http://img94.imageshack.us/img94/7656/800pxgneykafkasya180118.png Azerbaycan Hanlıkları Bakü Hanlığı Bakü Hanlığı, 18. yüzyılda Azerbaycanın doğusunda bir hanlık. 18. yüzyılda Azerbaycan topraklarında, Mirza Muhammed Han tarafından kurulan hanlıklardan biridir. Mirza Muhammed Han yönetimde olduğu 20 yıl boyunca (1747-1768), ülke ekonomisinin ve ticaretinin gelişmesine çalıştı. Aynı zamanda denizci olan Mirza Muhammed Han, gerek ticari, gerekse de askeri sebeplerle, ülkede

Bu konu 4222 kez görüntülendi 6 yorum aldı ...
Azerbaycan Hanlıkları 4222 Reviews

    Konuyu değerlendir: Azerbaycan Hanlıkları

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 4222 kez incelendi.

  1. #1
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart Azerbaycan Hanlıkları


    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


    Azerbaycan Hanlıkları



    Bakü Hanlığı

    Bakü Hanlığı, 18. yüzyılda Azerbaycanın doğusunda bir hanlık.

    18. yüzyılda Azerbaycan topraklarında, Mirza Muhammed Han tarafından kurulan hanlıklardan biridir. Mirza Muhammed Han yönetimde olduğu 20 yıl boyunca (1747-1768), ülke ekonomisinin ve ticaretinin gelişmesine çalıştı. Aynı zamanda denizci olan Mirza Muhammed Han, gerek ticari, gerekse de askeri sebeplerle, ülkede gemiciliğin ve tersanelerin gelişmesi için şahsen girişimlerde bulunup, bu konuda öncülük yaptı. Melik Muhammed Han'ın ölümünden sonra Bakü tahtına oğlu II Mirza Muhammed Han çıktı. II Mirza Muhammed Han Azerbaycan'ın ünlü tarihçi-şair ve eğitimcisi Abbaskulu Ağa Bakıhanov'un babası idi.

    Bu dönemde ekonomi canlanmış olmakla birlikte, XVIII asrın sonlarında İran hükmdarı Ağa Muhammed Şah Kaçar'ın amansız ve yok edici baskınları Azerbaycan'a fazlasıyla zarar vermiştir. 1795 senesinde, Ağa Muhammed Şah Kaçar Bakü'yü ele geçirip yağmalamış olmakla birlikte,kısa bir sürede ordusuyla birlikte Şirvan'dan çekildi.

    Hanlıklar döneminde Bakü Hanlığı 39 kentten ibaret idi və toplam 500 kişilik ordusu vardı.

    Rusya – İran savaşları sonucunda Bakü Hanlığı Rusya topraklarına katıldı. 1813 ve 1828 yıllarında Gülüstan ve Türkmençay antlaşmaları imzalandı. Azerbaycan Araz çayı boyunca, Rusya ve İran arasında paylaştırılarak bölündü. İşgal edilmiş bu topraklar bu anlaşma ile resmen Rusya tarafından ilhak edilmişti.


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Azerbaycan Hanlıkları

          Kategori: Azerbaycan Tarihi

          Konuyu Baslatan: Dygsuz

          Cevaplar: 6

          Görüntüleme: 4222


  2. #2
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart

    Karabağ Hanlığı

    Karabağ Hanlığı, (Azerice: Qarabağ Xanlığı) 1747-1805[1] yılları arası bugünkü Azerbaycan arazisinde yerleşmiş ve İran'ın Kaçar Hanedanı egemenliği altında[2] fiilen bağımsız olan[3][4][5][6][7] Türk[3][8] feodal devletidir. Ayrıca, bugünkü Azerbaycan ve Ermenistan arasında büyük krizlere sebebiyet veren Dağlık Karabağ bölgesi ve çevresinde varlığını da sürdürmüştür[9]. Penah Ali Han tarafından kurulmuştur. Rusya İmparatorluğu, 1805 yılında Karabağ Hanlığı'nın kontrolünü İran'dan almıştır.[10] Fakat Karabağ'ın Ruslarca ilhakı 1813 Gülistan Antlaşması'na kadar resmileşmemiş, 1804-1813 Rus-İran Savaşı sonucu olarak İran hükümdarı Feth Ali Şah, Karabağ'ı resmen Rusya İmparatoru I. Aleksandr'a vermiştir.[11][12] Hanlık 1822 yılında ortadan kaldırılmıştır. Rusya İmparatorluğu içinde önce Hazar Oblastı'nın sonra da Elizavetpol Guberniyası'nın bir parçası olmuştur.



    Karabağ Hanlığı önce Safevi Hanedanı'nın Aras Nehri ve Kura Nehri arasındaki Karabağ bölgesini 1606 yılında Ziyadoğlu Ailesi'ne vermesiyle feodal bir mülk olarak kurulmuştu. Gence şehrinden Karabağ topraklarına göç eden, soyu Cavanşir oymağına dayanan bir kişi, Karabağ'da bir kadın ile evlenmiş ve çocuğu olmuştu ve çocuğunun adını Sarıca Ali koymuştu. Sarıca Ali büyüyünce çok zengin biri olup onun malları da oğlu İbrahim Ağa'ya kalmıştı. Safevi Hanedanı'ndan sonra İran topraklarına hakim olan Afşar Hanedanı yöneticisi Nadir Şah, İbrahim Ağa'nın oğlu Fazlali Bey'i yanına alarak eşik ağası yapmıştı. Fazlali Bey bir çatışmada ölünce Nadir Şah, bu sefer Fazlali Bey'in kardeşi Penah Ali Han'ı yanına almıştı. Penah Ali Han, bir müddet Nadir Şah'ın yanında kaldıktan sonra kaçıp Karabağ'da saklanmıştı. Nadir Şah, Penah Ali Han'ı aratsa da bulamamıştı. Nadir Şah 1747 tarihinde öldürülmesi üzerine Penah Ali Han, ortaya çıkarak 1747 tarihinde kendini Karabağ hanı ilan etmişti. Penah Ali Han'ın başa geçmesiyle Karabağ Hanlığı da de facto şeklinde bağımsız olmuştu. Afşar Hanedanı'nın yeni yöneticisi Adil Şah, Karabağ hanı olarak Penah Ali Han'ı tanıdığını belirten bir ferman çıkarmıştı.[13] Penah Ali Han, Cavanşir boyunun kolundandır.

    Penah Ali Han dönemi

    Hanlığın ilk başkenti Bayat Kalesi'ydi (1748). Penah Ali Han, hanlığı koruyabilmek için 1750-1752 yıllarında bugünkü Şuşa şehrini inşa ettirmiş, başkenti de buraya taşıyıp şehrin adını Penahabad koymuştu.[14] 1750 yılında Şeki Hanlığı ile Bayat Savaşı yapılmıştı. Penah Ali Han, Meghri, Tatev, Karakilise, Kafan şehirlerini ele geçirerek Nahçıvan Hanlığı'nı ülkesine bağlamıştı.

    1752 tarihinde Penahabad şehri kurulduktan sonra, İran toprakları üzerinde hak iddia eden Kaçar Hanedanı'nın kurucularından Muhammed Hasan Han, Karabağ Hanlığı'na saldırarak Penahabad'ı kuşatmış fakat Zand hanedanı kurucusu Kerim Han, Zand'ın saldırıları üzerine çekilmek zorunda kalmıştı. Muhammed Hasan Han buradan çok çabuk çekilmişti. Hatta Penahabad kalesi duvarlarının altında savaş toplarını bile bırakmıştı. Penah Ali Han, Muhammed Hasan Han'ın geri çekilen askerlerine karşı saldırı yaparak Güney Azerbaycan'daki Aras Nehri'nin karşısında bulunan Erdebil şehrini ele geçirmişti.

    1759 tarihinde Karabağ Hanlığı'na Urmiye Hanlığı hükümdarı Feth Ali Han Afşar saldırmıştı. 30,000 kişilik ordusu ile saldıran Feth Ali Han Afşar'ı birkaç melik destekleyerek yardım etmişlerdi. Penahabad'ın kuşatılması altı ay boyunca devam etmiş ve Feth Ali Han Afşar sonunda geri çekilmişti.

    1761 tarihinde Kerim Han Zand, Urmiye hükümdarı Feth Ali Han Afşar'ı yenebilmek için Penah Ali Han ile birlik olmuştu. Kerim Han Zand, Feth Ali Han Afşar'ı yenip Urmiye'yi aldıktan sonra Penah Ali Han, Zand hanedanı'nın başkenti olan Şiraz'a yerleşmiş ve burada ölmüştü.


    İbrahim Halil Han dönemi

    Penah Ali Han'ın ölümü üzerine oğlu İbrahim Halil Han, Karabağ hanı olmuştur. İbrahim Halil Han, Penahabad şehrinin gelişmesine önem vererek onun etrafına çok sayıda köy kurdurup şehre kaleler diktirmiştir. 1789 yılında Karabağ Ermenilerinin çıkardığı isyanı bastırmış, Sünni bir Türk ve bir şair olan Molla Penah Vâkıf baş veziri yapmıştır. Molla Penah Vâkıf, Rusya ve İran'a karşı, komşu Türk hanlıkları ile anlaşma yapmayı başarmıştır.



    Muhammed Hasan Han'ın oğlu Ağa Muhammed Şah'da 1795 yılında Penahabad'a saldırmıştır. Ağa Muhammed Şah'ın amacı eski Safevi Hanedanı zamanındaki toprakları geri almak ve İran şahı ilan etmekti. Safevi geleneklerine göre şah, taç giyme töreninden önce Kafkasya'yı kontrolü altında bulundurmak zorundaydı. Bu yüzden Kafkasya'nın kontrol altına alınması için Karabağ Hanlığı ve büyük şehri Penahabad ilk ve büyük bir engeldi.

    Ağa Muhammed Şah, 80,000 kişilik ordusu ile Penahabad şehrini kuşatmıştır. İbrahim Halil Han, uzun süreli bir savunma için halkı harekete geçirmişti. Penahabad halkından savaşa katılanların sayısı 15,000 kişiyi bulmuş, savaşta kadınlar ve erkekler birlikte savaşmıştır. Kuşatma 33 gün sürmüş ancak Panahabad şehri ele geçirilememişti. Ağa Muhammed Şah kuşatmayı durdurup Tiflis'e ilerlemiş ve burayı işgal etmişti.

    Ağa Muhammed Şah, Kafkasya'yı fethetmekte başarısız olmasına rağmen 1796 tarihinde kendini şah ilan ederek Kaçar Hanedanı'nı kurmuştu. İkinci bir Karabağ seferini de kararlaştırmıştır. Penahabad halkı 1795 tarihindeki saldırıdan ve üç yıl süren kuraklıktan dolayı güçsüzleşmiştir. Savaş sırasında da şehir koruyucularının büyük bir kısmı ölmüştür. Ağa Muhammed Şah, Rusların Kuzey Azerbaycan'a girdiklerini duyunca Erdebil'i ele geçirmiştir. II. Katerina'nın ölümü üzerine Rus kuvvetlerinin geri çekilmesi ile Ruslar ile Kaçar Hanedanı arasında savaş olmamıştır. Panahabad'ın güçsüzlüğünden de yararlanan Ağa Muhammed Şah 1797 yılında, Penahabad'ı ele geçirmeyi başarmış ve burada katliamlar yapmıştır. İbrahim Halil Han Dağıstan'daki Ilısu Hanlığı'na sığınmıştır. Ağa Muhammed Şah, 19 Haziran 1797 tarihinde hizmetindeki üç kişi tarafından öldürülünce İran askerleri Penahabad'dan çekilmiştir. Böylece İbrahim Halil Han, Karabağ'a geri dönerek tekrar han olmuştur.

    İbrahim Halil Han'ın yönetimi esnasında Karabağ Hanlığı komşu hanlıklar ile ve ek olarak Osmanlı Devleti ve Rusya İmparatorluğu'u ile bağ kurmuştur. Rusya İmparatorluğu'nun Gürcistan ve Gence'yi istila etmesi üzerine İbrahim Halil Han, 14 Mayıs 1805 tarihinde Rusya İmparatorluğu ile Kürekçay Antlaşması 'nı imzalamıştır. Bu antlaşma ile Karabağ Hanlığı, Rusya İmparatorluğu'nun egemenliğini ve üstünlüğünü tanımak ile birlikte Rusya İmparatorluğu'na 8 bin altın rubleyi ödemeyi kabul etmiştir. Rusya İmparatorluğu da antlaşma ile Karabağ Hanlığı'nın koruyuculuğunu üstlenmiş ve Penahabad'da bir garnizon bulundurmayı kararlaştırmıştır.

    1806 yılında Ağa Muhammed Şah'ın veliahtı Feth Ali Şah oğlu Abbas Mirza’nın komutasındaki orduyu Karabağ topraklarına göndermesi üzerine İbrahim Halil Han, oğlu Muhammed Hasan'ı Gence'deki Rus komutanlarının yanına göndererek Ruslardan yardım istemiştir. İbrahim Halil Han'ın yardım isteğine karşılık 10,000 kişilik Rus ordusu Karabağ'a gelmiştir. İbrahim Halil Han, Emirliler ve Cebrayıllılardan oluşan süvarilerle Rusları karşılamışdır. Görüşmelerin ardından Karabağ ve Rus orduları Aras Nehri'ne doğru İran ordusuna karşı hareket etmişlerdir. Aslandüz denilen yerde yapılan savaşın ardından İran ordusu geri çekilmiştir. Savaşın ardından İbrahim Halil Han ve Rus orduları bir kaleye geçmişlerdir. Kısa bir süre sonra Ruslar Kürekçay Antlaşması'nı bozup Penahabad Kalesi'ni işgal etmişlerdir. Ailesi ile kaleden kaçan İbrahim Halil Han, Penahabad yakınlarındaki kayalık bir yere kamp kurmuştur. Burada İbrahim Halil Han, İran şahı Feth Ali Şah'a bir mektup yazmıştır. İbrahim Halil Han, mektupda başına gelenleri anlatıp yardım istemiş, sadakatini belirtmek için de şaha yazdığı mektubu Kur'an içine koymuştur.[15] 2 Haziran 1806 tarihinde[16] İbrahim Halil Han, İran ordusunu beklerken, Rus komutan Lisaneviç ve ordusu bir kaç Ermeni kılavuzun yardımı ile İbrahim Halil Han'ın bulunduğu yeri basmışlardır. Rus orduları, İbrahim Halil Han ve ailesinden bir kaç kişiyi öldürmüşlerdir.

    Yıkılışı

    İbrahim Halil Han'ın ölümü üzerine ortanca oğlu Mehdi Kulu Han, Karabağ hanı olmuştur. Rusya İmparatorluğu, Rus-İran Savaşları'ndan sonra 1813 tarihinde imzalanan Gülistan Antlaşması ile ve 1828 tarihinde imzalanan Türkmençay Antlaşması ile bölgeyi egemenliği altına almıştır. 1822 tarihinde Karabağ Hanlığı tamamen ortadan kaldırılmıştır. Mehdi Kulu Han İran'a gitmiştir.[16] Penah Ali Han'ın soyundan gelen Abdül Vekil Penah Han, daha sonra Büyük Horasan Emiri olmuştur. Cevanşirlerin bir kısmı Osmanlı Devleti'ne göçüp Anadolu'ya yerleşmiştir.[17] Rusya İmparatorluğu içinde Karabağ ili kurulmuş ve bu il Rus memurlar tarafından yönetilmiştir.

    Yönetim biçimi

    Karabağ Hanlığı'nın yönetim biçmi monarşidir. Han devletin baş yöneticisidir. Diğer Güney Kafkasya hanlıklarında olduğu gibi Karabağ Hanlığı'nda da mülki ve cinayet işlerine şeriat kanunları, örf ve adet esasında bakılmıştır. Mahkemelerde normal cezalarla birlikte ağır işkencelere de yer verilmiştir. Ölüm hükümünü en büyük hakim gibi hanın kendisi vermiştir.


    Nüfus

    Karabağ Hanlığı, Rusya İmparatorluğu'na dahil edilmesi sırasında diğer hanlıklar içinde nüfus bakımından Şirvan Hanlığı'ndan sonra ikinci sıradadır. 90.000 ulaşa gelen nüfusu 18.500 hanede birleştirilmiştir. Tarihçilerin görüşüne göre hanlığın var olduğu dönemde nüfus sayısı ve yoğunluğu tahminen iki defa artmıştır. Penahabad'ı ziyaret eden yolculara göre Penahabad'da 18. yüzyıl ve 19. yüzyılda 2,000 ev ve çoğunluğu Müslümanlardan oluşan 10,000 civarı insan bulunmaktadır.

    İdari bölümler

    Ülkedeki en büyük idari birim yöredir. Salnamelerdeki bilgilere göre Karabağ Hanlığı idari açıdan 22 yöreye bölünmüştür. Yöreler ise bir kaç kentten ibarettir. Yörelerin yöneticileri naiblerdir. Naiblerin yanında darğalar ve yüzbaşılar gibi vazifeli şahıslarda bulunmuştur. Darğaların şehirlerdeki görevi polisler gibi vatandaşların huzur ve güvenini temin ile suç ve suçluyla mücadele etmektir. Karabağ Hanlığı'nın son dönemlerinde ülkede 1 büyük şehir, 638 köy bulunmaktadır.


    Ekonomi

    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


    Karabağ Hanlığı parası

    Karabağ Hanlığı topraklarının dağların eteklerinden Aras'ın Hudaferin Köprüsü'nden Cevad kentine kadar olan toprakların hepsi Aras Nehri suları ile sulanmıştır. Karabağ Hanlığı arazisinin üçde ikisi ovalıklardan ibaretdir. 800-3000 metre yükseklikteki araziler geniş yer kapladığı için hayvancılık Karabağ halkının geçim kaynağı olmuştur. Halkın diğer geçim kaynakları ise halıcılık, çiftçilik, bahçecilik ve deri ürünleri imalidir. 19. yüzyılın başlarında Karabağ Hanlığı arazisinde 30.000 koyun ve keçi, 20.000 at, 2200 oğlak vardır. Yine bu tarihlerde bazı Hıristiyan Ermenilerin geçim kaynağı domuzcluktur. İbrahim Halil Han zamanında Karabağ Hanlığı tacirirleri Şeki Hanlığı, Şamakhi Hanlığı ve Gence Hanlığı'ndan ipek alıp hakiki ipek tekeli kurmuşlar ve onu dış pazarlara çıkarmışlardır. Meşhur Karabağ atları, ülkenin ticaretinde önemli rol oynamıştır. Ülkede 500'e yakın ileyen değirmen vardır. Karabağ Hanlığı döneminde ekonomik alanda önceki devirlere nisbeten ilerleme olmuştur. Bu ilerlemenin en büyük etkeni ülke çapında ekinciliğin gelişmesidir. "Toprak ancak onu ekenlere ve ekilecek hâle getirenlere mahsusdur" prensibi esas alınmıştır. Toprağı ekilecek hâle getirip ekenler ise az miktarda toprağa sahip olanlar ve rençberlerdir. Salnamelere göre hanlıktaki topraklar han, ağalar, beyler, halk ve vakıflar olmak üzere bölünmüştür. Bu düzen Kur'ân-ı Kerîm'de ileri gelen şeriat hükümlerinden kaynaklanmaktadır.

    Karabağlıların yerleşik hayat tarzını benimsemişlerdir. Penahabad'da darphane kurulmuştur. Ülkede Penahı adında bir buçuk dirhem ölçüsünde gümüşten pul sikkesi basılmıştır. Sikkenin bir yüzünde Penahabad, diğer tarafında ise La ilahe illallah Muhammedur rasulullah sözleri yazılmıştır. Penahının altı tanesi bir manat, sekiz tanesi ise Karabağ tümeni etmiştir. Penah Han zamanındaki sikke, Karabağ Rusya tarafından ilhak edilmesinden sonra da değerini korumuştur. Savaşlar için Penahabad halkı tüfek, tabanca namluları ve silah kundakları hazırlamışlar, barut imal etmişlerdir. Hançer, kılıç hazırlayan sanatkârlar, taştan yapılma çeşitli araçlar, değirmen taşları, el değirmenleri, taş kazanlar ve başka eşyaları hazırlayan kişilerde Penahabad'da yaşamaktadır. Pazar günleri Penahabad ve çevresinde haftalık pazar kurulmuştur.

    Kültür
    Ülkede sanat alanında bir çok gelişme olmuştur. Sanat ile uğraşanlar en çok Penahabad kentinde faaliyet göstermişlerdir. Halk dokumacılığa önem vermiştir. Değirmenin hisseleri taştan ve tahtadan hazırlanmıştır. Karabağ Hanlığı'nın hiçbir yerde işlenmeyen kendine mahsus ölçü birimleri vardır.




  3. #3
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart

    Nahçıvan Hanlığı

    Nahçıvan Hanlığı, (Azerice:Naxçıvan Xanlığı) 1747-1828 yılları arası bugünkü Azerbaycan'a bağlı Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti topraklarında, Syunik ile Aras Nehri arasındaki vadide var olmuş feodal devlettir. Bulunduğu dönemdeki Revan Hanlığı, Karabağ Hanlığı ve Maku Hanlığı ile sınırları vardır. Hanlık, bölgede yaşayan Azeri Türkü olan Kangarlı Hanedanı tarafından yönetilmiştir. Hanlığın nüfusu çoğunlukla Müslüman'dır. Bu Müslüman nüfus içinde Azeriler ve Kürtler de bulunmaktadır.


    Tarihi

    Hanlık, İran'daki Afşar Hanedanı hükümdarı Nadir Şah'ın ölümünden sonra kendini Nahçıvan'ın hükümdarı ilan eden Haydar Kuli Han tarafından 1747 yılında kurulmuştur. Karabağ Hanlığı hükümdarı Penah Han zamanında Nahçıvan, Karabağ Hanlığı'na bağlıdır. 1804-1813 Rus-İran Savaşı sırasında, 1808 yılında Ivan Gudovich önderliğindeki Rusya İmparatorluğu ordusu Nahçıvan'ı işgal etmiştir. Fakat Gülistan Antlaşması'ndan sonra Nahçıvan, İran'ın eline geçmiştir. 1826-1828 Rus-İran Savaşı ve Türkmençay Antlaşması'ndan sonra Nahçıvan Hanlığı, 1828 tarihinde Rusya İmparatorluğu egemenliği altına girmiştir.

    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    Nahçıvan Hanlığı zamanında basılmış para.

    Yöneticileri
    * Haydar Kuli Han (1747 - 1787)
    * Kalb Ali Han (1787 - 1823)
    * Ehsan Han (1823 - 1828)
    * Kangarlı Karim Han (1828 - 1834)

  4. #4
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart


    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    1800'lü yıllarda Revan hanlığı


    Revan Hanlığı

    Revan Hanlığı (Farsça: خانات ایروان / Khānāt-e Īrvān), merkezi günümüzdeki Erivan şehrini başkent olarak seçen ve 1747 ile 1828 yıllarında faaliyet gösteren, azeri türkleri tarafından kurulan hanlıktır.

    Revan Hanlığı hükümet merkezi olarak daha önce yapılan sarayların yerine yeni bir saray inşa etti. Doğu mimarisinin en güzel örneklerinden birini teşkil eden Serdar sarayını Revan Hanı Hüseyin Ali Han yaptırmıştır. Görkemli sarayın ustaları Türkiye'den ve İran'dan, mimar ise Hoy Hanlığı'ndan istenmiştir. Sarayın planı ve inşaatın tüm sorumluluğu Hoy’dan gelen mimar Mirza Cafer tarafından gerçekleştirilmiştir.


    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    Revan hanın sarayı (19.y.y)

  5. #5
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart


    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]



    Gence Hanlığı

    Gence Hanlığı, Azerbaycan’ın Gence yöresinde hüküm sürmüş olan hanlıktır. İran hükümdarı Nadir Şah, 1735’te, Gence’yi ele geçirdi. Nâdir Şâh'ın öldürülmesinden sonra, Gence de, diğer Azerbaycan hanlıkları gibi İran toprağı olmaktan çıkarak, 1747’de bağımsızlığını ilan etti.

    Tarih

    Ziyadoğulları Hanedanı'nı kuran Kaçar Türklıri'nden II Şahverdi Han Gence’nin ilk hanı (1747-60) oldu. Şia’nın Caferî koluna mensup olan Ziyâdoğulları Hanedânı,Türkçe konuşuyordu. 1781-83 yılları arasında Gence, Karabağ Hanlığı'nın eline geçtiyse de geri alındı.

    19.yüzyıl'ın başlarında Gürcistan’ı işgal eden Rusya İmparatorluğu, Gence ile birlikte bütün bağımsız Azerbaycan hanlıkları için tehdit unsuru oldu. Bu hanlıklar, büyük tehlikeye karşı aralarında birleşmeyi başaramadılar. Rusya İmparatorluğu, bu sırada Dağıstan ve Kuzey Kafkasya’da bulunan hanlıklarla savaş hâlindeydi. Âzerbaycan’daki coğrâfî durum, Rusya İmparatorluğu’nın, Dağıstan’ı ve Kuzey Kafkasya’daki hanlıkları ele geçirmesini güçleştiriyordu.Kafkasya’daki Rus orduları kumandanı General Sisyanov, 1803’te, Tiflis’ten hareket ederek Gence’yi kuşattı. Gence Hanı Cevad Han,Ruslarla yaptığı, yenildiği ve devletini kaybettiği muharebede öldürüldü. Oğlu ve veliahdı Hüseyin Han da, babası ile aynı günde Ruslar’ın top ateşi ile öldürüldü. Cevad Han'ın ve Hüseyin Han'ın öldürülmesi üzerine,iki koldan şehre giren Ruslar, yağma yaparak, halkı öldürdüler. Gence Hanlığı'nı ortadan kaldırdılar. Buranın adını da çariçelerinin onuruna Elizabethpol olarak değiştirdiler(1804). Hüseyin Hanın kardeşi Uğurlu Han, bu tarihten 22 yıl sonra, Gence’yi Ruslardan geri alıp, 2 yıl Gence Hanlığı yaptı.Fakat Ruslar, ülkeyi tekrar istilâ ederek Gence Hanlığı'nı tamamen ortadan kaldırdılar. Gence de, Türkmençay Antlaşması'yla Rusya İmparatorluğu’na ilhak edildi. Komünist idâre, Gence’ye, Kirovabad adını verdi.


    Konum ve Çeşitli Özellikler
    Gence Hanlığı'nın en büyük kenti adını aldığı Gence'ydi.1804 yılındaki komşuları ise Kartli-Kaheti Krallığı, Revan Hanlığı, Şeki Hanlığı ve Karabağ Hanlığı (o dönemde düşman)'dır.

  6. #6
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart


    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    1806 yılında (1805-1806 yıllarında yapılan göçten sonra) Kuba Hanlığı'nın sınırları,komşuları ve diğer Güney Kafkasya Hanlıkları.Kuba Hanlığı kırmızı sınırlar içerisindedir.

    Kuba Hanlığı

    Kuba Hanlığı (1726-1806), 1726 yılında Hüseyin Ali Han tarafından kurulmuştur. Oğlu Feth Ali Han (1758-1789) Azerbaycan'ın hanlık sistemini yok ederek birleştirmek gibi büyük emeller peşinde koşmuştur. Rusya İmparatorluğu'nun Kafkasya'ya girmesinden sonra bu hanlık da 1806 yılında istiklâlini kaybetmiştir.


    Kuruluşu ve yıkılışı
    1650'de kurulan Kuba Hanlığı yüzölçümü bakımından geniş ancak Safevi Devleti'ne bağlı bir hanlıktı. Dağıstan'ın ve Derbent Hanlığı'nın ortaya çıkıp o bölgeye sahip olan Şirvan Hanlığı'nın güney doğuya kaymasının ardından Kuba Hanlığı'nın toprakları iyice daraldı.

    Derbent'in 3 Temmuz 1806'da Rusya tarafından işgal edilmesiyle Hanlık da Rusya'ya tâbi oldu. 1820'da hanlığın tüm toprakları Rusya'ya ilhak edildi. İran bu fetihleri 1828 tarihli Türkmençay Antlaşması ile kabul etti.

  7. #7
    Dygsuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    30.07.2008
    Mesajlar
    10.793
    Konular
    3263
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    3
    Tecrübe Puanı
    1050
    @Dygsuz

    Standart


    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    Mohammad_Khan_Qajar



    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    Nasreddin Şah Kaçar



    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    Emir Kabir




    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


    Feth Ali Şah'ın resmi (1798)





    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

    Kaçar Hanedanlığı (1900)


    Kaçar Hanedanı

    Kaçar Hanedanı (Farsça: قاجاریه Qājārīye; 1796 - 1925), İran'da Türkmenlerin Oğuz kollarından olan[4][5][6] Kaçarların Koyunlu kolu tarafından kurulmuş ve 1796 ile 1925 yıllar arasında hükümü sürmüş devlettir.


    Kaçar konfederasyonu
    Safevi Hanedanı altında Kızılbaş asker teşkilatını oluşturan Türkmenlerden Kaçar boyları, 15. yüzyılda bugünkü Dağlık Karabağ'da[kaynak belirtilmeli] göçebe hayatını sürdürüyordu. Ancak 17. yüzyılda sınır muhafızı görevi için Gürgan bölgesine Astarabad civarına gönderilmiştir.

    Kaçar boyları, Develi kolu ve Koyunlu kolu başta olmak üzere iki koldan oluşan boylar konfederasyonu olup iki kol arasında güç mücadelesi yaşanmaktaydı. Bu mücadeleyi kazanan Koyunlu kolundan Muhammed Hasan Han, Afşar Hanedanı'nın kurcusu Nadir Şah'ın ölümünden sonra Gilan, Mazenderan ve Cürcan olmak üzere Hazar Denizi sahilini alarak Güney İran'da Zand hanedanını kuran Kerim Han Zand ile mücadele etmeye başlamıştır.

    Kuruluş dönemi

    Kerim Han Zand Kaçarların iç mücadelesinden istifade etmek için Muhammed hasan Han'ın oğlu Ağa Muhammed'i Şiraz'daki sarayında tutsak alarak Develilere destek vermiştir. 1758'da Muhammed Hasan Han Koyunlu kolunun başına geçmiş ve Zand Hanedanı içinde yer almıştır.

    Ağa Muhammed, Kerim Han Zand'ın ölümünden sonra 1779'da Şiraz'dan kaçmaya başarmış ve 1781'de Çarlık Rusyası'nı geri çevirerek Astarabad'da Develi kolunu yenerek Kaçar konfederasyonunu birleştirmiştir.

    1796'de İran'ı birleştirerek başkenti Tehran olan Kaçar Hanedanı'nı kurmuştur.

    Ağa Muhammed bir yandan Güney İran'daki Zand Hanedanı ile mücadele ederek öte yandan Kuzey İran'da hakimiyetini genişlemeye devam etmiştir. 1785'te Hazar Deniz sahilini elde etmiş ve merkezini Tehran'a taşımıştır.

    1794'te Lütf Ali Han'ı esir alarak Zand Hanedanı yıkmış ve 1795'te Rusya'nın himayesini isteyen Gürcistan'ı fethederek üstünlüğünü kabul ettirmiştir. Tiflis'i aldıktan sonra Tehran'a dönerek 1796'da Şah olarak tahta çıkıp Ağa Muhammed Şah olmuş ve ardından Meşhed'i ararak ismen devam etmekte olan Afşar Hanedanı'nı tamamen yıkmıştır.

    1796'te Çarlık Rusyası Gürcistan seferini hazırlamış fakat II. Kazalin'in ölümünden dolayı iptal edilmiştir. Rusya'nın güneye inişinden endişelenen Ağa Muhammed Şah, Buhara seferini iptal ederek Gürcistan'a doğru hareket etmiş ancak yolun ortasında 19 Haziran 1797'de suikastı sonucu öldürülmüştür.

    Rusya ile mücadele

    Ağa Muhammed Şah, çocukken kısırlaştırıldığı için çocuğu bırakmamıştır. Sadrazam İbrahim Karantar Şirazi Fars valisi Sultan Baba Han'ı getirerek Feth Ali Şah olarak tahta çıkarmıştır.

    1798'de Feth Ali Şah, Azerbaycan'da Sadık Han Şagagi, Güney İran'daki Muhammed Han Zand, öz kardeşi olan Hüseyin Kuli Han ile mücadele etmiştir.

    1801'de Fars memurları ('Tacik')'nın güçünü azaltmak amacıyla sadrazam İbrahim Karantara Şirazi'yi azlederek idam etmiştir. Tebriz'e Veliaht Abbas Mirza'yı tayin ederek Azerbaycan'ı kontrol altında tutmaya çalışmıştır. Bundan sonra Kaçarların veliahtları hep Tabriz valisi olmuştur.

    1800'de Doğu Gürcistan Rusya'ya ilhak edilmiş ve bunu kabul etmeyen Kaçarlar ile Rusya arasında 1804'den sorna silahlı çatışmalar yaşanmaya başlanmış ve Birinci İran-Rusya Savaşı patlak vermiştir.

    Kaçar ordusunu komuta eden Abbas Mirza ordunun ıslahat ihtiyacını hissederek Nizam-ı Cedid'i teşkil etmiştir. Abbas Mirza Aras Nehrini aşarak Erivan'ı elde etmiş ve savaşta üstünlüğü sağlamıştır. Bunun için 1810'de Rusya barış istemiş fakat Kaçarlar reddetmiştir.

    1812'de Aslan Decu'da kesin yenilgiye uğradıktan sonra Britanya'nın aracılığıyla 13 Eylül 1813'te Gülistan Antlaşması imzalanmış ve Kaçarlar Gürcistan ve Kuzey Azerbaycan'ı kaybetmiştir.

    Aynı dönemde Osmanlı ile de savaşmış ve Bağdat'ın kapısına dayanmıştır. Ancak yine Britanya'nın aracılığıyla Erzurum Antlaşması imzalanmış ve Kasr-ı Şirin Antlaşmasında belirtilen sınırları tekrar onaylanmıştır.


    Britanya'nın yarı sömürgesi

    1836'de Feht Ali Şah'ın yaklaşık 100 çocuğundan Muhammed Şah tahta çıkmıştır. Bu dönemde Britanya güneyden İran'ı yarı sömürgesi yapmaya başlamıştır.

    İsmaililiğiin önderi Ağa Han isyanı ettiyse de bastırılarak Hindistan'a sığınmıştır. 24 Mart 1844'de Seyyid Ali Muhammed vahiyin indiğini ve kendisinin gayba eden imam olduğunu iddia ederek Babiliğini örgütlemeye başlamıştır. Babiler Kaçarların siyasetini, mevcut Şiiliğini ve başta Rusya ve Britanya olmak üzere Avrupalıların sömürgeciliklerini eleştirmiştir.

    1848'de Muhammed Şah öldüğünde Babiler isyan etmiş ve Nasreddin Şah Rusya'nın yardımıyla Babileri bastırmaya çalışmıştır. Babileri bastırmakla başarılı olan sadırazam Emir Kabir İran'ın ıslahatını başlatmış ancak 1852'de Nasreddin Şah tarafından öldürülünce ıslahat hareketi de sona ermiştir.

    1870'da Kaçar Hanedanının ekonomisi ifras etmiş ve Avrupalı yatırımcılara ekonomik ayrıcalık haklarını vermeye başlamıştır. Böylece İran, Rusya ve Britanya'nın yarı sömürgesi haline gelmiş ve dünya ekonomisinin de parçası olup dışarıdan ucuz malları girdikleri için İran'ın ekonomik gücü zayıflamıştır.

    Britanya'ya gizlice tütün üretimi ve satışının 50 yıllık hakkını tekel olarak verilmiştir. 1890'de İstanbul'da çıkan Akhtar gazetesi tarafından bu ortaya çıkarılınca İran'da ulemalar ve bazariler 'Tütün Kıyamı' adlı protest hareketini başlatmış ve Kaçar Hanedanı tütün ile ilgili ayrıcalık haklarını Britanya'dan geri almıştır.



    [Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmanız Gerekmektedir. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


    Kaçar mimarisinden bir örnek











    Kaynak Vikipedi, özgür ansiklopedi

Giriş

Giriş