Yalnızlığa alışmalı insan. Bize böyle öğretmediler aslında. Hatırlar mısınız, ilkokulda insanların toplu olarak yaşadıklarından, hep toplanıp bir yerden bir yere göç ettiklerinden bahsedilirdi. Toplu olarak yaşasak dahi, aslında bireysel bir oyun bu yaşamak... Herkes yalnız, kendi başına ve kendinden sorumlu. Hiç kendinizi dinlediniz mi? Içinizden gelen sesi... Ama dürüst olarak. Başkaları duyar diye korkmanıza bile gerek olmadan kendiniz ile konuştunuz mu hiç? Deli olduğunuzu

Bu konu 1356 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
Yalnızlığa alışmalı insan. 1356 Reviews

    Konuyu değerlendir: Yalnızlığa alışmalı insan.

    5 üzerinden | Toplam: 0 kişi oyladı ve 1356 kez incelendi.

  1. #1
    NAZLICAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    27.08.2009
    Yaş;
    41
    Mesajlar
    819
    Konular
    189
    Beğendikleri
    0
    Beğenileri
    0
    Tecrübe Puanı
    550
    @NAZLICAN

    Standart Yalnızlığa alışmalı insan.

    Yalnızlığa alışmalı insan.
    Bize böyle öğretmediler aslında. Hatırlar mısınız, ilkokulda insanların toplu olarak yaşadıklarından, hep toplanıp
    bir yerden bir yere göç ettiklerinden bahsedilirdi.

    Toplu olarak yaşasak dahi, aslında bireysel bir oyun bu yaşamak... Herkes yalnız, kendi başına ve kendinden sorumlu.

    Hiç kendinizi dinlediniz mi? Içinizden gelen sesi... Ama dürüst olarak.
    Başkaları duyar diye korkmanıza bile gerek olmadan kendiniz ile konuştunuz mu hiç? Deli olduğunuzu düşünmeden… Kendinize, 'Ne olduğunuzu', 'Ne olmadığınızı' itiraf ettiniz mi?

    Günlük koşturmaca içinde, o kadar çok ses, gürültü, karmaşa var ki çevremizde... Bazen o içimizdeki, en yakınımızdaki sesi bile duyamıyoruz... Halbuki o avaz avaz bağırıyor ama Ihhh.. Yok duymuyoruz. Belki de duymak işimize gelmiyor... Aman canım boşver deyip, trend'e uyuyoruz... Arkadaş'lara 'takılıp' günleri dolduruyoruz. Kolayı seçip onu dinlemiyoruz... Çünkü onun söyledikleri zor geliyor veya hiç işimize gelmiyor.

    O sesi en çok ne zaman duyuyoruz bilir misiniz, YALNIZ kaldığımızda... Ama gerçek yalnızlık...

    Mesela, ormanda yalnız kamp yaparken, bir ağaç dibine çekilip, sadece 'Sessizliğin Sesini' dinlerken, gece ay ışığını seyrederken, göl kenarında suyun çırpıntısını dinlerken… Issız bir koyda yüzüp sahile çıktığınızda sıcacık kumlarda yalnız sereserpe yatıp gökyüzünü seyrederken... Çok uzak bir ülkeye yeni bir hayat kurmak için gittiğinizde... Hayat arkadaşınız sizi terkettiğinde… Ölüme çok çok yaklaştığınızda...

    Bunları çoğaltabilirsiniz... Bence kritik olan o sese kulak verebilmek. O cesareti bulabilmek. Çünkü o ses aslında gerçekleri söylüyor. Bütün çıplaklığı ve acımasızlığı ile... Ne olduğumuzu ve ne olmadığımızı pat diye söylüyor... Çünkü o ses biziz... Başkası değil. Bize gerçeği söylediğini söyleyen en yakınımız bile doğru söylemiyor olabilir ama o ses yalan söylemez...

    İlk olarak, yalnızlığa alışmak yerine, yalnız kalabilmek gerekiyor. Ama nasıl olacak ki... Çevreniz eş, dost, sevgili, arkadaş ile dolu. Düşünün en yalnız kaldığınızı sandığınız an bile kalamıyorsunuz. Her an cep çalabilir, her an iş yerinden aranabilirsiniz, her an sevgiliniz arayabilir ve ulaşamaz ise eyvah... Her an şu olabilir, bu olabilir.... Nasıl olacak da yalnız kalacaksınız peki... Eşinize, sevgilinize, çocuğunuza vakit ayırdığınız gibi kendinize de zaman ayırmalısınız. Ama bu zamanda size eşlik edecek tek şey yine kendiniz olmalısınız... Kendime zaman ayırıyorum diye kitap okumaktan, spor yapmaktan, kafayı çekmekten bahsetmiyorum. Kendinizi dinlemek ve kendinizle konuşmak...

    Daha önce bunu denemediyseniz, ilk tanışma biraz acı olabiliyor hele daha hiç hazırlanamadan, birdenbire hayat sizi yalnız bırakır ise daha da acı, buz gibi bir şey....

    Toplu hayata alışmışsınız, eşiniz, sevdikleriniz, arkadaşlarınız var... Birden bire bakıyorsunuz hiç biri yok... Hop...
    İşte yalnızsınız... Pat diye kendiniz ile başbaşa kalıyorsunuz, hazırlıksız...

    İşte aman haaa, böyle açıkta kalmayın diye hazırlıklı olmak gerekiyor. Aslında Deprem'e hazırlıklı olmak gibi bir şey...
    Düşünmeye başlayın, dünya da başka insan yok, yalnız kaldım ne yaparım... 'Animal Instinct' filminde Anthony Hopkins 2 yıl maymunlarla kaldığında YALNIZ'dı... İlk insan nasıl doğa ile uyumlu, barışık ve YALNIZ olarak yaşayabiliyor ve hayatta kalıyor ise o bunu kanıtladı... Yalnız ve güçlü...

    Yalnız kalabilmeyi, kendinizle DÜRÜST iletişim kurmayı öğrendikten sonra, sıra aslında hep yalnız olduğumuzu kabul etmeye geliyor. Çevremizde iyi günde, kötü günde beraber olan eş, dost, akraba vs. olabilir, bunlar bazen aynı kişiler de olabiliyor ama maalesef çoğu zaman aynı olmuyor. Bu kişiler bize yalnız olmadığımızı hissettirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama sizin o en derin mağaralarınızdan gelen sesi duymadıkları için sadece gördükleri ve hissedebildikleri kadarı ile beraber oluyorlar. Size izin vermediğiniz sürece ulaşamazlar; aslında bazen biz bile neye izin verdiğimizi bile anlayamıyoruz ya.

    YALNIZlık bizim en en en yakın dostumuz olabilir. Düşman'dan dost olmaz denir ama bu onun için geçerli değil. Kimse olmadığı zaman emin olun o yanınızda olacaktır. O yüzden onunla iyi geçinmek, onu tanımak ve onun sizi tanımasına izin vermek gerekir.

    Bence yalnız olduğunuzu hissetmek ve kabul etmek, kimseye itiraf edemediğiniz kendi gerçeklerinizi, kendinizden bile sakladığınız o gerçekleri, yine sadece kendinize itiraf etmekle başlıyor.

    İçimizdeki yalnızlık, bizimle yalnız kalmalı bence... Paylaşılacak bir şey değil o.

    Peki kabul da ettik sonra ne oluyor...

    Güçleniyoruz... Cünkü artık kendimiz ile tanıştık, yüzleştik ve öğrendik. Bundan sonra topluma ve sevdiklerimize karşı daha gerçekçi oluyoruz. Çünkü kendimize gerçeğiz... Akşam kafayı yastığa koyduğunuzda, daha rahat uyuyorsunuz.

    Yalnızlık, gerçek Barışı bulacağımız yer... Sevgilinizin kollarında sıcaklığı, aşkı bulabilirsiniz ama kendi yalnızlığınızın farkına varmadan, kabul etmeden Aşk'ı yaşayamazsınız.

    Aşk'lar bitmese de, Aşık olduğumuz insan yok olabiliyor. Bu durumda, yalnız kaldığınızı hissediyorsunuz ama aslında yalnız değilsiniz, içinizdeki YALNIZ'lık size yol gösterecek.

    Doğarken de, ölürken de çıplak gelip gittiğimiz gibi, yalnız gelip yalnız gideceğiz bu dünyadan.

    Kendinizi, yalnızlığınızı tanıyın, keşfedin, keyfini çıkartın, onunla yüzleşin...

    Çünkü o sizsiniz...


    Konu Bilgileri       Kaynak: www.azeribalasi.com

          Konu: Yalnızlığa alışmalı insan.

          Kategori: Hikayeler

          Konuyu Baslatan: NAZLICAN

          Cevaplar: 0

          Görüntüleme: 1356


    Hiçbir şehre sığmadı yüreğim.
    İstanbul sen de yüreğimi ayaklarına doladın.
    Ve sen düştün ben kanadım.
    Ezildim yarama yine koskoca bir kenti bastım...

Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriş

Giriş