Yamaçlarda açan kır çiçeklerinin düşmanı çok olur..Açmaya mı başladı bir kır çiçeği basıp geçmek isteyen muhakkak bulunur...Hazmedeyemen çoktur..Kalbini kine-nefrete kilitlemişlerce azilip paramparça edilirler...Karları yara yara boy atmaya çalışan kardelenlerin de düşmanları vardır...Yani nerede bir hakikat çiçeği boy atmaya başlasın;mutlaka o çiçeği paramparça etmek isteyen bir şeytani güruh bulunur......Bu devirde o çiçeklerin tipiye-borana rağmen boy atıp cenneti müjdelemesi çok zor...Ne kadar nazenin yapraklı,ince köklü olsalar da bu değişmiyor...Açıkçası geriye kalan ise hiç boy atmamak,her daim karlar altında kalmak kalıyor...Karlar altında o kardelenler kendilerini daha güvende hissederler...Gün ışığına çıktıkları zaman kendilerine yapılması muhtemel olan hücumları bu şekilde bertaraf ederler...Kardelen olmak zordur..Boy atmak zordur..Çiçek açmak zordur...Etrafa gül kokusu yaymak çok zordur....Kardelenler narin yapılıdırlar..Koparmaya gelmez;hemen boyunlarını büküverirler..Tutmaya gelmez;hemen kopuverirler...Kardelenlerin hisleri taze olur..Heyecanları duru olur..Aşkları samimi olur..Sevdiklerinde tam severler...Gelip geçici gün ışıklarına hemen teslim olmazlar...Gözyaşlarını diplerine aktırlar..Zira onlar ağladıkça,gözyaşlarını kökleriyle buluşturdukça boy atarlar..