Bir varmış bir yokmuş Evvel zaman içinde kalbur saman içinde Allah’ın yarattıkları buğday tanesinden çokmuş. Kimi kavak gibi uzun kimi kabak gibi tombulmuş Kimi yürürken tıs tıs eder kimi kuş gibi uçarmış.

Bu konu 1723 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
Obur Kaplumbağa 1723 Reviews

    Konuyu değerlendir: Obur Kaplumbağa

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1723 kez incelendi.

  1. #1
    ŞiMaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    10.12.2009
    Mesajlar
    21.656
    Konular
    10831
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    2
    Tecrübe Puanı
    100
    @ŞiMaL

    Yeni Obur Kaplumbağa

    Bir varmış bir yokmuş


    Evvel zaman içinde kalbur saman içinde


    Allah’ın yarattıkları buğday tanesinden çokmuş.


    Kimi kavak gibi uzun kimi kabak gibi tombulmuş Kimi yürürken tıs tıs eder kimi kuş gibi uçarmış.



    Yeşil mi yeşil güzel mi güzel bir orman içinde iki arkadaş kaplumbağa yaşarmış. Birinin adı Meyşa diğerininki ise Tişni imiş. Meyşa ile Tişni çok iyi arkadaşmış.



    Meyşa hareketli yardımsever çalışkan dost canlısı bir kaplumbağaymış. Tişni ise tembel dünyayı umursamayan herkesten uzak durmayı seven bir kaplumbağaymış. Tek ar*kadaşı Meyşa imiş. Meyşa ve Tişni her akşam aynı ağacın altında buluşurlarmış.



    Meyşa her gün sabah uzun uzun yürür yolda gördüğü hayvan*larla tanışır arkadaş olurmuş. Tisni’ninse her gün yaptığı tek şey bol bol yemek yemek ve uyumakmış.


    Meyşa Tişni’ge devamlı olarak;


    — Haydi Tişni sen de biraz gez hareket et çok şişmanla*dın dermiş. Tişni ise;


    — Biz kaplumbağalar zaten yavaş hayvanlarız; bizim ha*reketimizden ne olacak diyerek yatarmış. Sürekli yemek ye*diğinden çok obur bir kaplumbağa olup çıkmış. Bulduğu her otu yiyormuş. Meyşa ona;


    — Her otu yeme zehirlenirsin dermiş ama o bildiğinden hiç şaşmaz kimsenin sözüne kulak asmazmış.


    Bir gün Meyşa Tişni’yi ormanda gezmeye ikna etmiş. Bir*kaç adım gidince Tişni “Yoruldum!” diye şikâyet etmiş.


    Dinlenmek için bir yerde durmuşlar. Sürekli boğazını düşünen Tişni yiyecek bulmak için etrafa bakmaya başlamış. Daha önce görmediği kırmızı meyveli bir sarmaşık görmüş. Yemek için meyvelere doğru ilerlemiş. Meyşa;


    _ Hayır Tişni onları yememeliyiz. Ne olduğunu bilmiyo-


    ruz zararlı olabilirler demiş.


    _ Baksana kırmızı kırmızı meyveler. Ne kadar da güzel


    Görünüyor gel sen de ye demiş Tişni


    Meyşa yememesi için çok yalvardıysa da Tişni’yi vazge-


    çiremernis. Tişni hem yiyor hem de Meyşa’yı;


    — Gel gel sen de ye çok lezzetli diye çağırıyormuş.



    Tişni tıka basa yedikten sonra uyumaya gitmiş. Daha yeni uykuya dalmış ki dayanılmaz bir karın ağrısiyla uyanmış.


    Meyşa arkadaşının yanına koşmuş; ama elinden gelen hiçbir şey yokmuş. Tişni karın ağrısıyla kıvranıyormuş. Meyşa ne yapacağını şaşırmış. Aklına arkadaşı geyiği çağırmak gel*miş. Geyik hastalıklardan anlarmış. Koşa koşa geyiğin yanı*na gitmiş. Tişni’nin başına gelenleri ona anlatmış. Geyik şifalı otlardan bir ilaç hazırlamış. Tişni’ye bunu içirmiş.
    Tişni o günden sonra bir daha asla bilmediği yiyecekleri yememiş. Meyşa ile birlikte her gün ormanda uzun yürüyüş*ler yapmış. Meyşa artık onun çok yemesine de engel oluyor*muş. Tişni şişmanlıktan kurtulmuş sağlıklı bir kaplumbağa ol*muş. İki arkadaş ormanda uzun yıllar yaşamışlar.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Obur Kaplumbağa

          Kategori: Çocuk Hikayeleri ve Öyküleri

          Konuyu Baslatan: ŞiMaL

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1723


Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş