tartışmasız bir gerçek vardır. Yaşamımız yeryüzündeki milyonlarca canlı türüne kusursuz dengelere ve mükemmel işleyen ekosistemlere bağımlıdır. İçtiğimiz suyun arıtılması soluduğumuz havanın oluşması tarım yaptığımız toprağın verimli bir hale getirilmesi yediğimiz besinlerin üretilmesi kullandığımız eşyaların hammaddelerinin oluşturulması ve daha sayısız faaliyet canlılar tarafından gerçekleştirilir. Çoğu insan canlılar sayesinde elde ettiği ve her an iç içe yaşadığı bu nimetleri gereği gibi takdir etmez; hatta çoğunlukla düşünmeye bile gerek duymaz. Oysa bunlar üzerinde durulması ve derin düşünülmesi gereken gerçeklerdir. Sonuç olarak Popülasyon Profesörü Joel Cohen ve Ekoloji Profesörü David Tilman söz konusu projeden çıkarılması gereken dersi şöyle özetlerler:

    "Hiç kimse doğal ekosistemlerin insanlara bedava olarak sunduğu yaşam destek hizmetlerini temin edecek sistemlerin nasıl tasarlanacağını henüz bilmiyor."

    Şu soru bile düşünce tembelliğinden ve alışkanlığın getirmiş olduğu bakış açısından kurtulmak için yeterlidir: Söz konusu hizmetleri bizim adımıza gerçekleştiren canlılar yok olursa ne olur? Cevap açıktır: Biz de varlığımızı sürdüremeyiz. 21. yüzyılın gelişmiş teknolojisini ve tüm maddi olanaklarımızı seferber etsek bile yeryüzündeki dengeleri ve yaşamamız için gerekli koşulları sağlayamayız.

    Dünya üzerindeki hayatın görkemli zenginliği ancak özel bir yaratılışın sonucudur. Ve bu yaratılış üstün güç ve akıl sahibi olan Allah'a aittir. Allah'ın tüm canlıları yaratılışı Kuran'da şöyle bildirilir:

    "Göklerin ve yerin yaratılması ile onlarda her canlıdan türetip- yayması O'nun ayetlerindendir... " (Şura Suresi 29)
    (makale harun yahya)


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Biyosfer 2'nin Öğrettikleri

          Kategori: Coğrafya

          Konuyu Baslatan: Emine

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1238


Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş