Erkek kardeşlerden ikiside babalarından kalma çiftlikte yaşıyorlardı.
Kardeşlerden biri evli diğeri bekardı.Ürünlerini eşit olarak paylaşıp,kendi ambarlarına götürüyorlardı.
Küçük kardeş bu eşit dağıtımda rahatsızdı ve bir gün şöyle söylendi;'Abim dört kişi ben ise yalnızım üstelik her öğün yemeğimi yengem yapıyor. Bu dağıtımda abimime haksızlık yapılıyor. En iyisi ben ondan habersiz her akşam bir teneke ürünü çuvalla gece yarısı, kimse görmeden,onun ambarına götüreyim.'' Bunu söyledikten sonra her gece saat iki civarında söylediklerini gerçekleştiriyor. Bu arada hiç birşeyden haberi olmayan abi şöyle düşünüyor:''Ürünleri eşit paylaşıyoruz,fakat bana göre bu adil değil. Kardeşim bekar evlenmek için çok birikime ihtiyacı var ben evliyim üstelik,kayınpederimden destek alıyorum. En iyisi ona hissettirmeden her gece bir teneke ürünümü çuvalla onun ambarına taşıyayım.Bu şekilde onun satacak daha çok ürünü olsun.''
B u sözleri söyleterek her gece sabaha yakın dört civarında bir teneke ürünü kardeşinin ambarına taşır. B u şekilde iki kardeş aylarca hiç fark etmeden aynı işlemi yaparlar.
Bir gece küçük kardeş biraz geç kalır,büyük kardeş de erken davranır ve yarı yolda çuvallar sırtlarında karşılaşırlar.Her ikiside gülerek ve birbirlerini ne kadar sevdiklerini anlıyarak, çuvallarını bırakıp birbirlerine sarılırlar..